Devrimci Komünarlar Partisi/Birleşik Özgürlük Güçleri (DKP/BÖG) Merkez Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Devrim ve sosyalizm mücadelesinin önder ve öncü komutanları MLKP Merkez Komite üyesi Ahmet Şoreş ve MLKP üyesi Fırat Neval yoldaşlar, AKP-MHP faşizmine karşı kavganın üssü, devrimci mücadelenin ve enternasyonalizmin karargahı olan Rojava Devrimi topraklarında ölümsüzleştiler" denildi.

'CEPHEDEN CEPHEYE KOŞTULAR'

Açıklamada şunlar da kaydedildi:

"Ahmet Şoreş yoldaş emperyalizme, kapitalizme, faşizme karşı verilen her kavgada işçilerin, kadınların, başta Kürt halkı olmak üzere ezilen tüm halkların gür sesi olarak devrimci bir yaşamı tüm hayatıyla buluşturarak, komünist görevleri yerine getirerek ilmek ilmek dokumuştur.

Ahmet Şoreş yoldaş, 12 Eylül Askeri Darbesi’nin yok etmeye çalıştığı devrim ruhunu kuşanarak devrimci mücadeleye gençlik yıllarından itibaren katılmıştır. Üstlendiği her sorumlulukta, gittiği her şehirde, verdiği her mücadelede kuşandığı devrim ruhunu kitlelere yayan, örgütleyen, devrimci mücadeleye ivme kazandıran bir pratiğin sahibi olan komünist bir savaşçı ve komutan olmuştur.
Ahmet Şoreş yoldaşın devrimci mücadelesindeki faaliyetleri yoldaşları, dostları, işçi sınıfı ve ezilen halklar tarafından görülebilen, duyulan somut bir pratiğe sahne olurken, düşman tarafından ele geçirilemeyen, görülemeyen, dokunulamayan bir gizliliğe, Marksist-Leninist örgüt dehasına ve devrimci beceriye sahne olmuştur.

Ahmet Şoreş yoldaş, Rojava Devrimi’nin her anında cepheden cepheye koşan, her savaş mevzisinde emeği olan partimizin kurucu önderi ve komutanı Ulaş Bayraktaroğlu’nun kendisine seslendiği 'Kızıl General' olarak partimizin enternasyonalizm bayrağını birlikte dalgalandırdığı siper yoldaşıdır.
Ahmet Şoreş yoldaş Türkiye ve Kurdistan devrim tarihinde, işçi sınıfı ve ezilen halkların özgürlük mücadelesinde bir ömür savaş vermiş komünist önder, siper yoldaşı, birleşik devrim bayrağı olarak yaşayacaktır. Türkiye işçi sınıfı ve Rojava halkları 'Kızıl General Ahmet Şoreş' yoldaşı unutmayacaktır.

Fırat Neval yoldaş, AKP-MHP faşizminin yürüttüğü tüm özel savaş politikalarına karşı her koşulda ve durumda harekete geçebilecek devrimci cüret ve kararlılığın, atılımın adı olarak devrimci savaş alanlarında yerini almıştır.
Fırat Neval yoldaş, gençliğin devrimci barutunu silahlı mücadelenin bitmez tükenmez cephanesi ile buluşturarak öncü bir komünist savaşçı ve gerilla savaşının bir komutanı olarak devrimci mücadelenin en titiz ve önemli sorumluluklarını üstlenmiştir. Fırat Neval yoldaş, devrimci kişiliği ile siper yoldaşlığının mütevazı, sade, içten bir duruşu olmuştur.

Ahmet Şoreş ve Fırat Neval yoldaşlar, AKP-MHP faşizminin devrimci savaş alanlarına ve Rojava’ya yönelik yürüttüğü özel savaş konseptine ait saldırı sonucu ölümsüzleşti. Bugün AKP-MHP faşizminin ayakta kalabileceği tek yol devrimcilere, gerilla mücadelesine, işçi sınıfı ve ezilen halklara karşı savaşı sürdürmektir. Faşist Erdoğan iktidarı savaş verdiği devrimcilerin, özgürlük gerillalarının gücünü kitlendiği Zap’ta, “devrimcileri bitirdik” dediği dağlarda ve şehirlerde görmektedir. Bu sebepten, her türden yasaklı-kimyasal silahları kullanmaktadır. Faşist iktidarıın ayakta kalması buna bağlıdır. Bizler AKP-MHP faşizmine karşı mücadelemizde şimdi Ahmet Şoreş ve Fırat Neval yoldaşların hesabını sorma andı ile daha kararlı, daha büyük eylemlerin sahibi olacağız.
AKP-MHP faşizminin yürüttüğü özel savaş yöntemlerinin hiçbiri birleşik devrim mücadelemizin zaferine engel olamayacaktır. Önder ve öncü kadrolarımızın hedef alınması devrim ve sosyalizm mücadelesini durdurmaya yetmeyecektir. Aksine onların bıraktığı bayrağı daha yükseğe kaldırma azmini çoğaltacaktır.
Devrim ve sosyalizm mücadelesinin tanıklık ettiği bu devrimci yaşamlar ve mücadele, partimiz DKP/BÖG’ün ve birleşik devrim mücadelemizin her safhasında faşizme karşı vurulan her darbenin, faşizme sıkılan her kurşunun, faşizmi yıkacak her adımın kılavuzu olacaktır.
Mutlaka hesabını soracağız! And olsun ki, şart olsun ki, söz olsun ki Ahmet Şoreş ve Fırat Neval yoldaşların hesabını soracağız!"