İzmir'de hasta ve infazları yakılan tutsakların yakınlarının sürdürdüğü Adalet Nöbeti eylemi 44’üncü gününde İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi'nde devam etti. Aileleri Halkların Demokratik Partisi (HDP) Menemen İlçe Örgütü, Narlıdere Demokrasi Platformu ile Narlıdere Alevi Bektaşi Kültürünü Tanıtma Derneği üyeleri ziyaret etti.

Nöbete dahil olan tutsak Yusuf Cendemir’in annesi Zeyi Candemir, oğlunun Tekirdağ cezaevinde tutulduğunu, 2 yıldır göremediğini söyledi. Anne Candemir, geçen hafta Perşembe günü oğluyla telefonla görüştüğünü ve kendisine "Kaç gündür rahatsızdım. Bundan kaynaklı doktora götürüldüm. Ayak ve bacaklarım çok sızlıyor. Şu an karantina odasındayım. Yine hastaneye kontrole gitmem gerekiyor"  dediğini aktardı.

 'HEM BİZİ HEM DE ONLARI CEZALANDIRIYORLAR'

Anne Candemir, bu konuşmanın üzerine hastaneye götürülüp götürülmediğini, durumunun nasıl olduğunu bilemediklerini belirterek, "Oğlumun koronavirüs aşısı bir tane kalmış. Aşı olduktan sonra görüşüne gidebiliyorum. Çocuklarımızı bizden uzak cezaevlerine sürgün ederek hem bizi hem onları cezalandırıyorlar. Cezaevlerinden cenazeleri değil, çocuklarımızın çıkmasını istiyoruz. Yıllardır çocuklarımızın hasretini çekiyoruz. Cezaevleri kapıları açılsın. Çektiğimiz hasret ve özlem son bulsun. Vicdanı olan herkes bu çığlığımızı duysun ve destek versin" dedi.

'KÜRT HALKINA ZULÜM SÜRÜYOR'

Narlıdere Demokrasi Platformu Sözcüsü Bülent Karakaş da "Kürt halkı yıllarca bu topraklarda zulüm yaşadı. Zulmün son bulması için herkes için adalet talebi anlamlıdır" dedi.
Bütün insanların yaşama hakkı olduğunu ifade eden Karakaş, “Hasta tutuklular kendi yaşamını idame edemiyorsa, tahliye edilmeleri gerekiyor. Aysel Tuğluk ve diğer hasta tutukluların cezaevinde olmaları doğru değildir. Demokrasi ve barışın gelmesi için mücadele edeceğiz” diye konuştu.

'GELECEĞİ HEP BİRLİKTE İNŞA EDELİM'

Narlıdere Alevi Bektaşi Kültürünü Tanıtma Derneği Başkanı Mustafa Aslan da şunları söyledi: “Umarım, Türkiye'de eşitlik, hukuk ve barışın geleceğini hep birlikte inşa ederiz. Bu ülkede zulme karşı direnen her annenin acısını yaşıyoruz. Alevi kurumu olarak verdiğimiz mücadele de eşit yurttaşlığı talep ediyoruz. Hiç kimsenin etnik kimliği ve inancından dolayı ayrımcılığa uğramasını istemiyoruz. Siz Annelerin yürüttüğü ortak mücadeleye destek veriyoruz."