DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in avukatı Serdar Çelebi, Güven'in bağışıklık sisteminde ciddi sıkıntılar oluştuğu için başka hastalıklara da açık hale geldiğini söyledi.

Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'yargılanan' Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven, 7 Kasım 2018’deki duruşmasına Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılarak, Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit sonlandırılıncaya kadar süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemine başladığını duyurmuştu. Güven'in eylemi bugün itibariyle 79. gününde. Güven, bugünkü duruşmaya da katılmıyor. Avukatlarından Serdar Çelebi, ANF'ye konuşarak, Güven'in sağlık durumu ve hukuki süreciyle ilgili bilgiler verdi.

DOSYA SİYASİ SAİKLERLE HAZIRLANDI

Güven'in tutuklanma sürecini hatırlatan Av. Çelebi, tutuklanma gerekçesi ve sonradan hazırlanan mevcut delil durumu itibariyle dosyasının hukuki dayanaktan ziyade siyasi saiklerle hazırlandığı vurguladı. Güven'in dosyasının sadece yaptığı konuşmalar ve açıklamalardan yola çıkılarak hazırlandığını ifade eden Av. Çelebi, şunları kaydetti: "Müvekkilimiz tamamen siyasi kişiliğinin gerektirdiği konuşmalar yapmış, ancak hukuki saiklerle değil de siyasi saiklerle dosyası hazırlandığı için bugün tutukludur. Sayın Güven, milletvekili seçildikten sonra avukatları olarak tahliye talebinde bulunduk. Talebimize olumlu yanıt almıştık. Mahkeme tahliye kararını müvekkilimizin milletvekili seçildiği için değil, dosyadaki mevcut deliller itibariyle suçun vasıf ve mahiyetinin değişme ihtimaline binaen vermişti. Fakat kendisi daha cezaevinden çıkmadan, savcılığın itirazı üzerine tekrar tutuklanmasına karar verilmişti."

TEK TALEBİ TECRİDİN KALDIRILMASI

Güven’in, siyasi olduğunu bildiği için daha sonraki süreçlerde dosyasından ziyade İmralı'daki tecridin kaldırılması talepli konuşmalar yaptığını söyleyen Av. Çelebi, şöyle devam etti: "7 Kasım'daki duruşmasında da İmralı'da süren tecridin kaldırılması talebiyle süresiz-dönüşümsüz açlık grevine gireceğini açıkladı. 79 gündür Sayın Leyla Güven açlık grevindedir ve tek bir talebi var; İmralı’daki tecridin kaldırılması. Kendisi, daha önceki duruşmalarında da mahkemeden bir talebinin olmadığını, tek talebinin tecridin kaldırılması olduğunu ifade etmişti. Dolayısıyla şu anda da kendi dosyasıyla ilgilenmiyor. O yüzdende duruşmaya katılıp katılmayacağı onun için çok 'önemli' değil. Bugünkü duruşmada ne olacağını kestirmek çok zor ama sağlık sorunlarından kaynaklı duruşmaya katılmama ihtimali yüksektir. Sayın Güven'in gerek dosyası gerekse sağlık durumu nedeniyle tahliye edilmesi gerektiğini düşünüyoruz."

SAĞLIK SORUNLARI GİDEREK ARTIYOR

Güven'in sağlık durumu hakkında da bilgi veren Av. Çelebi, 79 gündür eylemde olduğunu tekrar vurgulayarak, şunları dile getirdi: "Şu an için belki bilinci yerinde ve hayati fonksiyonlarını yitirmemiş olabilir ama yarın ne olacağı konusunda hiçbir garanti yok. Son dönemlerde uzun süren açlık grevlerine tanıklık ettik. Ancak her insan açısından bunun böyle olacağını kestirmek çok zor. Kimsenin böyle bir rahatlıkla davranma lüksü yok. O yüzden her an her şeyin olabileceğini vurgulamak istiyoruz. Yapılması gereken ne varsa bir an önce yapılmalıdır. Çünkü müvekkilimizin sıvı alma noktasındaki sıkıntıları ciddi anlamda baş göstermiş durumda. Baş dönmesi, ağrılar, ses ve görüntüye aşırı hassasiyeti uzun zamandır var. Yürümekte zorlanma yaşıyor hatta öyle ki aile ve avukat görüşüne çıkamıyor. Doktorlarla yaptığımız görüşmede 'uykuya meyil' diye bir tabir kullandılar. Yani uyuma ve uyumama arasında bir durumdaymış. Dolayısıyla bu da dinlenemediği anlamına geliyor. Dinlenmeyince de yorgunluk had safhaya çıkıyor ve bağışıklık sisteminde de sıkıntılar oluşuyor. Bağışıklık sistemi zayıfladığı için başka hastalıklara da açık hale gelmiş oluyor."

AVUKATLARINA HENÜZ YANIT VERİLMEDİ

Av. Çelebi, Güven ile koğuşunda görüşmek için yaptıkları başvuruya ilişkin de şu bilgileri paylaştı: “Tabipler Birliği’nden gelecek olan hekimler de Sayın Güven'in sağlık kontrollerini yapmak için başvuru yaptı. Biz de savunma makamı olarak müvekkilimizin yapacağı savunması için kendisiyle görüşmemiz gerektiğini belirterek başvuruda bulunduk. Hekimlerin başvurusu reddedildi. Fakat bizim yaptığımız başvuruya dair olumlu ya da olumsuz bir yanıt henüz gelmedi."