3 Ağustos’u unutan tüm yaşamını unutmaya mahkumdur

'Êzidî halkı kendi içindeki ihanetçileri tespit etmeli. KDP, Êzidî halkına ihanet etti. KDP AKP’nin, DAİŞ’in temsiliyetidir. Kürt genç kadınlarını para karşılığında satan KDP'dir. Bunu geçmişte de uyguladılar, şimdi de yapılıyor.'

DAİŞ'in KDP ve AKP’nin işbirliğiyle Şengal'de gerçekleştirmek istediği katliam girişiminin Kürt Özgürlük Hareketinin önleyerek, KDP, AKP ve DAİŞ’in boşa çıkarttığını belirten PAJK Eğitim Komitesi üyesi Zeynep Cudi, “Êzidîlik ahlaktır, vicdandır, bu yüzden hiçbir sınır tanımadan kendi topraklarını savunmaları ve gerillaya sahip çıkmaları lazım” dedi.

Şengal katliamını unutanın insanlığını unutacağını, katliamın insanlık tarihinde kapanmayacak bir yara olduğunu belirten Cudi, konuşmasında şunları söyledi:

"Şengal halkımızın acısını paylaşıyor, halkımız üzerinde gerçekleştirilen katliamları kınıyoruz. Bu katliam Kürt halkının hafızasına yerleşti. Gerillanın yaşama olan bakış açısında, özgürlüğe olan yaklaşımlarında derin bir yer oluşturdu. Şengal katliamının her yıl dönümü yaklaştıkça Kürt kadınlarının çığlıklarını daha derinden hissediyor, aynı zamanda vicdanlarımızda hep kapanamayacak bir yara olarak kalacağını görüyoruz. Şengal katliamını unutan tüm yaşamını unutmaya mahkûmdur, insanlığı unutacaktır, Mezopotamya halkının güzelliğini unutacaktır. Aynı zamanda Mezopotamya halkının kutsallığını ve Zerdüştlüğü unutacaktır. Bu katliamın sadece Êzidî halkına karşı olmadığını bilmek lazım. Bu katliam aynı zamanda halkların kültürüne karşı yapılan bir katliamdı. Çünkü Êzidîlik ve Mezopotamya, dünya halklarına beşiklik etmiş halklar ve topraklardır. Bundan kaynaklı Êzidî halkını ne katliamlar ile yok edebilir, ne de tarihten silebilirler” dedi.

Şengal katliamında Êzidî halkı şahsında tüm Kürtlerin katliamdan geçirilmek istendiğini ve bu katliamın mutlaka intikamının alınacağını belirten Cudi, “Şimdi de yaşadığımız gibi direniş kültüründen gelen bir gelenekleri var. Günlerce DAİŞ’e karşı aç kalmış, çocuklarını yitirmiş, topraklarından olmuş ve dağlarına sığınmışlardır. Her zaman sırtını dağlara vermiş ve tarihlerini korumuşlar. Êzidî halk gerçekliği çok büyük arayışlara sahiptir. Bu yüzden hem tarihte hem de günümüzde çok büyük intikam iddiaları var. Bu iddia onları katliamlara karşı halen koruyor. Düşman her zaman farklı isimler ve farklı yöntemler ile yok etme politikasına devam ediyor. Bu katliam Êzidî halkımız şahsında tüm Kürt halkına yapılmıştır. Bir kere daha Kürt kültürüne karşı bir soykırımdır. Bu, tarihte Kürtleri parçalamanın bir devamıdır. Tarihte dört parçaya bölünmüş, birbirine yabancılaştırılmış, şimdi de yok edilmeye çalışılıyor” dedi.

'EZİDİ HALKI İŞBİRLİKÇİLERİ UNUTMAMALI'

KDPnin Şengal’i DAİŞ ve AKP’ye sattığını, Êzidî halkının artık KDP'nin gerçek yüzünü görmesi ve tavır alması gerektiğini belirten Cudi konuşmasında şunları belirtti:

“Êzidî halkı kendi içindeki ihanetçileri tespit etmeli. KDP, Êzidî halkına ihanet etti. KDP AKP’nin, DAİŞ’in temsiliyetidir. Kürt genç kadınlarını para karşılığında satan KDP'dir. Bunu geçmişte de uyguladılar, şimdi de yapılıyor. Eğer DAİŞ genç kadınlarımızı satıyor dersek eksik olur, KDP bunu yapıyor. Önceden namus diye kıyametleri koparan Şengal’in içinde halka meydan okuyan, güç gösterileri yapan KDP savaş gelip kapıya dayanınca bir mermi bile patlatmayıp kaçtı. Bu geriliklere karışı halkımızın karşı çıkması lazım. Hiçbir zaman kabul etmemesi lazım. Bunlar halkımız üzerinde çok oyunlar oynadılar. Bu sene Xanesor’da da aynı oyunu oynamak istediler. Hepsinin ortak amacı Kürt halkını yok etmek, soykırımdan geçirmektir. Önder Apo da belirtiyor, hem fiziki hem de kültürel olarak Kürt halkı bir kültürel soykırım yaşıyor, bir ateş çemberinde yaşıyor. KDP'de bu soykırıma öncülük yapıyor. Bunlar yeni gelişen durumlar değil. Bunlara karşı mücadele etmek, gerçekliğimizi korumak ve bir duruşa sahip olmak lazım”

Şengal direnişinde büyük kahramanlıkların yaşandığını ve bu kahramanlıkların Önderlik çizgisinde geliştiğini belirten Cudi, Êzidi halkının bu kahramanlara sahip çıkması gerektiğini belirterek, “Çok büyük kahramanlıklar yaşandı. Şehit Dıjwar, Şehit Goran, Şehit Bawer Şehit Avareş gibi binlerce arkadaş hem yanımızdan hem de Şengal’den bu direnişe katıldılar. Şengal’i savunan Önderlik çizgisiydi. Bu arkadaşlar şahsında tüm Şehit olan arkadaşları anıyoruz ve onların mirasına sahip çıkacağız. Onların inançlarına sahip çıkacağız. Şengal katliamına karşı gelişen direnişi, gerçekleştirilen kahramanlıkları anlatmak eksik kalır. Tüm arkadaşlar hiçbir kaygı yaşamadan kendilerini her şeye hazırlamışlardı. Bir an bile beklemeden bu direnişe katılmak istiyorlardı. Bu direnişe katılma şansına sahip olan tüm arkadaşlar giderken şunu söylediler, ”gün onuruna, kimliğine sahip çıkma günüdür” diye konuştu.

'EZİDİ HALKI KENDİNİ ÖZ SAVUNMAYLA KORUYACAKTIR'

"Şengal halkı bizim kimliğimizdir. Biz eğer Şengal’i savunmasaydık tarih bizi lanetlerdi ve bunu hesabını sorardı" diyen Cudi, şunları söyledi: " En büyük intikam hissi ile anneleri, kadınları, halkı savunmak için arkadaşlarımız gitti. Bizim için başarının ölçüsü kahramanlıktır. Êzidî halkı için de ölçü bu arkadaşlara sahip çıkmaktır. Êzidîlik ahlaktır, vicdandır, bu yüzden hiçbir sınır tanımadan kendi topraklarını savunmaları, arkadaşlara sahip çıkmaları lazım"

Êzidî halkının özsavunmasının olduğunu ve KDP’nin yanına giden Êzidîlerin kabul edilmemesi gerektiğini belirten Cudi, “Êzidî halkının örgütleri var, kendi orduları var. Örgütlenmek ile ancak var olabiliriz. Bir çocuktan yetişkin bir insana kadar örgütsüz kimse kalmamalı. Kendi kutsal yaşamlarına, tarihlerine, kültürlerine sahip çıkmalılar. Bunların hepsi bilinç ile oluşur. Bilinç sonucunda YBŞ ve YJŞ büyür, Êzidî kültürü yaşar, tarih unutulmaz. Paraya karşı PDK’nin yanına gidenleri Êzidî halkının reddetmesi lazım. Çünkü Şengal’in savunmasını yapan Önderlik çizgisidir. Ne olursa olsun biz Şengal’i bırakmayacağız. Bu kesindir. Biz her an her yerde halkımızın savunmasını yapacağız” dedi.

'KADINLAR ÖZ SAVUNMADA AKTİF YERALMALI'

Êzidî genç kadınlara, Öz savunmada yer almaları çağırısı yapan Cudi konuşmasında şunları söyledi:

“Her Êzidî genç kadının kendisini geliştirip orduda yerini alması lazım. Şengal destanının romanının, şiirlerinin yazılması lazım, şarkılarının çıkması lazım. Bir an bile bu destanı unutmamamız ve unutturmamamız lazım. Düşmanımızı iyi tanımalı ve ona göre gücümüzü oluşturup savunmamızı güçlendirmemiz gerek. Çünkü kadınlarımız satılıyor. Sadece fiziksel bir şey değil, aynı zamanda düşüncelerimiz de satılıyor. Her gün kadınlarımızın ruhları DAİŞ’in elinde satılıyor, tecavüzlere uğruyor. Bunlar da Türk sokaklarında, topraklarında yapılıyor. Tüm kadınların bu yüzden silahlanması lazım. Kadınlar olarak intikamımızı aynı zamanda Reqa’da DAİŞ’ten alacağız. Reqa özgürleştikten sonra da devam edecek bu. Mücadele devam ediyor. Biz halkımızın intikamını alıyoruz ama Êzidîlerin de bu intikam hareketinde yer alması lazım. En büyük intikamı DAİŞ’ten PDK’den AKP’den Şengal topraklarının üstünde alacağız."