Beştaş: AYM'nin kararı kendini inkardır

HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş, “Gülser Yıldırım” kararıyla Anayasa Mahkemesi’nin hukuka ve anayasaya bağlı olmadığını açıkça deklare ettiğini vurguladı.

Kararı ANF’ye değerlendiren Beştaş, “Anayasa Mahkemesi’nin kararı kendini inkardır, kendi kararını yok saymaktır” dedi.

HDP Milletvekilli, Hukukçu Meral Danış Beştaş, Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Kurulu’nun tutuklu HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım’ın bireysel başvurusuna verdiği ret kararının hukuksal kodlardan uzak, tümüyle siyasi konsepte uygun olarak değerlendirdi. Beştaş, AYM’nin bu kararla kendini inkâr ettiğini, yıllar önce vermiş olduğu kararı yok saydığını kaydederek, “AYM bu kararla hukuka ve anayasaya bağlı olmadığını açıkça deklare etti” diye konuştu.

'BAŞVURU BALBAY KARARININ GEREKÇESİYLE AYNI'

CHP Milletvekilli Mustafa Balbay'ı tahliye ettiren Anayasa Mahkemesi'nin 2013’teki ihlal kararına atıfta bulunan Beştaş, “Balbay kararının gerekçeleri bugünkü başvuruya aynen uymaktadır. 'Serbest seçim hakkı', 'temsil hakkı', 'halk iradesinin tecellisi' gibi genel adalet hususları o kararda yazılı bir şekilde anlatılmış vaziyete. O dönem bu karar doğrultusunda BDP’li Milletvekilleri de tahliye edilirken, bugün ayni gerekçelerle yapılan başvurular reddedilmektedir” dedi.

Milletvekillerinin tutukluğunun aynı zamanda kendilerine oy veren milyonların iradesinin gasbı anlamına geldiğini vurgulayan Beştaş, bu kararın kabul edilemez olduğunun altını çizdi. Beştaş, “Biz AYM’nin anayasaya, hukuk ilkelerine uygun bir karar vermesini bekliyorduk ama maalesef kendini inkâr eden bir karara imza attı. AYM bu vesileyle aynı zamanda özgür ve bağımsız olamadığını da belirtmiş oldu” şeklinde konuştu.

'AMAÇ HDP’Yİ SİYASETTEN TASFİYE ETMEK'

HDP’yi rakip olarak gören ve HDP’yi bu rekabetten saf dışı bırakmaya çalışan bir anlayışın neticelerinin yaşandığına işaret eden Beştaş, dokunulmazlıkların kaldırıldığı 20 Mayıs’tan bugüne hükûmet ve yargının tüm girişimlerinin HDP’yi siyasetten tasfiye etmeye dönük olduğunu kaydetti. Beştaş, bu yaklaşımın ne demokrasiye, ne de siyasi partilerin kuruluş amaçları ve çalışma ilkelerine uyduğunu söyledi. Anayasa ve Siyasi Partiler Kanunu’nda, siyasi partilerin demokratik yaşamın vazgeçilmez unsurları olarak tanımlandığını dile getiren Beştaş, “Demek ki demokratik yaşam hedeflenmiyor. 20 milyon insanı temsil eden ve 6.5 milyon oy alan partimizin eş genel başkanları, milletvekilleri siyasi rekabetten alıkonuluyor” dedi.

GÖZLER AİHM KARARINDA

AYM’nin Gülser Yıldırım kararının, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve diğer tutuklu milletvekilleri için yapılan başvuruların da aynı şekilde değerlendireceğinin ilanı olduğuna dikkat çeken Beştaş, bu hususta AKP'ye 5 Aralık 2017 tarihinde kadar süre veren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını beklediklerini ifade etti.