HDP ve HDK: Göçmenler arasında ayrım yapmayın!

HDK ve HDP, "Ukraynalı tüm mültecilere kapınızı açın, göçmenler arasında ten rengi ve milliyet ayrımı yapmayın" dedi.

HDP Göçmen ve Mülteciler Komisyonu Eş Sözcüsü Veli Saçılık ile HDK Göç ve Mülteciler Meclisi Temsilcisi Zeyno Bayramoğlu, Ukrayna savaşı ve yaşanan göç krizine ilişkin HDP genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.

'SAVAŞI DURDURALIM, GÖÇMENLERİN HAKKINI SAVUNALIM'

Saçılık, "Özellikle Yemen, Suriye, Libya gibi devam eden savaşlara son olarak Rusya-Ukrayna (NATO) savaşı da eklendi. Bu savaşın bir tarafı Rusya diğeri de NATO’dur. Savaşın başlamasının üzerinden bir hafta geçmesine rağmen bir milyondan fazla Ukraynalı sivil başka ülkelere sığınmak zorunda kaldı ve bu savaşın hızla büyüyeceğini biliyoruz. Doğayı, kentleri ve hepsinden önemlisi yaşam hakkını ortadan kaldıran, hayatta kalanları yurtlarını terk etmeye zorlayan bir durumdur savaş. Öncelikle savaşı durdurmaya ve herkesi savaşa karşı tepki koymaya çağırıyoruz" dedi.

'TEN RENGİ VE MİLLİYET AYRIMI YAPMAYIN'

Saçılık, şunları da kaydetti:

"Savaş nedeniyle Ukraynalı sivillerin evlerini terk etmek zorunda kalarak Avrupa ülkelerine göç etmelerini kaygıyla izliyoruz. Bu savaşta Ukraynalı göçmenlerin sığındıkları ülkeler tarafından zorluk çıkarılmadan kabul görmeleri ve yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanıyor olması bizim için bir tesellidir. Diğer yandan, Ukrayna’dan yola çıkarak Polonya sınırına ulaşan insanlara ten renkleri, Afrikalı ya da başka uluslardan olmaları nedeniyle yapılan ayrımcılığa da tepki gösteriyor ve bunu kınıyoruz. Polonya'nın birkaç ay önce Kürt göçmenlere yönelik uyguladığı şiddet görüntüleri hala hafızalarımızda. Ancak savaştan kaçan insanlara yönelik ayrımcılık sadece Polonya sınırında yaşanmamaktadır. Özellikle Yemen, Suriye, Libya, Afganistan’dan savaş nedeniyle ayrılmak zorunda olan insanlar çeşitli devletlerin sınır muhafızları tarafından ölüme terk edilmekte; işkence, cinsel şiddet, kötü muamele gibi yaygın insan hakları gaspına maruz bırakılmaktadır.

Mücadelemizden asla taviz vermeyeceğimizi, Ukrayna’da bir sığınağın bombalanması ile Rojava’da bir sığınağının bombalanmasının aynı olduğunu söylüyoruz. Efrîn'de yurtlarından edilen Kürtlerle, Libya’da yurtlarından kovulan Arapların benzer acılar yaşadığını, hiç kimsenin şiddeti ve savaşı hak etmediğini ısrarla tekrar ediyoruz. Daha geçen ay Türkiye-Yunanistan sınırında, elbiseleri kolluk güçleri tarafından zorla alınan 19 göçmenin donarak öldürüldüğüne tanıklık ettik. Yunanistan yetkililerinin 'Ukraynalı göçmenlere kapılarımız açık' demesini insani açıdan olumlu, lakin politik açıdan da iki yüzlü buluyoruz. Özellikle Türkiye sınırından geçenlere dönük geri iteleme, geri verme ya da Türkiye devletinin onları sınıra sürme gibi davranışlarını biz tanıklarıyla açığa çıkardık ve teşhir ettik. Devletlerin sınırları hiçbir ayrım gözetmeksizin savaştan ve ölümden kaçan herkese açık olmalıdır.

'EN ÇOK KADINLAR VE ÇOCUKLAR MAĞDUR'

Bayramoğlu da şunları söyledi:

"Yüzyıllardır savaşlardan en çok kadınlar etkileniyor, kadınlar bunun bedelini ödüyor. Bunu Suriye’de, Afganistan'da ve şimdi de Ukrayna’da görüyoruz. Özellikle Ukraynalı kadınlara karşı geliştirilen eril dil ülkemizde yaygın ve havuz medyasında sıklıkla kullanılıyor. Bu topluma da sirayet ediyor. Biz HDK Göç ve Mülteciler Meclisi olarak ve tabii ki kadınlar olarak bir an önce egemenlerin bu savaşı durdurmalarını istiyoruz. Avrupa ülkelerini de buradan uyarıyoruz; kapılarınızı öncelikle kadınlara ve çocuklara açın. Bunu yaparken sadece Ukrayna değil Suriye, Afganistan ve dünyanın neresinden olursa olsun gelenlere kapılarınızı açın. Bu savaşı başlatan sizlersiniz. Dolayısıyla insanların yaşam hakkını savunmak sizin sorumluluğunuzdadır. Bütün toplumumuzu, Türkiye’de yaşayan halklarımızı da yanıbaşımızda devam eden savaşlara karşı seslerini yükseltmeye, 8 Mart’a giderken özellikle barışta ısrarcı olmaya ve barışın sesini yükseltmeye davet ediyoruz."