Bileşenlerden ‘Barış için 1 milyon imza’ kampanyasına destek
HDK bileşenleri, ‘Barış için 1 milyon imza’ kampanyasını destekleyeceğini duyurdu. Bileşen temsilcileri, halkları iktidarın savaş politikalarına karşı çıkmaya çağırdı.
HDK bileşenleri, ‘Barış için 1 milyon imza’ kampanyasını destekleyeceğini duyurdu. Bileşen temsilcileri, halkları iktidarın savaş politikalarına karşı çıkmaya çağırdı.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunan bir otelde "Barış için 1 milyon imza" kampanyasının deklarasyonunu açıkladı. Çok sayıda siyasi parti, sendika, kurum, kuruluş temsilcisi de basın toplantısına katıldı.
‘ÇAĞRI İSTEYENLER KOŞULLARI SAĞLAMALI’
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, iktidarın otoriter politikaları tercih ettiğini söyleyerek, “DEM Parti olarak HDK’nin kampanyasına destek veriyoruz. Hiçbir dönem olmadığı kadar siyasal zemin bir kırılma ile karşı karşıyadır. Kendi toplumsal barışını sağlayan ülkeler, bu kriz ortamından en az etkileniyorlar. Ama tekçi, inkarcı ve farklılıkları yok sayan ülkeler ciddi gelecek kaygısı yaşıyor. Türkiye haklarının bu durumdan en az etkilenmesi için sorumluluk aldık. Türkiye bu kırılmaya karşı karşıya kalmayabilirdi. Eğer 2013’teki süreç bozulmasıydı, bu durum yaşanmazdı. Ama iktidar tekçi, otoriter politikalarını tercih etti” diye konuştu.
Bakırhan, Türkiye’de demokrasinin olmadığını ifade ederek, “Bir çürüme var. Bunu her alanda görüyoruz. Türkiye ekonomisini çeviremeyecek bir noktada. Çalışma Bakanı sanki çok yüksek maaş vermiş gibi emeklilerin maaşını nasıl ödeyeceğini düşünüyoruz diyor. Bunun tek neden kendi iç barışını sağlayamamalarıdır. Kaynaklar SMO’ya ve güvenlik politikalarına gidiyor. Kendi içlerinde barış içinde yaşayanlara İHA, SİHA olarak gidiyor. Eğer barış diyorsak bu kaynakların nereye gittiğini sormak lazım. Savaş çöküş ve acı demektir. Bundan çıkmak lazım. Çıkışın yolu demokratik zeminde Kürt meselesinin çözülmesidir. Bunun dışında bir yol yok. Sayın Erdoğan’ın Diyarbakır’da bahsettiği refah böyle kazanır. Dün yine ‘Gerekli çağrı yapılırsa refah olur’ dedi. Evet ama çağrı için gerekli koşullar olmalı. Çağrı yaptıktan sonra çağrının muhatapları nereye gidecek, bunların garantisini verecek bir merkez var mı? Biz de istiyoruz çağrı yapılsın, ülke şiddetten arındırılsın ve onun için demokratik cumhuriyet, demokratik ulus olsun diyoruz. Bunları seçimler için demiyoruz. Biz barışa inandığımız için bunları söylüyoruz” dedi.
HDK’nin çalışmalarını önemsediklerini vurgulayan Bakırhan, “Barışı anlatmadığımız, toplumsallaştırmadığımız tek bir zemin kalmayacaktır. Ancak İstanbul Barosu, Beşiktaş Belediyesi ve Akdeniz Belediyesini görüyoruz. Bu karanlıktan çıkabiliriz. Geçmişte verilen emekler bir yol olduğunu gösteriyor. Bu konuda inançlıyız. Barışı getirecek iktidarın kendisi değil, bizleriz. Bu imza kampanyası ile daha aydınlık günlere erişeceğimizi biliyoruz. Tüm inanç gruplarını, ezilenleri bu imza kampanyasına destek vermeye çağırıyoruz” diye kaydetti.
SYKP: SAVAŞ YIKIMA YOL AÇIYOR
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eşbaşkanı Feray Mertoğlu, savaşın yıkım yarattığını belirterek, “Barışın kapısını aralandı. Kürtler onurlu bir barıştan yana mücadele ettiler ama siyasal iktidarın bir sözü yok. Barışı AKP’nin insafına bırakmamalıyız. Barışı tüm kamuoyuna anlatmalıyız. Başlatılan kampanyaya destek vereceğiz” dedi.
ESP: BÖLGE BARBARLIKLA KARŞI KARŞIYA
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Murat Çepni, “Bölgemiz emperyalist barbarlıkla karşı karşıya. Milyonlarca insan hayatını kaybediyor ve yerinden yurdundan eliyor. Kürt sorununda çözüm tartışması yapıyoruz ve hiç tereddütsüz şunu söyleyebiliriz ki Kürt halkı yıllardır mücadele ediyor. Bu statü mücadelesidir. Kolektif haklarının kabul edilmesi talebidir bu. Bu kampanya emek ve demokrasi güçlerinin, milyonlarca işçi ve ekçinin doğrudan sorumluluk üstelenmesi gereken bir süreçtir” diye belirtti
SMF: SAVAŞ VE SÖMÜRÜ DÜZENİ VAR
Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) Mahir Gürz, “İktidar Kürt halkı ve işçi sınıfını sömürmeye devam ediyor. Biz bu savaş ve sömürü düzenine karşı halkların barış talebini yükseltmeye devam edeceğiz” dedi.
DOĞU VE GÜNEYDOĞU DERNEKLERİ: BARIŞ HALKIN MÜCADELESİYLE OLUR
Doğu ve Güneydoğu Dernekleri Başkanı Abdulhakim Daş, “İmza kampanyası bu savaşa karşıdır. Bu savaşın bitip barış ile sonuçlanması halkların mücadelesi ve örgütlülüğü ile ancak taçlandırılabilir. Barışı azınlıkların haklarını tamamen vermeyen ve bunun için diktatörlük kuran bir rejimden beklemek doğru değil. Bu nedenle başlatılan imza kampanyası önemlidir” dedi.
DAD: BARIŞ ALEVİLERİ DE ÖZGÜRLEŞTİRİR
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eş Başkanı Kadriye Doğan da şunları söyledi: “Kürtlerin etnik kökeni ve dili, bizim de inancımız elimizden alınan bir haktır. Türkiye, 2015’ten sonra Alevi inancına kayyum atadı. Yine Suriye’de de en çok dillendirilen Alevilerin mağduriyetleri oldu. Bu bir gerçekliktir. Alevilerin ‘rıza şehrimiz’ Rojava’dır. Arz ediyoruz ki o şehir herkesi kuşatsın. Tüm Alevilerin özgürce yaşama şansının tek yolu barışın sağlandığı bir ortamdır. Tüm Alevilerin barışa imzacı olması gerekiyor.”