Elbistan cezaevinde kontrgerilla işkencesi ve kitlesel sürgün

Elbistan E Tipi Kapalı Cezaevi’nde kendilerini “kontrgerilla” olarak tanıtanların yasadışı baskınları ve sistematik işkencelerden sonra tutsakların yüzde 90’ının sürgün edildiği bildirildi.

 Maraş Elbistan E Tipi Kapalı Cezaevi, bir süredir korkunç uygulamalarla gündeme geliyor.

Cezaevine dışarıdan getirilen bazı kişilerin koğuşlara baskın düzenlediği ve tutsaklara işkence yaptığı ortaya çıkmıştı.

Baskınların Adalet Bakanlığı’nın talimatıyla yapıldığı belirtiliyor. Baskınları yapanların kim oldukları ve nereden getirildiklerine ise açıklık getirilmiyor.

Baskınlarda işkencelere maruz kalan tutsaklar tekli hücrelere konulduktan sonra birçoğu sürgün edildi.

30 Eylül’de bir tutsağın ailesini arayarak kendilerini kontgerilla olarak tanıtan kişilerin dışarıdan koğuşlara baskın yaptığını duyurdu. Bu kişilerin ters kelepçeyle tutuklulara işkence yaptığı belirtildi.  

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şubesi de 10 Ekim'de cezaevine yaptığı ziyaretin ardından yaşanan hak ihlallerini paylaştı.

Raporda, 21-23 Eylül tarihleri arasında Adalet Bakanlığı tarafından özel olarak görevlendirilen bir birim tarafından koğuşlarda arama yapıldığı aktarıldı.

Raporda şunlar ifade edildi: “Gelen özel birimin ‘provokatör ve saldırgan bir yaklaşımının olduğu’ tarafımıza iletilmiştir. Yapılan arama esnasında her koğuştan 3 mahpusun aramaya eşlik etmesi istenmiş ve diğer mahpuslar havalandırmada bekletilmiştir. Koğuşlarda yapılan arama esnasında mahpuslara hakaret edildiğini, kişisel eşyalarının yerlere atıldığını, dolapların ve kişisel eşyaların tekmelendiği iletilmiştir. Koğuşlarda yapılan arama esnasında aramaya eşlik eden mahpuslar, insan onuruyla bağdaşmayan bu muameleye itiraz ettikleri gerekçesiyle işkence ve kötü muameleye maruz kaldıklarını, kafa, boyun ve sırt bölgesinden darp edildiklerini, darp üzerine hastaneye götürüldüklerini ve 3 gün boyunca tekli hücrede tutulduklarını tarafımıza iletmişlerdir” diye belirtildi.

İşkence ve kötü muamele konusunda tutsakların suç duyurusunda bulunmalarına rağmen Adalet Bakanlığı tarafından görevlendirilen özel birim hakkında herhangi bir soruşturma yürütülmediği belirtildi. Raporda cezasızlık politikasının uygulandığı tepkisinde bulunuldu.

ÖHD, cezaevindeki aramalar ardından tutsaklar hakkında “işkence ve kötü muameleye tepki gösterdikleri”, “koğuşlarda fazla erzak bulundurdukları” ve “birden fazla kısa dalga radyo bulundurdukları” gerekçesiyle 11’er gün hücre cezası verildiğini aktardı.

Cezaevinde bulunan tutukluların yaklaşık yüzde 90’ının, 28 Eylül’de keyfi bir şekilde Antalya, Konya, Erzurum illerine sürgün edildiği belirtildi.

Rapora göre Hasan Göksungur, Mustafa Reşit, Erdal Laçin, Hüseyin Torunoğlu, Yalçın Keskin, Mehmet Ayçiçek, Abdullah Hasan, Muhammet Bablis, İdris Hasan, Abdullah Demir, İzzettin Sayan, İzzet İşgil, ve Ahmet İsmail’in Erzurum Cezaevi’ne; Adil Abi, Türkmen Şahin, Salih Şimşek, Kadir Temel, Kemal Demirbaş, Ahmet Bilge’nin Antalya Cezaevi’ne; Mehmet Yoldaş, Şafi Yıldırım, Bedrettin Kaya, İzzettin Sayan, Veysel Kurt, Abdulkadir Temel ve Serdar Koç’un Konya’ya; Vedat Oruç, Abdo Şeyho’nun (hasta tutuklu) ise Maraş Türkoğlu Cezaevi’ne sürgün edildi.

Raporda, “Cezaevi koğuşlarında arama yapmaları için Adalet Bakanlığı tarafından görevlendirilen bu özel birim tarafından hukuka aykırı olarak gerçekleştirilen tüm hak ihlalleri dolayısıyla sorumlular hakkında etkili bir idari ve yargısal denetim sağlanması gerekmektedir. Bu sebeple; Elbistan E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda yaşanan hak ihlallerine karşı başta Adalet Bakanlığı olmak üzere, Sağlık Bakanlığı ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonunu göreve davet ediyoruz” diye belirtildi.