‘Ne esnaf üzümü satıyor ne de biz o çöpü alabiliyoruz’

Ekonomik krizin kendilerini de etkilediğini söyleyen atık kağıt toplayan işçiler, 1 Mayıs’ta kendi talepleriyle alanlara çıkacak. En büyük talepleri ise belediyelerin onlara yasak koymaması.

DİSK ve KESK İstanbul’daki 1 Mayıs’ın Maltepe’de olacağını açıkladı. Az bir süre kala her alandaki işçiler çalışmalarına başladı. Atık kağıt ve plastik toplayan işçiler de kendi talepleriyle alanlara çıkmaya hazırlanıyor.

Özellikle belediyelerin kağıt toplama yasakları koyması, esnafı ve kağıt toplayanları bu anlamda zora sokacak uygulamalar yapması, onların en temel sorunlarından biri.

Diğer yandan ekonomik krizle birlikte esnafın satış yapamaması, dolaylı olarak kağıt ve atık toplayanları da etkiliyor.

İstanbul Kadıköy’de yıllardır kağıt toplayıcılığı yapan Harun ile hem bu sorunları hem de 1 Mayıs alanlarına hangi taleplerle çıkacaklarını konuştuk.

ÇABA GÖSTERMESEK BİR LİRA BİLE KAZANAMAYIZ

Harun öncelikle gündelik kazançlarını şu sözlerle anlatıyor: “Kazancımız günlük çabamızdan ibaret. Çaba göstermesek bir lira bile kazanamayız. Kazandığınız ise şu şekilde oluyor: Hiç dinlenmeden 150-200 lira günlük. O da hiç dinlenmezsen, herhangi bir yerde hiç oturmazsan, yemesen ve içmesen... Bazen yoruluyorsun ya, oturup biraz dinleniyorsun. Onu bile yapmaya vakit bulamıyoruz bazen.”

ESNAF SATAMAYINCA BİZE DE ÜRÜN ÇIKMIYOR

Harun’un anlattığı başka bir konuysa işlerin ekonomik krizden nasıl etkilendiği. Örneğin daha önce Kadıköy’de birçok esnaf iş yapıp karton ya da plastik kasaları kendilerine verirken, şimdi bu durum son derece azalmış: “Biz genellikle lokanta, restoran ya da alışveriş merkezlerinden velhasıl pasajlardan karton, plastik alıyoruz. Ekonominin hali belli, bundan dolayı esnaf satış yapamıyor. Hiç kimse eskisi gibi yiyip içemiyor. Kimse evinden doğru dürüst çıkamıyor. Kısacası esnafa gelen müşteri yok. Haliyle esnaftan da bize gelen mal yok. Pahalılık bu şekilde de etkiliyor bizi yani.

Örneğin, esnafa üç tane siyah plastik kasada ürün geliyor, esnaf ikisini boşaltıyor, satışını yapıyor, o iki kasayı bize veriyor, geri kalan kasanın da haftada hangi gün çıkacağı belli değil.

Eskiden çok güzeldi, esnaflar da iş yapıyordu. Esnaf satıyordu, boşunu da bize veriyordu. Hani derler ya üzümünü satıp çöpünü bize veriyordu. Şimdi ne esnaf üzümü satıyor ne de biz o çöpü alabiliyoruz.”

BELEDİYELER EKMEĞİMİZE MANİ OLMASIN

Harun ve onun gibi atık, kağıt toplayıcılarının en önemli ve acil talebi ise belediyelerin baskısının son bulması. Bazı belediyelerin belirli günlerde ilçeye girmelerini bile yasakladıklarından bahseden Harun, kazançlarının zaten az olduğunu ve belediyenin bu baskıdan vazgeçmesini istiyor: “Yakın zamanda yine belediye ile sorun yaşadık Kadıköy’de, arabalarımızı aldılar. O yüzden 1 Mayıs İşçi Bayram’ı gününe kağıt toplayıcıları olarak katılacağız ve belediyelerin bu tutumuna karşı taleplerimizi dile getireceğiz.

Örneğin bazı mağazalara gidiyoruz; büyük alışveriş merkezlerine, fakat buraya belediye el koymuş. Belediye mağaza müdürüne diyor ki, ‘Bu kağıtları benden başkasına verirsen sana ceza keserim.’ Biz de diyoruz ki evet herkes bir yerden kazanıyor, sen de kazanmak istiyorsan öyle ceza keserek ya da böyle yaparak benim ekmeğimin önüne geçme. Benim gibi bir çaba göster ki sen de kazanabilesin. Kimseye ceza kesmeden. Bana da sana da versin esnaf. Ama bir haftalık birikimini bana vereceksin deniyor. Belki oradakiler birikimini çuvalı boş, sabahtan beri iş yapamamış kağıt toplayıcısına verecek ama veremiyor.

Bu anlamda Üsküdar’da çalışan arkadaşlarımız çok zorluk çekiyor. Biz haftada bir gün oturabiliyorsak, onlar haftada iki gün bu mecburiyetle oturuyor. Çünkü Belediye diyor ki, cuma ve salı günü gelirseniz arabanızı alırım. Topladığınız her şeyi elinizden alırım. Günde 150 lirayı zor kazanıyoruz, iki gün bir yerde işe çıkamamak, bu işi yapan için ekmeğinden olmaktır. Bu anlamda 1 Mayıs’taki en acil talebimiz bu: Belediyeler ekmeğimize mani olmasın.”