Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, Türk polisinin Uşak'taki cinsel arama işkencesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "Cezavelerinde her gün baskı ve zulüm politikaları bitmek bilmiyor. İşkencehanelere çevrilen cezaevlerinde çıplak arama, süngerli oda uygulaması, çift kelepçe dayatması, ayakta sayım dayatması neredeyse rutin bir hal almış durumda" denildi.

'GARDİYANLAR JANDARMANIN DA ÖNÜNDE ÇIPLAK ARAMA YAPTI'

"İnsan onuruna aykırı bu uygulamalar yaşanırken hakikatleri yok sayan AKP’li yetkililer adeta işkenceyi savunuyor" vurgusunda bulunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Son olarak; Uşak Emniyet Müdürlüğü'nde 30 kadının çıplak arama ile cinsel işkenceye maruz kaldığına dair haberlerinin ardından AKP’li yetkililer, 'çıplak arama yok', 'çıplak arama iddiası varsa belgesini getirsinler' tarzı açıklamalarla işkenceyi yok saydı!

Çıplak aramaya maruz kalan Hacer Koç, sanal medya üzerinden yaşadıklarını anlattı. 'Çıplak arama vardır, canlı şahitlerinden bir tanesi de benim. İki gardiyan gecenin 12:00’sinde Bakırköy Cezaevi girişinde bana bir paravan arkasında ve bir jandarmanın önünde çıplak arama yaptı.'

Belge mi? İşte size Hacer Koç’un anlattıkları! İşte size iktidarınız döneminde cezaevindeki kadınların yaşadıkları işkence örnekleri:

Sadece cezaevine ilk geliş sırasında değil, koğuşlara giriş çıkışlarda, hastane, mahkeme gibi cezaevi dışarısındaki yerlere gidip gelişlerde de arama yapılmaktadır. Hatta öyle ki kadınlara, yemek almaya giderken dahi üst araması yapıldığı, sutyenlerinin tutulup çekilerek taciz edildikleri de İHD ve TİHV gibi kurumların raporlarında da açıkça belirtilmiştir.

'HAK İHLALİ VE CİNSEL İŞKENCE'

Çıplak arama uygulaması, bir insan hakkı ihlali ve cinsel işkencedir. Hiçbir açıklama sizin bu suçu işlediğinizi aklayamaz!

Şunu da iyi bilin ki, en büyük kanıt ya da belge, işkenceyi savunduğunuz günleri size hatırlatmak olacaktır! Kimse bizden bu işkence karşısında susmamızı beklemesin! Kimse bizden Adalet Bakanlığının, 'yasal kılıfa' büründürerek örtbas ettiği bu uygulamaları kabul edeceğimizi sanmasın!

HDP’li kadınlar olarak, cezaevlerinde yaşanan çıplak arama dayatması karşısında mücadele etmeye, sesimizi her yerde yükseltmeye devam edeceğiz. İktidarın bu insan onuruna yakışmayan politikalarını gerek yurt içi gerekse uluslararası platformlarda teşhir edeceğiz.

Bir kez daha söylüyoruz: başta Adalet Bakanlığı olmak üzere, iktidar ve yetkileri cezaevlerinde uygulanan çıplak arama işkencesine derhal son vermelidir."