Gezi davasında çıkan hukuksuz karara karşı İstanbul TMMOB Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi önünde devam eden Adalet Nöbeti’ne HDP milletvekili Meral Danış Beştaş, Erol Katırcığlu, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encü katıldı.

Alkışlarla karşılanan HDP heyeti, basın açıklaması gerçekleştirdi.

‘GEZİ’Yİ SAVUNDUK, SAVUNACAĞIZ!’

Nöbette ilk söz alan Meral Danış Beştaş, Silivri Cezaevi’nde bugün gerçekleştirildiği ziyarete ilişkin açıklamada bulundu. Van Belediye Eşbaşkanıyken yerine kayyum atanan ve hapsedilen Bekir Kaya, Gezi davasından ceza alan Osman Kavala, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Hakan Altınay’ı ziyaret eden Beştaş, hepsinin selamlarını iletti.

Dün de Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater ve Mine Özerden’i Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde ziyaret ettiğini hatırlatan Beştaş, “Gayet iyi olduklarını söyleyebilirim, kucak dolusu selam ve sevgi ilettiler. Haklı olmanın verdiği iyilik çok farklı bir şey, iktidar bunu asla öğrenemeyecek. Çünkü baskılarla iktidarlarını sürdürme inadını devam ettiriyorlar. Gezi bu halkın, Türkiye toplumunun demokrasi, adalet için bir başkaldırışıydı. Her renkten halklar Gezi’ye sahip çıktı, biz de HDP olarak Gezi’yi savunduk, savunuyoruz ve bundan sonra da savunmaya devam edeceğiz” dedi.

‘GEZİ TÜRKİYE’NİN DOĞU VE BATISI ARASINDA KÖPRÜ OLDU!’

Gezi direnişinin önemine değinen Beştaş, Gezi’de ilk defa Türkiye’nin doğusuyla batısı arasında kurulmak istenen karanlığın aslında aydınlandığını ve empatinin geliştiğini belirtti.

“Medeni Yıldırım’la burası arasında bir köprü olmuştu” diyen Beştaş, her iki tarafın yaşadığı zulmün Gezi’de yankılandığını vurguladı. Birilerinin bu birliktelikten rahatsız olduğunu ifade eden Beştaş, “Halklar arasında kurulan köprüden, empatiden ve demokrasi talebinden çok büyük ürktüler ve şimdi Gezi davasıyla Türkiye’nin batısına, Kobanê davasıyla da Türkiye’nin doğusundaki Kürtlere bir gözdağı vermek istiyorlar. Ama biz asla bu korkuyu tanımadım. Korku yanımızdan geçmedi. Çünkü onların korkutmak istediği kitle korku değil, öfke ve tepki duyuyor. Bunu sonunda anlayacaklar, emin olun” diye konuştu.

Gezi davasının da tamamen kağıt üzerine planlanmış ve iddianameyi kesinlikle yazanın mahkeme olmadığını bir hukukçu olarak çok iyi bildiğini kaydeden Beştaş, “ Türkiye’de artık yargı yok. Yargı mekanizması işlemiyor; yargı siyasi iktidarının ihtiyaçlarına göre günlük konjonktürel ya da seçimlerle karar veriyor. Gezi davasındaki karar da o kararlardan bir tanesi. Böyle bir dava dosyası görülmemiştir o kadar ucube ki, tam bir garabet. Burada işletilen düşman hukuku değil, nefret ve intikam hukuku. İntikam olmaya çalışıyorlar ve buna hukuku alet ediyorlar” diye konuştu.

SİLİVRİ CEZAEVİNDEN GELEN MESAJLAR OKUNDU

Gezi kararının mutlaka bozulacağını ama bunun bozulmasının toplumsal muhalefetin ve halkın vereceği tepkiye ve mücadeleye bağlı olduğunu vurgulayan Beştaş, adalet nöbetlerine ihtiyaç duyulmadığı günleri hep birlikte getireceklerini kaydetti. Silivri Cezaevi’ndeki mesajları paylaşan Beştaş, “Bekir Kaya ve Osman Kavala, teşekkürlerini, çokça selam ve sevgilerini iletti” dedi. Tayfun Kahraman’ın doğum gününü kutladıklarını söyleyen Meral, “Demokratik cumhuriyet bayrağı altında, bir arada kardeşçe yaşadığımız bir dünyayı hayal ediyor ve buna inanıyoruz” sözlerini kullandı.

Beştaş, “Hakan Altınay, ‘Konuşmak bugün mümkün. Konuşabilmenin örnekleri olarak da Hrant Dink ve Selahattin Demirtaş örneklerini verdi’. Can Atalay da, ‘Bu, Gezi direnişiyle sınırlı bir mesele değil. Gezi, memleketin ve coğrafyanın karanlıktan mutlaka çıkacağının en önemli umut kaynağından bir tanesi’ mesajlarını iletti” dedi. 

Beştaş son olarak, “Türkiye’de şu anda ekmek, su kadar ihtiyaç olan adalettir ve adaleti hep birlikte getireceğiz” dedi.