Amed dağlarının direnişçi komutanı: Diren Wan

Diren Wan, gerilla olmaya karar verdiğinde en büyük hayalini gerçekleştirdi ve Amed dağlarının yolunu tuttu. 11 yıl boyunca Amed’in asi dağlarında mücadele eden YJA Star komutanı Diren Wan’ın ruhu, güzelliği Amed’de saklıydı.

Kadının eli ve emeğiyle yaşam bulan Mezopotamya’nın kutsal topraklarında sıcacık komünal, manevi değerleri yüksek olan bir ailede doğdu Aliye Kiye. Van Elbak’ta doğup direniş kültürüyle büyüdü. Elbak yurtseverliği ile, PKK’ye olan bağlılığıyla tanınır. Ailesinin yurtsever olmasından kaynaklı küçük yaşta PKK’yi tanıyan Aliye Kiye, gerilla olma hayaliyle büyüdü. İşgalci Türk devletinin yoğun baskıları sonucu ailesiyle birlikte Van merkezde göç etmek zorunda kalan Kiye, işgalcilerin zulmüne yakından tanıklık eder.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın kitaplarını okuyarak kendini geliştiren ve PKK'yi daha yakından tanıyan Kiye, 2003 yılında gerilla saflarına katılır. Gerilla yaşamı ile bütünleşerek en zor koşullarda ve en zor alanlarda mücadele yürüten Kiye, kurduğu güçlü yoldaşlık bağlarıyla PKK’nin kutsal yoldaşlığını her zaman diri tuttu. Samimi, emekçi ve coşkulu katılımıyla bütün yoldaşlarına ilham kaynağı olan Kiye, yaşamda ve savaşta büyük bir tecrübe sahibi olur.

Kadın özgürlük ideolojisinde derinleşerek yetkin bir YJA Star komutanı ve güçlü bir PAJK militanı olan Diren Wan, yaşamı tüm benliğiyle sahiplendi. Diren Wan adı gibi asi ve direngen bir kadındı. Kendini yaşamın bütün gerçekliğine adadı. Amed dağlarında gerillacılık yapma talebinin en büyük sebebi Önder Apo’nun rüyasıydı. Önder Apo’nun Amed surlarında olma hayalini kendi hayalleriyle birleştirdi. Diren, gerilla olmaya karar verdiğinde, o rüya gerçekleşti ve Amed Diren'lerin meskeni oldu. 11 yıl kendini Amed’in asi dağlarına bıraktı.

11 yıl boyunca Amed dağlarında gerillacılık yaptı. YJA Star komutanı Diren Wan’ın ruhu, güzelliği Amed’te saklıydı. Fotoğraflarına bakınca gözlerindeki güç, moral ve bağlılık görünüyordu. Tıpkı çocukluğundaki gibi adını tam koyamadığı bir mutluluk sarmıştı bedenini, meraklı gözlerle yine bakakaldı Amed’in heybetli dağlarına. Asileşmişti ruhunun rüzgarı, sanki yüreği bir kelebek olmuştu Amed dağlarında. Gözleri surlara bakakaldı, evet gözlerinde bir umut vardı, her patikada yürüdüğünde. Avazı çıktığı kadar bağırdı: ‘’Ben Kurdistan ülkesinin çocuğuyum.’’ 2022 yılında Amed eyaletinde işgalci Türk ordusuyla girdiği bir çatışmada şahadete ulaştı.

HAKİKATİ HEP EN GÜZELE ERİŞMEKTİ

Diren Wan şehadetinden önce Amed dağlarında birlikte pratik yürüttüğü Amed YJA Star komutanı Doza Welat için günlüğüne şunları yazmıştı:

"Bağlılığın adıdır onlar.

Bir sevda savaşıdır PKK savaşı, bir yürek işidir. Cesaret, onur, zafer ve umut davasıdır. Büyük kahramanlıkların, devrimcilerin, emekçilerin yürek sürdüğü bir sevda ve aşk ilkesidir. Nice yiğitleri yaratır. Her biri bir hakikat savaşçısı oluyor. Doza Mardin arkadaş da işte bu yüce davada yaşayan bir gerilla. Şehir direnişlerinde büyük destanlar yazan şehitlerin davasını yürütmek için görev üstlenmiş ve o temelde büyük emekler vermiş. Doza Mardin anısına yetersiz de olsa yazma gereğini hissetim. Olduğu gibi anlatmak imkânsız. Ancak onunla yaşamayı bildiğimde ona layık bir yoldaş olurum. Çünkü şehitler, defterlerime sığmayacak kadar dolu ve anlamlı bir yaşamın sahibidir.

Söz yetmez yeşil gözlü asi yürekli Doza yoldaşı anlatmaya, gücüm yetmez. Doğal ruhlu güzel kadının yaşamını nasıl anlatayım size. Sürekli bir çağlayan gibi gümbür gümbür akan yaşam sevincini mi, sevgisini mi, büyük zorluklara karşı asi ve onur savaşı veren iradesini mi? Adı gibi dava yürekli inanç dolu bağlılığını mı? Hangisini anlatayım bilemiyorum. En çok insanı kendisine hayran bıraktıran güçlü bir iradeye ve inanca sahip olmasıydı. Özgür kadına nasıl ulaşılması gerektiğini kendi yaşamında çok gerçekçi yansıtıyor ve yaşatıyordu.

Hakikati hep en güzele erişmekti. Kızıl saçları, sarı güneşi gibi parlayan teni Kurdistan’ı temsil ediyor gibiydi. Ülkesinin, bayrağının gerçek bir temsilcisiydi. Bu yüzden tanrıçaların mesken tuttuğu dağlarda gülüşünde, özgürlüğün anlamı vardı. Adeta bu yaşamın güzel gülüşlerini hak ettiğini haykırır gibiydi. Güzellikler abidesi Kurdistan yürekli Doza, ardında bıraktığın değerlere sahip çıkmak boynumuzun borcu yaşama sebebimiz olacak."