‘Sınırdaki duvarlar mülteciler için değil’

Wan Çev-Der Başkanı Ali Kalçık, sınıra neredeyse 200 kilometre duvar örülse de mülteci geçişinin sürdüğünü; zaten amacın sınır güvenliği değil Kürt sosyolojisini parçalamak olduğunu söyledi.

Türk iktidarı, Wan’ın Ebex (Çaldıran) ilçesinden Agirî/Bazîd ile Colemêrg/Gever hattına kadar uzanan 560 kilometrelik hatta duvar örerek, Kürtler arası ilişkileri kesmeye çalışıyor. 

Kurdistan’ın dağlarını güvenlik duvarlarıyla, ormanlarını güvenlik yollarıyla, vadilerini elektrik santralleriyle katleden AKP iktidarı, 2018’de Rojhilat ile Bakur sınırına örmeye başladığı beton duvarın, 185 kilometrelik kısmını tamamladı. Beton duvarın üzerine 3 metrelik jiletli teller yerleştirilirken, bir taraftan da hendekler kazılıyor. 

Türkiye ile 13 km sınırı bulunan Azerbaycan’a sınır duvarı örülmezken, Kürtlerin yaşadığı tüm sınırlara duvar örülüyor. Türkiye, Nahçivan özerk bölgesi ile ticari ilişkilerini Dilluca Sınır Kapısı’ndan sürdürüyor. Rojhilat sınırında bulunan Kapıköy, Esendere sınır kapıları da uzun yıllardır kapalı ve belli bir oranın dışında ticarete izin verilmiyor. 

KALÇIK: BAŞKA BİR ÖRNEĞİ YOK

ANF’ye konuşan Wan Çev-Der Başkanı Ali Kalçık, neredeyse 200 kilometre duvar örüldüğünü, hendek kazıldığını ancak mülteci geçişlerinin hala sürdüğünü belirterek, şunları söyledi: “Dünyada başka bir örneği yok. Siz geçmek isterseniz duvarın dibini kazar yine geçerseniz; bu bir çözüm değil. Bütün Kurdistan dağlarında duvarlar, ormanlarında güvenlik yolları, vadilerine güvenlik barajları yapılıyor. Vadilerin suyu kesiliyor. Burada asıl amaç Kürtler arasındaki ilişkiyi tamamen kesip doğasını yok etmektir. Hayat akışını durduruyorlar. Türkiye’de mahkeme yok, başvurabileceğimiz yargı yok. Daha önce yaptığımız başvuruların hepsi sonuçsuz kaldı. Halkımız, kamuoyu daha fazla duyarlılık göstermeli.”