Trendyol işçileri: Yılmayacağız, direneceğiz!

PTT-Sen ve DGD-Sen öncülüğündeki direnişlerini taşıdıkları Trendyol Genel Merkezi önünde işkenceyle gözaltına alınan depo işçileri, bu saldırının bütün işçilere gözdağı olduğunu vurgulayarak, “Yılmayacağız, direneceğiz” dedi.

Sendikalı oldukları için “Küçülmeye gidiyoruz” bahanesiyle Kod 46 ile tazminatsız işten atılan Trendyol Esenyurt depo işçilerinin PTT-Sen ve DGD-Sen öncülüğündeki direnişi tüm gözaltı, tehdit ve engelleme girişimlerine rağmen kararlılıkla devam ediyor. Bir aydır tek bir muhatap bulamayan işçiler, salı günü Trendyol Esenyurt deposu önündeki direnişlerini Trendyol Genel Merkezi önüne taşımış ve orada işkenceyle gözaltına alınmıştı. Gözaltı sırasında attıkları “Kimsesiz işçiler” sloganı hafızalara kazınan işçiler, ANF’ye konuştu.

‘SENDİKAYA ÜYE OLDUĞUM GÜN İŞTEN ATILDIM’

Gasp edilen hakları için 26 Eylül 2023 Salı günü direnişlerini taşıdıkları Maslak’taki Trendyol Genel Merkezi önünde işkenceyle gözaltına alınan depo işçilerinden biri Mehmet Ali Bozkurt’tu. 8 ay çalıştığı Trendyol Esenyurt deposunda PTT-Sen üyesi olduktan sonra, “Küçülmeye gidiyoruz” bahanesiyle işten atılan Bozkurt, “Sendikaya üye olduğum gün işten atıldım. Gerekçe olarak ‘Küçülmeye gidiyoruz’ dediler ama biz işten çıkarıldıktan hemen sonra iş ilanları vermeye başladılar” dedi.

‘EMNİYET AMİRİ, BİR DAHA GELİRSENİZ KEMİKLERİNİZİ KIRARIM DİYE TEHDİT ETTİ’

Gasp edilen tazminat haklarını alabilmek için 32 gündür direndiklerini hatırlatan Bozkurt, ancak hiçbir muhatap bulamadıklarını söyledi. Son olarak direnişlerini Trendyol Esenyurt deposunun önünden Trendyol Genel Merkezi önüne taşıdıklarını belirten Bozkurt, burada darp edilerek gözaltına alındıklarını vurguladı. Basın zorla uzaklaştırıldıktan sonra polis tarafından kalkanlarla çembere alındıklarını belirten Bozkurt, yaşananları şöyle anlattı: “Bir işçiye dört polis düşüyordu. Bizi teker teker abluka içine alıp ters kelepçeleyerek darp ettiler. İki arkadaşımızı yere yatırarak hırpaladılar. İşkence dozu araç içinde daha da arttı. Ben ve 7 arkadaşım yumruk, tekme, tokatla darp edildik. Bir emniyet amiri bize ağza alınmayacak cinsiyetçi küfürler etti. ‘Bugün bu size ders olsun, bir daha buraya gelirseniz ananızı……, kemiklerinizi kırarım’ diye tehdit etti.”

SİTEMLERİ SİYASET, MEDYA VE SENDİKA KONFEDERASYONLARINA

Polis ablukası içinde “Kimsesiz işçiler” sloganını attıran işçi olan Bozkurt, bu sitemin kendilerini yalnız bırakan sendika konfederasyonlarına ve siyasetçilere yönelik olduğunu vurguladı. Halkın yanlarında olduğunu bildiğini ancak aynı şeyi yargı, siyaset, havuz medyası ve konfederasyonları için söyleyemeyeceğini kaydeden Bozkurt, “32 gündür direniyoruz ama bakıyorum ne iktidar, ne siyaset ne de emek yanlısı olduğunu iddia eden sendika konfederasyonları yanımızda. İki kere darp edilerek gözaltına alındık ama hiçbir şekilde sesimiz duyulmuyor. Sendikalı olmak bizim anayasal hakkımız. Peki o halde bize yaşatılan bu zulüm ne? Çin’den gelecek sermayenin kesileceği korkusuyla işçinin sesini duymuyorlar” diye konuştu.

‘ONLAR TEHDİT ETTİKÇE TEKRAR GELECEĞİZ!’

Gözaltındaki darptan kaburgaları zedelenen Bozkurt, gözaltılar, tehditler, engellemeler karşısında yılmayacaklarının, haklarını alana kadar direnmeye devam edeceklerinin altını çizdi. Bozkurt, “Ben 5 yaşındaki çocuğumun hakkını Trendyol’a bırakmayacağım. Bizi bu darp ve işkencelerle püskürteceklerini, korkutacaklarını sananlar yanılıyorlar. Onlar tehdit ve darp ettikçe tekrar geleceğiz, yılmayacağız ve haklarımızı alana kadar direnmeye devam edeceğiz. Çünkü biz kimseden sadaka istemiyoruz, dilenmiyoruz; hakkımızı istiyoruz” dedi.

‘POLİS BİZE KONTROLSÜZ BİR ŞEKİLDE SALDIRDI’

Gözaltında gördüğü işkenceden dolayı başında ve boynunda darp izleri olan direnişteki işçilerden 25 yaşındaki İbrahim Halil Kızmaz, polisler tarafından çok kontrolsüz bir şekilde saldırıya uğradıklarını vurguladı. Hırpalandıklarını, darp edildiklerini anlatan Kızmaz, “Kolu, burnu çatlayan, dudakları patlayan, dişleri kırılan arkadaşlarımız var. Trendyol Merkezi önünde otururken ve gasp edilen haklarımız için bir muhatap ararken polis bize saldırdı. Bir arkadaşımızı yere yatırarak darp ettiler. Aynı şekilde benim de kolumu arkaya bükerek kırmaya çalıştılar. Üç polis beni tutuyordu, biri kolumu büküyor, diğeri boynumu sıkıp tırmıklıyor, diğeri beni ters kelepçeliyordu. Bir komiser başımı defalarca gözaltı aracına vurdu. Araç içinde de darp devam etti. Emre, Hüseyin ve Azad arkadaşlarımızı dövdüler. Önceki gözaltında kolu ezilen DGD-Sen Genel Başkanımız Neslihan Acar da kadın polisler tarafından çok ağır darp edildi. Saçlarını çekerek ağza alınmayacak cinsiyetçi küfürler ettiler. Daha sonra bizi Okmeydanı’nda bir hastaneye götürdüler. Doktora şikayetlerimizi söylerken polis araya girip, ‘Bir şey yok’ diye müdahale etmeye çalıştı. Raporlar çıktıktan sonra polis beni doktorla görüştürmedi” diye konuştu.

‘BÜTÜN İŞÇİLERE GÖZDAĞI VERMEK İSTEDİLER!’

Bu saldırıyla aslında hakkını isteyen bütün işçilere gözdağı verilmek istendiğini kaydeden Kızmaz, yılmayacaklarının sonuna kadar direneceklerinin altını çizdi. Devletin, hakkı gasp edilen işçilerin değil işçilerin haklarını gasp eden sermayenin yanında olduğunu bir kez daha yaşayarak gördüklerini vurgulayan Kızmaz, “Polisin bize uyguladığı şiddet akıl alır gibi değildi. Ama bu durum bizim kararlılığımızı törpüleyemeyecek. Bir kişi de kalsak direnmeye devam edeceğiz. Biz sonuçta sadece kendi haklarımız için değil, bizden sonra depoda çalışacak arkadaşlarımızın hakları için de direniyoruz. Bu sorumlulukla mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

‘SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ’

Gözaltında polis tarafından gördüğü işkence nedeniyle dirseği kayan, burnu çatlayan ve dudakları patlayan direnişteki işçilerden Azad Erdinç, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını duyurdu. Haklarını alana kadar Trendyol Genel Merkezi önüne yine geleceklerini vurguladı. Hiçbir tehdit ve gözaltının kendilerine geri adım attıramayacağını vurgulayan Erdinç, bu saldırının esas olarak hakkını arayan işçilere gözdağı vermek için yapıldığını ve bunun bilinciyle daha da kararlılıkla mücadele edeceklerini söyledi. Migros depo direnişinin öncü işçilerinden de olan Erdinç, özel olarak hedef alınmış olabileceğini belirtti. Ters kelepçe yapmalarıyla vurmalarının bir olduğunu anlatan Erdinç, “Kafama, burnuma, sırtıma, yüzüme vurdular. Yumruklardan burnum kanadı, dudaklarım patladı. Araç içinde de darp devam etti. Bir sivil polis, ‘Bir daha gelirsen senin dişlerini kırarız’ dedi. Öyle tehdit etti ama zaten ön dişimi kırdılar” diye konuştu.

‘POLİS BASKISINDAN MUAYENE OLAMADIK!’

Götürüldükleri Okmeydanı Cemil Taşcıoğlu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde polis baskısından doğru dürüst muayene olamadıklarını belirten Erdinç, o nedenle dün yeniden hastaneye gidip rapor aldığını söyledi. Bu tehdidin bütün işçi sınıfına ve halka yapıldığını kaydeden Erdinç, boyun eğmeyeceklerini, haklarını alana kadar Trendyol Genel Merkezi önüne yine ve hep geleceklerini vurguladı.