Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl İl Örgütü 4’üncü Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi. Kent merkezinde bulunan bir düğün salonunda gerçekleşen kongreye Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, HDP Bingöl Milletvekili Erdal Aydemir, PM üyeleri, HDP Dersim ve Elazığ İl yöneticileri ve yüzlerce kişi katıldı. Kongrede konuşan Aydemir, HDP’nin tüm baskı ve sindirme politikalarına karşı mücadelesini daha güçlü bir şekilde sürdürdüğünü söyledi. AKP-MHP iktidarının Kürt halkının özgürlük mücadelesini "çöktürme planı" ile tasfiye etmeye çalıştığını belirten Aydemir, “Milletvekillerimiz, il eşbaşkanlarımız, belediye başkanlarımız tutuklandılar. Halkımızın iradesi tanınmayarak belediyelerimize kayyum atadılar. Ama başaramadılar. Bugün bu kongrede de halkımız mücadelesinden vazgeçmeyeceğini bir kez daha gösterdi” diye konuştu.
Hasta tutsaklar sorununa değinen Aydemir, “Cezaevlerinde tüm baskılara karşı direnen bütün arkadaşlarımıza selam yolluyoruz. Cezaevlerinde bin 330’a ağır sağlık sorunları yaşayan tutuklu bulunuyor. Hasta tutsakların bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz” dedi.
Aydemir, “Yaşanan bu kötü sürece karşı onurlu bir barışın yolu 22 yıldır İmralı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Sayın Abdullah Öcalan’dır. Sayın Öcalan’ın daha önce dediği gibi; ‘İzin verilirse bir haftada barışı sağlayabilirim.’ Bu nedenle mutlak tecridin bir an önce kaldırılmasını gerekiyor” şeklinde konuştu.

'AKP KÜRTLERİN DÜŞMANIDIR'

İdam edilişinin 75’inci yılının yıl dönümü olan Qazi Muhammed’i anarak konuşmasına başlayan DTK Eş Genel Başkanı Berdan Öztürk de “Qazi Muhammed’in başlattığı mücadele, şu an dört parça Kürdistan’da devam ediyor. Başlattığı mücadele kazanana kadar devam edecek” ifadesini kullandı.
Kürtleri yok sayan ve Kürt düşmanı olan anlayışın bugün Ukrayna ve Rus Savaşına karşı “barış elçisine” büründüğü dile getiren Öztürk, “Kürdistan’da her türlü kin ve nefreti kusan Tayyip Erdoğan, barış elçisi kesildi. Ağızlarına aldıkları barış kelimesini kirletiyorlar. Barışa karşı olduklarını Amed’de beş yaşında ikiz kardeşlerin karakola götürülerek parmak izlerinin alınmasından gördük. Onların zihniyeti ve anlayışları budur” diye konuştu.
AKP-MHP iktidarının “Kürtlerin, Kürt kültürü ve coğrafyasının düşmanı” olduğunu söyleyen Öztürk, “Onlardan ancak Dehaq ve faşist olur. Kirli ve çıkarcı anlayıştan vazgeçin. Bugün Rus-Ukrayna Savaşında amaçları halklara çözüm değil, alan kapma ve çıkar politikasıdır. Rojava ve Güney’de bu politikalara örnektir. Son yedi yıldır yapmadıkları zulüm kalmadı. Bu zulümleri yapacaksınız, ama barış elçisine bürüneceksiniz. Bu çıkar politikasından sonuç alamayacaklar. Newroz alanlarında halkımızın buna cevap verdi. Halkımız aslında sadece iktidara da değil bu iktidar politikalarını sürdürecek muhalefete de cevap verdi. Amed’de gelip ‘demokrasinin yolu buradan geçer’ diyeceksiniz ama belediye başkanınız Avrupa Konseyi’nde kayyımları savunacak. Bu iki yüzlüğü bırakın. Bu politikalardan vazgeçmediğiniz takdir de sizler de AKP ve MHP gibi kaybedersiniz. Bu mücadelenin kazananı bizler olacağız, çünkü bizler iktidar değil özgürlük mücadelesi veriyoruz. Bir kişiye, partiye değil, sisteme karşı verdiğimiz mücadeledir” ifadelerini kullandı.

'ASIL ÇÖZÜM ADRESİ SAYIN ÖCALAN'DIR'

Kürt sorununun seçimlere kurban edilemeyecek derecede önemli olduğunun altını çizen Öztürk, “Kürtler yüzyıldır büyük bedeller vererek mücadelelerinde bu noktaya geldi. Muhalefet Kürt sorununu çözeceğini söylüyorsa bunu somut olarak ortaya koymalıdır ve adımlar atmalıdır. Meclis'te çözeceklerini belirtiyorlar evet, Meclis bunun bir ayağıdır ama asıl çözüm yeri 23 yıldır ağır tecrit altında tutulan Sayın Abdullah Öcalan’dır. Sayın Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit hiçbir hukuk anlayışında yer almıyor, almaz. Buna ilişkin tek bir cümle kurmuyorlar, ama gelip Kürt halkına ‘Kürt sorununu çözeceğiz’ diyerek kandırmaya çalışıyorlar. Bakın Kürt halkı bu yıl Newroz alanında artık Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasını değil, fiziki özgürlüğü talep etti. Çözümün yolu belli, tekrardan söylüyoruz halkımız Newroz alanında bunun cevabını net bir şekilde verdi. Onurlu barış ancak Sayın Öcalan’la gelir” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından yapılan seçimlerde, Feyzullah Seyhanoğlu ve Mihriban Ekinci HDP Bingöl il eşbaşkanlığına seçildi.