HDP, cezaevlerini ziyaret etti: İşkence ve ölüm var!

Cezaevlerini ziyaret eden HDP heyeti, tutsaklara dönük işkencelerin arttığına dikkat çekti.

HDP Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Fatma Kurtulan ve milletvekilleri Serpil Kemalbay, Oya Ersoy ve Habip Eksik, cezaevlerindeki işkencelere ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

 
Kurtulan, "Bugün HDP olarak oluşturduğumuz bir heyetin çalışmalarını ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini sizlerle paylaşmak üzere basın toplantısı yapıyoruz" diyerek, "Milletvekillerimiz Oya Ersoy, Serpil Kemalbay, Züleyha Gülüm, Habip Eksik, Muazzez Orhan, Hüseyin Kaçmaz, Abdullah Koç ve ÖHD, İHD, ÇHD ve baro temsilcilerinin olduğu bir heyetle İzmir Kırıklar, Iğdır S Tipi, Patnos ve Van yüksek güvenlikli cezaevlerine ziyaretler gerçekleştirdik. Cezaevlerinin yöneticileri ve savcılar ile görüşmeler yapmak için talepte bulunduk. Hasta ve infazları yakılan mahpusların tahliye edilmesi ve tedavilerinin yapılması talebiyle adalet nöbetinde olan aileleri ziyaret ettik. Gittiğimiz illerde de baroları ziyaret ettik" bilgilerini verdi.


KELEPÇELİ MUAYENE İŞKENCESİ


Kurtulan, şunları söyledi:


"Ziyaretlerimizde ilk etapta İzmir 2 No'lu F Tipi Kırıklar Cezaevini ziyaret ettik. Cezaevi savcısı ile bir görüşmemiz oldu. Tarafımıza ulaşan hak ihlallerini savcıyla paylaştık. Yine bu ziyaretimizde heyetimizde bulunan avukatlar da içeride mahpuslarla çeşitli görüşmeler yaptılar. Durumun ne olduğunu anlamaya çalışmak ve iddiaların boyutunu bir kez daha teyit etmek istedik. Yaptığımız görüşmelerde ve bize tekrar rapor olarak gelen duruma göre kelepçeli muayene artık bir işkenceye dönüşmüş durumda. Hastane sevkleri çok geç oluyor, havalandırma ve hatta özel yaşam alanlarında gözetlemeye dönük kamera sistemi ısrarla dayatılıyor. Söz konusu uygulamaya karşı haklı protesto eylemleri mahpusların keyfi cezalara, disiplin cezalarına maruz kalmalarına neden oluyor. Odaların sık arandığına ve eşyaların keyfi olarak dağıtıldığına ve kötü muamele uygulandığına dair bilgiler geldi. Tutukluların eşya ve kitap kısıtlamasının keyfi olarak uygulanması, sosyal aktivitelerin hiçbirinden yararlandırılmama gibi şikayetleri oldu. Daha önce bu cezaevinde talepler için bir açlık grevi vardı. İnsan hakları kurumlarının devreye girmesi ile açlık grevi sonuçlanmıştı. Ancak, tutukluların beyanları bu sorunların daha da boyutlanarak devam ettiğini göstermektedir.


'ÖLÜMLERİN SORUMLUSU İKTİDARDIR'


Iğdır S Tipi Cezaevi Müdürü ile görüştük. O cezaevinde bir ayda peş peşe iki şüpheli ölüm yaşandı. İki kişinin de intihar ettiği söylendi. Bu kişiler Sezer Alan ve Sinan Kaya idi. Sezer Alan’ın öncesinde ailesini arayıp işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını, 2 gündür idrarından kan geldiğini söylediği ve 'Kendimi öldüreceğim. Ölümümden grup amiri ve cezaevi yönetimi ile kurum öğretmeni sorumludur' dediği biliniyor. Bunun şüpheli ölüm olduğunu istişare ettik. Her ölümün şüpheli olduğunun ve sorumluluğunun idarede ve Adalet Bakanlığı Tevkifevleri Genel Müdürlüğünde olduğunun altını çizmek isteriz.
Aynı cezaevinde aylardır açlık grevinde olan bir mahpus var, Hogır Batu. Batu’nun cezaevinde yaşanan tüm hukuksuzluklara dair kendi insani taleplerini karşılamadığı beyan ederek bedenini açlığa yatırdığının duyumunu aldık. Gittiğimizde bunu teyit ettik ve bizden kısa bir süre önce Hogır Batu’nun açlık grevini sonlandırdığı bilgisini aldık. Yaptığımız tespitlerde temel sorunların tedaviye erişim ve kelepçeli muayene olduğu ortaya çıktı.
Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde mahpuslara Kürtçe kitaplar verilmiyor.
Patnos Cezaevi’nde Bilal Balahan, Ferit Taşcı ve Vedat Kalın’ın işkenceye maruz kaldığını tespit ettik.


Ferhan Yılmaz cezaevinde işkence ile katledildi. Kamuoyuna yansıyan görüntülerde de Ferhan Yılmaz’ın yüzünün şiş, dudaklarının patlak, gözlerinden kan aktığını, burnunun kırık halde olduğu hastane görüntülerinden anladık ki Ferhan Yılmaz orada işkence ile katledildi. Daha sonra da orada tutuklu Halil Kesal’ın annesi de oğlunun İzmir 1 No'lu F Tipine gönderildiğini belirtti. Dün yaptığı ziyarette ise çocuğunun özellikle bir kolunda 7 bir kolunda 5 dikiş olduğunu, darp edildiğini ve işkenceye maruz kaldığını ifade etti. Çocuğunun ve ölen Ferhan Yılmaz’ın işkence ile katledildiğini beyan ettiğini kamuoyu ile paylaştı.    


Tekirdağ 2 Nolu, Silivri, Maltepe ve Düzce cezaevlerinde de buna benzer hak ihlallerinin olduğunu grubumuz ile paylaştılar."