Aydın Kadın Platformu, kentin Çine ilçesinde 14 yaşında bir çocuğun öz babası tarafından cinsel istismara uğramasına ilişkin basın açıklaması yaptı. Kent meydanında bir araya gelen kadınlar, “Çocuk istismarını aklatmayacağız”, “Fıtratınız batsın çocuklar yaşasın” dövizleri taşıdı. Platform adına açıklama yapan Öznur Özağaç, Türkiye’de yaşanan çocuklara yönelik cinsel istismarın her ilde, her etnik kökenden ve sınıfta görüldüğünü ifade etti. Özağaç, Aydın’da son 1 yıl içinde 6 çocuğun istismara maruz kaldığı tespit ettiklerini duyurdu.
“Cinsel istismar karşısında ilgisizlik, tepkisizlik yerine ortak duyarlılık oluşturarak çözüm üreterek geleceğe güvenle bakabilir, toplumsal barış ve huzuru sağlayabiliriz” diyen Özağaç, 2013 yılında kapanan Çocuk Gençlik Merkezlerini hatırlatarak, “Bu merkezlerde çalışanlar aile içi yaşanan ilişkileri; gözlemlemek ve takip etmek sokakta ya da ailesi yanında yaşayan çocukların sorunlarını uzman bir ekiple birlikte çözmekteydi. Ayrıca bu merkezler çocukların hem aile içinden hem de yakın çevresinden gelebilecek istismara karşı önleyici çalışmalar yapmaktaydı. Korumayı ve önlemeyi ilke edinen bu merkezler ne yazık ki kaldırıldı. Böylece giderek artan aile içi ve dışı çocuk istismarı azımsanmayacak boyutlara ulaştı” ifadesinde bulundu. Çocuğu korumaya yönelik önlemlerin olmadığını vurgulayan Özağaç, çocukların kolayca ulaşabileceği sesini duyurabileceği; koruyan, eğiten, bilinçlendiren, güçlendiren ve yönlendiren merkezlerin olmadığını söyledi.
Çocuklar için görevlendirilen çalışanlar, kurumlar ve savcılara seslenen Özağaç, herkesi görevini yapmaya çağırarak, “Çocuğun yaşadığı korkunç travmanın daha derinleşmesine izin vermeyin. Bu alanda uzman olan ve görüşleri alınması gereken kişilere, kadın ve çocuk örgütlerine söz hakkı yok. Çocuğa inanmak ilk adımdır. Devlet olarak 'bir kereden bir şey olmaz' diyemezsiniz. Zihinsel olarak yeterli olgunluğa gelmiş çocuğa yaşının gerektirdiği kadar cinsel bedensel eğitim uzmanlarca verilmelidir. Ayrıca koruyucu bir tedbir olarak çocuk parklarına, okullara, çocukların bulunduğu ortak alanlara mahremiyeti zedelemeden güvenlik kameraları takılması önemlidir. Buralarda çocuklarla birebir iletişim içerisinde olan personelin güvenlik soruşturmasından ve psikolojik testlerden geçmiş bilinçli, eğitimli kişiler olmalıdır” diye belirtti.
Özellikle sağlık çalışanları ve eğitimciler olmak üzere kamuda çocuklarla çalışan tüm bireylere cinsel istismarı önleme ve tanıma sorumluluğu üzerine eğitim verilmesi gerektiğini belirten Özağaç, “Uluslararası sözleşmelere ve çocuk koruma kanununa mutlaka uyulmalıdır. Bizler istismarcılara ve istismarı meşrulaştıranlara karşı sesimizi yükselteceğiz. Çocuklara ve ergenlere yönelik bu aleni şiddete karşı susmuyoruz. Yetkililere araştırın, müdahale edin, önlem alın çocukları ve haklarını koruyun, çocukları korumak için harekete geçin diye haykırıyoruz. Buradan bir kez daha söylüyoruz ki; ilimizde yaşanan çocuk istismarlarının takipçisi olacağız” ifadesinde bulundu.