PAJK Koordinasyonu açıklaması şöyle:

“Egemen sistemin kadınları iradesizleştirme saldırıları aralıksız devam ederken, kadınlar bir sınıf, bir ulus, bir cins olarak dünyanın her yerinde kendi olma mücadelesini büyütüyorlar. 8 Mart’ın 121 yıl dönümünde bizlerde 8 Mart’ı özgürlük yolunda yeni bir anlama taşıyan başta Önder Apo’nun ve yaşamın tüm alanlarında mücadele yürüten dünya kadınların 8 Mart’ını kutluyoruz. Dünya kadın özgürlük mücadelesinin önemli kazanımlarını, 8 Mart’lardan 21 Mart’a direniş köprüsünü inşa eden Sema’lardan Sara’lara, Saralardan Delal’lere, Delal’lerden Nalin’lere ve bu direniş tarihini altın harflerle yazan şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz.

İktidarlar tarihin her aralığını kazanımları için kanla, gözyaşıyla, soykırımlarla donatırlar. Ancak stratejik değişimlerin yaşandığı süreçlerde savaşlar, çatışmalar ve çelişkiler iktidar odakları tarafından daha fazla derinleştirilir ve topluma yayılmaya çalışılır. İşte içinden geçtiğimiz bu süreçte tüm iktidar odakları açısından savaşlar derinleştirilmeye çalışılıyor. Bu savaştan en fazla etkilenen tüm ülkelerde kadınlar oluyor. Kapitalizm neoliberal politikalarla da, muhafazakar politikalarla da en çok kadınları vuruyor. Kadının kendisine ait olmadığı tüm sistemlerin hedefinde kadınlar var. Dolayısıyla kadınların irade olmadığı, kendisine ait olmadığı tüm sistemlerle mücadele etme hakkı ve görevi de önümüzde durmuş oluyor.

Toplumsal tüm değerleri hedefine koyan merkezi hegemonik iktidarların ilk hedefi olan kadınlar artık dünyanın her yerinde bu sistemden rahatsızlığını dile getiriyor. Egemen, baskıcı, toplumsal ahlak ve etikten yoksun iktidar klikleri, devletler, hükümetler, kadının içinde bulunduğu eylemlerin önüne geçemeyeceklerinin farkında. Bu nedenle kadınları özellikle neoliberal politikalar ile susturup, sistemlerinin bir eğiticisi haline getirmeye çalışmaktalar. Biz kadınlar bu yöntemin en tehlikeli yöntem olduğunun farkındayız.

KADIN KURTULUŞ İDEOLOJİSİ JİNEOLOJİYLE YENİ MECRAYA TAŞINMIŞTIR

İnşa etmek istediğimiz sistem kadınların özgürce yaşayabileceği bir sistemdir. Bu sistemi kadınların kendi emekleriyle, çabalarıyla varacağına inanıyoruz. Hareketimizin Kürt toplumsallığında inşa ettiği büyük değişim bunun bir ispatıdır. Önder Apo Kürt toplumsallığında tüm gericiliklere inat kadın iradesinin, mücadelesinin, eyleminin büyüklüğüne ve derinliğine inancı bunun bir ispatıdır. Bugün Kürt kadınları eğer dünyanın her yerinde halkların özgürlük mücadelesinde bir ilham kaynağı oluyorsa Claralardan, Rozalardan, Aleksandralardan aldıkları mücadele ruhunu ve derinliğini Kürt kadınlarının mücadele değerleriyle buluşmasıyla yeni bir aşamaya getirmiştir. Dünya gerilla mücadelelerinin toplumsal hafızası Kürdistan’ın büyük gerilla mücadelesine akmış kadın ordulaşmasıyla büyük kazanımları ortaya çıkarmıştır. İşte bu ruh 8 Mart 1998 tarihinde ilan edilen Kadın Kurtuluş İdeolojisi bugün jineolojiyle yeni bir mecraya taşınmıştır.

KADINLAR HER ÖZGÜR YAŞAMLARINI İNŞA EDİYORLAR

Kadınların yürüttüğü bu mücadele erkek egemen sistemin en önemli korku kaynağı olmuştur. Kapitalist sistemin ideolojik odaklarını hedefine alan kadın mücadelesi, artık sistemin kıyılarında değil sistemin tam kalbinde mücadele etmektedir. Bugün Meksika’da kadınlara adaleti reva görmeyen mahkemeler yakılıyorsa, kürtajdan kadın tacizlerine, tecavüzlerine, öldürmelerden, asit saldırılarına kadar dünyanın her yerindeki erkek saldırılarına karşı öz savunma tartışılıyorsa işte bu gerçektendir. Öz irademizle, adaletsizliğe, eşitsizliğe, haksızlığa karşı evlerden işyerlerine, okullardan mahkemelere, hastanelerden hapishanelere kadar her yerde kadınlar mücadele ediyor, savaşıyor, direniyor, kazanıyor ve özgür yaşamlarını inşa ediyorlar.

İşte biz Kürdistan Özgür Kadın Partisi olarak erkek egemen sistemin tüm ideolojik odaklarıyla savaşma, mücadele etme ve kendimize ait özgür yaşam sistemimizi inşa etme kararlılığındayız. Ülkemizin her yerindeki kadın saldırılarıyla mücadele ederken, özgür yaşamı inşa etme gücümüzün de bizde olduğunu biliyoruz. Kürdistanlı kadınlar düşmana direne direne, tüm köleci saldırılarla mücadele ede ede bu günkü örgütlü gücüne ulaştı. Bu mücadeleyi ortaya çıkaran minnetle andığımız Armanç’lar, Çiçek’ler, Şevin’ler ve Evinler 8 Mart’tan 21 Mart’a köprü olan Semaların, Zilan’ların Beritan’ların ardılları olarak bugünlerin büyük direnişine öncülük ettiler.

TÜM KADINLARI MÜCADELEYE DAVET EDİYORUZ

Bu yılki 8 Mart’ı mücadele kararlılığıyla karşıladık. Kürdistanlı kadınlar dünyanın her yerinde egemen erkek sisteme karşı mücadele kararlılığını dile getirmeye devam ediyorlar. Bizler her günü 8 Mart kararlılığında mücadele ederek dağlardan ovalara, sokaklardan evlere işyerlerine, eğitim mekanlarından sağlık alanına, yaşamın her yerinde ahlaksızlığa inat ahlakı, kültürsüzlüğe inat kültürü, çirkinliğe inat güzel ve direnişçi yaşamı savunup inşa edeceğiz.

Bu temelde demokratik yaşamın, demokratik yaşam kültürü, ahlakı, bilinci ve eylemiyle olacağını belirtiyor, tüm kadınları 8 Mart mücadele kararlılığıyla selamlıyor, mücadeleye davet ediyoruz. Dünyayı kadınlar kurdu, kadınlar savunacak ve özgürleştirecek diyoruz. Bize özgürlük mücadelesinde direniş ruhunu ve iradesini kazandıran Önder Apo’nun ve tüm kadınların 8 Mart’ını tekrar kutluyor, özgürlük mücadelemizde şehit düşen tüm devrim şehitlerini saygıyla anıyoruz.”