EGE TUHAYDER üyeleri, hasta tutsakların serbest bırakılması talebiyle İzmir Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. 

Açıklama sırasında “Hasta tutsaklara özgürlük cezaevlerinde ölümler son bulsun” pankartı açılırken, “Zindanlara ses ver”, “Deng bide dengê mirovahiyê” (İnsanlığın sesine kulak ver), “İnfaz yakmalara son” dövizleri taşındı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP), İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İzmir Barış Anneleri Meclisi, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İzmir Meclisi ve Anadolu Yakınlarını Kaybedenler Derneği (ANYAKAYDER) üyeleri de bu eyleme destek verdi.

 EGE TUHAYDER Eş Başkanı Nilay Güleser, basın metnini okudu.

Açıklamada şunlar ifade edildi: "Tutsaklar işbirlikçiliğe zorlanıyorlar. Pandemiden ötürü yapılan aşılar sonrası, tutsaklarda işitme kaybı baş göstermiş durumda. Kantindeki ürünler fahiş fiyatlarla satılıyor, alım gücü dibe vurmuş durumda. Tutsaklar temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyorlar. Verilen yemek miktarı indirilmiş, temizlik ürünleri epeyce azaltılmış. Cezaevlerine kitap alımı sınırlandırılmış. Keyfi sürgünler devam etmekte ve tutsaklar özellikle ailesinin bulunduğu illerden daha uzağa gönderiliyor. Havalandırmaların üstü kapatılmış. Sosyalleşme etkinlikleri, atölyeleri yasaklanmış. Süngerli oda uygulamaları ve fiziksel şiddet artmış durumda.”

Açıklamada şüpheli ölümlere de dikkat çekilerek şunlar belirtildi: "En son Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde yaşamını yitiren Şervan Can Güder sadece 20 yaşındaydı. Yine Diyarbakır D tipi cezaevinde yaşamını yitiren 80 yaşındaki Abdullah Boran'ı burdan saygıyla anıyoruz. Kayseri Bünyan Cezaevinde yaşanan saldırılardan sonra en son Aksaray cezaevinde idarenin baskıları siyasi tutsakların canına tak etmiş ve seslerini duyurmak için farklı yöntemlere başvurmuşlardır. Çocuk, genç, yaşlı demeden farklı düşündükleri, sisteme muhalif oldukları için tecrit koşullarının en ağırlarına maruz bırakılan başta Sayın Öcalan olmak üzere tüm siyasi tutsakların sesiyiz. Biliyoruz ki insanlık dışı uygulamaların yürütücüleri cezaevlerinde düşman hukuku üzerinden muameleler uyguluyorlar. Yaptıkları insan haklarına da insanlığa da ihanettir.”

Basın metninin okunması ardından İzmir’de onlarca gündür süren Adalet Nöbeti eylemcilerden Hanım Sever, hasta tutsakların tahliyesini istedi.

Sever, “Biz barış annesiyiz kimsenin ölmesini istemiyoruz. Ne polis ne asker annesinin ağlamasını istemiyoruz. Biz bundan sonra alanlarda olacağız. İnsanlık istiyoruz adalet istiyoruz. Biz bu tavrı kabul etmiyoruz” dedi.

Adalet Nöbeti’nde yer alan diğer bir eylemci Medine Kaymaz ise “Bilsinler ki İmralı'daki Kürtlerin önderi bırakılana kadar mücadelemize devam edeceğiz. Bilsinler ki biz Kürdüz. Bu zulme, hakarete artık yeter” ifadelerini kullandı.