HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Dünya Engelliler Günü'ne dikkat çekerek konuşmasına başlayan Bilgen, "Engelliler konusunda toplumsal duyarlılık, onların hangi koşullarda en insani ihtiyaçlarına erişim imkanı yakaladıkları, üretim alanına katılıp katılmadıkları elbette siyasetin doğrudan sorumluluk alanına girer" dedi.

Bilgen, "İktidarı eleştirecek onca şey varken muhalefetin kendi arasında polemik yapması ciddi sorun" dedi.

Bazı partilerin HDP üzerinden tartışma yürüterek koltuk kapmaya çalıştıklarını söyleyen Bilgen, "Kendileri Meclis'e bile gelmeden yalan yanlış evraklar paylaşacaklar, HDP’yi de etkin ve ciddi muhalefet yapmamakla itham edecekler" diye tepki gösterdi.

'GÜVEN ÜLKENİN HUZURU İÇİN AÇLIK GREVİNDE'

Rehin tutulan, tecride karşı 26 gündür açlık grevinde olan HDP Milletvekili Leyla Güven için duyarlılık çağrısı yapan Bilgen, "Milletvekilliği seçildiği anda tahliye edilmemiş olması, Meclis çalışmalarına katılamıyor olması değil onun gündemi. Onun gündemi bu ülkede barışın, huzurun gerçekleşmesi. Buna dikkat çekmek için tecride karşı bir eylem içinde. Bu bir çığlıktır, feryattır" dedi.

'BIÇAK KEMİĞE DAYANIRSA!'

Bilgen, Fransa'daki eylemleri hatırlatarak, şöyle dedi: "Herkes Fransa’da yaşananları doğru okumalı, bu süreçten ders çıkarmalı. Asgari ücretler, maaşlarla ve akaryakıt fiyatlarıyla ilgili küçük bir karşılaştırma yaptığınızda Fransız halkının isyan ettiği, kabul etmediği gelirler ve akaryakıt ücretleri arasındaki yaman çelişkinin tam 10 kat daha kötü olduğu koşullarda yaşıyoruz Türkiye’de. Bıçak kemiğe dayandığında insanların ekmeği için neyi göze alacağını iş bu noktaya gelmeden görmeli ve gereğini yerine getirmelidir. Toplumlar bir kere patladı mı onu ne sendikalar ne partilerin sağduyu çağrıları durdurabilir."

KAYYUM İŞGALİ

Basın mensuplarının sorularını yanıtlarken kayyum işgaline değinen Bilgen, şunları söyledi:

"Kayyum belediyelerinin hem borçlanma usulleriyle, harcama kalemleriyle ilgili hangi büyüklükte rakamların olduğunu biliyoruz. Bunlar basına zaten yansımış rakamlar. Daha önce DBP tarafından yönetilen belediyelerin hesapları denetlenirken ortaya ne çıktı, şimdi kayyumlar yönetirken ortaya ne çıktı? Sadece bunun karşılaştırmasını yapmak bile gerçeği görmeye yetiyor."