Amara Kadın Meclisi ve Sara Kadın Birliği, bir yandan Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yargılanması için imza toplamayı sürdürürken aynı zamanda İsveç'teki politikacılar ve kadın hakları savunucularının konuşmalarını videoya alarak sosyal medyada yaygınlaştırıyor.

SVENNELİNG: PKK'YE VURULAN TERÖRİST DAMGASI KALDIRILMALI

Kampanyaya katılan Sol Parti Milletvekili ve Dış Politika Sözcüsü Håkan Svenneling, Erdoğan'ın PKK'ye vurulan terörist damgasını Kürt Halkının mücadelesini bastırmak amacıyla kullandığını söyledi.

Avrupa Birliği ve İsveç'in PKK'yi terör örgütleri listesine alarak Türk devletinin insan haklarına yönelik saldırılarını meşrulaştırdığı tepkisinde bulunan Svenneling, “Buna son verilmeli. Bu nedenle Sol Parti çok açık olarak PKK'ye vurulan terörist damgasının kaldırılmasını talep ediyor” dedi.

MÖRCK: HALKIN SEÇTİĞİ TEMSİLCİLER GÖREVDEN ALINAMAZ

Uppsala İli Belediye Meclis Üyesi Hanna Victoria Mörck, ülkeyi yöneten liderlerin halkın güvenliğini sağlama yükümlülükleri olduğunu hatırlattıktan sonra “Ama Erdoğan bunu yapmıyor. Onun yerine Kürtlerle savaşıyor, sokağa çıkma yasakları getiriyor. Halkın seçtiği milletvekilleri ve belediye başkanlarını görevden alıyor. Bu böyle devam edemez” dedi.

NİLESOL: KADIN VE ÇOCUK HAKLARINI İHLAL ETTİĞİ İÇİN YARGILANMALI

Sol Gençlik adlı örgütlemenin yöneticilerinden Elisabeth Nilesol, öncelikle bir feminist olarak ataerkil düzene karşı mücadele eden kadınların yanında yer aldığını söyledi.

Erdoğan'ın suçlarının kabarık olduğunu söyleyen Nilesol, Kürt kadınlarına yönelik uyguladığı baskı ve şiddet için Erdoğan'ın yargılanması gerektiğini belirtti. Nilesol, “Erdoğan kadın ve çocuk haklarını ihlal ettiği için yargı karşısına çıkarılmalı. Herkes özgür olmadan kimse özgür olamaz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

WALDAU: CİNSEL TACİZ VE İŞKENCE SON BULMALI

 

Sol Parti Milletvekili Ilona Szatmari Waldau, Erdoğan'ın yargılanması için 100'den fazla neden olduğunu söyleyerek kadınlara yönelik saldırı ve cinsel tacizleri gündeme getirdi.

Geçtiğimiz yıllarda birkaç kez Kürdistan ve Türkiye'ye gittiğini ve insan hakları, kadın örgütleri ve siyasi partilerle görüşmelerde bulunduğunu söyleyen vekil, izlenimlerini şöyle aktardı.

“Kürt kadın politikacılar cezaevlerine atılıyor. Cinsel tacize uğruyorlar. Kendi ülkelerde demokrasinin olmasını talep etikleri için hapsediliyorlar. Cinsel taciz ve işkence son bulmalı.”

RİSMAN: KÜRTLER VE LGBTİ BİREYLERE BASKILARINDAN DOLAYI ERDOĞAN YARGILANMALI

Sol Parti Uppsala İl Başkan Yardımcısı Per-Markus Risman, Erdoğan'ı yargılamak için pek çok neden olduğunu ancak kendisinin LGBTİ bir birey olarak kadın ve LGBTİ bireyleri ve Kürtlerin haklarını savunan HDP'ye yönelik baskı ve saldırılarından dolayı yargılanmasını istediğini söyledi.

Risman, “Azınlık halkları ve LGBTİ'lerin haklarını savunan partiler özgürce çalışma yürütmeli. Ama Erdoğan onları yasaklamak istiyor ve bu nedenle Erdoğan'ın yargılanmasını talep ediyorum” dedi.

MONİCA: HDP'YA BASKILARDAN DOLAYI YARGILANMALI

Stockholm ilinin Rinkeby-Kista yerel belediyesinde Sol Parti'yi temsilen yer alan Monica, HDP'ye yönelik baskı ve saldırılardan dolayı Erdoğan'ın yargılanmasını talep ettiğini belirtti.

D'URSO: KADIN KRIMINDAN DOLAYI YARGILANMALI

Upssala Belediye Meclis Üyesi Alexandra D'Urso, Kürt kadınlarının Erdoğan'ın yargılanması için sürdürdüğü kampanyaya katıldığını ve kadınlara yönelik gerçekleştirdiği kırım ve katliamlardan dolayı Erdoğan'ın yargılanması gerektiğini kaydetti.

LİLJA: SİVİL HALKA SALDIRARAK SUÇ İŞLİYOR

Sol Parti Karlskoga İl Bşkanı Anna Lilja, Erdoğan'ın kadın haklarını savunan örgütleri terörist olarak suçladığını ve aynı zamanda ağır insan hakları ve hukuk ihlalleri, gerçekleştirdiğini sivil halka saldırarak suç işlediğini söyledi.

KAMPANYAYA GÜÇ VERME ÇAĞRISI

İsveç'te çalışma yürüten kadın örgütleri, Avrupa Kürt Kadın Hareketi'nin (TJK-E) geçtiğimiz yılın 25 Kasım'ında başlattığı “Diktatörün Yargılanması için 100 Neden”  kampanyasının daha da genişletilerek sürdürülmesi için Kürdistanlılara çağrıda bulundu.

Kampanyanın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne kadar süreceğini hatırlatan örgütler, İsveç'in her tarafında yaşayan Kürtler ve dostlarından en geniş çevrelerin imzalarını ve görüşlerini almaları için azami çaba göstermelerini istedi.