Kadın basınının genel basına etkileri ve yansımaları üzerine konuşan Mezopotamya Ajansı Muhabiri Selami Aslan, özgür basın çalışmalarına başladıktan sonra kadın basını ve haberciliğinden haberdar olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Kadın basını dediğimizde biz, okur olarak uzun yıllar boyunca genel basın olarak ele alıyorduk. Kadın basınından haberimiz yoktu. İki yıl öncesine kadar Dicle Haber Ajansı’nda çalışmaya başlamadan önce bende kadın basını algısı yoktu, bilmezdim. Eminim, çoğu insan da bilmezdi. Kadın basınını sadece yüksek tirajlı büyük gazetelerin 3’üncü sayfa haberi olarak görürdük. Bu da malumdu… Kadın daha çok erkek şiddetinin sonuçları üzerinden yansıtılıyordu. Sadece kadına yönelik erkek şiddeti, kadın cinayeti ve istismar haberleri olarak görülüyordu. Kadın kimliğini, rengini, mücadelesini açığa çıkartmaktan çok erkeğin kadına karşı olumsuz yönelimlerinden doğan durumlar haberleştiriliyordu.”

'KADIN AJANSLARI REFERANS'

Kadın basını kavramının yoğun ve derin tarihsel süreci olduğunu, özellikle kadın özgürlük paradigması çerçevesinde yürütülen mücadeledeki bilincin açığa çıkması ile oluştuğunu ifade eden Aslan, “Kadın basını aslında tam olarak basın içinde özerkliğini yakalamış değil. Kadın basını deyince biz sadece Kürt özgürlük mücadelesinin açığa çıkarttığı kadın özgürleşme paradigması çerçevesindeki kısmi basını görebiliyoruz. Bu çok olumlu bir durum. Bununla kadına yönelik sağlam verilere ulaşabiliyoruz. Örneğin ben, kadını ilgilendiren bir konudaki haberi teyit etmek istediğimde kadın ajansına bakıyorum. Bu da ilk olarak JINHA idi. Ardından kapatıldı, şimdi JINNEWS olarak kendisini örgütledi. Kadın ile ilgili haberleri bu anlayıştaki basına teyit ettiriyorum. Bu anlamda Jinnews'i referans olarak değerlendiriyorum” değerlendirmesinde bulundu.

'BAKIŞ AÇIMIZI ZENGİNLEŞTİRİYORLAR'

Kadın haberciliğinin kendisi için eşit ve adil bir toplum düzenini ifade ettiğini de belirten Aslan, şu şekilde konuştu: “Bizim camianın çok kullandığı bir kavram var. Bu kavram toplumsallık. Kadın haberciliğinden önce toplumsallık eksikti bana göre. Sadece erkeği gören bir yaklaşım vardı. Fakat şimdi biz kadın basını ile asıl toplumsallığı öğrendik. Toplumsallıkta kadın var, habercilikte de kadın bakış açısı diye bir şey var. Doğal olarak bu anlayış sizin topluma daha eşit bakmanızı beraberinde getiriyor. Toplumsal haber yaptığımda bakış açım zenginleşiyor, bu anlamda kadın haberciliğinin bendeki etkisi büyüktür."

‘İKTİDAR, KADIN HABERCİLİĞİNİ BÜYÜK ENGEL OLARAK GÖRÜYOR’

İktidar politikalarına karşı en önemli mücadele veren toplumsal kesimin başına kadınların geldiğine vurgu yapan Aslan, iktidarın bu yüzden kadın haber ajansına saldırdığını ifade etti. Aslan, kadınların ve kadın basının iktidar gücünü ve iktidarın kadın basınına yönelme nedenlerini ise şu şekilde değerlendirdi:

“İktidarlar kadınları kendi politikalarını yürütmesi önünde ciddi bir engel olarak görüyor. Bunun Türkiye’deki iktidar adı AKP’dir. Çok fazla toplumsal çöküşlerin yaşandığı dönemlerde kadınlar sahaya çıkıyor, iktidara karşı duruyor ve iktidara geri attırıyor. Kadınların böyle bir gücü varken bir basının olması iktidarı elbette daha fazla zorlayacaktır. Bu nedenle iktidar, fırsatını bulduğu her noktada kadın basınına ve haberciliğine saldıracak. Bir kadın haber sitesi neden kapatılır? Bu aslında kadının, kadın haberciliğinin iktidara karşı olan gücünün ve bunun iktidarında farkına vardığının bir göstergesidir. Örneğin; Siirt’e, Batman’da, Amed’de devlet politikasıyla bağlantılı, devletin en üst kademe memurlarının eliyle istismar olayları gelişti. Bu da kadın bilincine sahip ve o perspektifle habercilik yapan basın sayesinde açığa çıkarıldı ve teşhir edildi. Bu gibi durumlar açığa çıkarıldığında, yozlaştırıcı politikalarını sürdüremeyen iktidar kadın basınına savaş açar. Çünkü teşhir ediliyor, teşhir edilmek de iktidar için en zorlayıcı durumdur. Bunun önünün alınması kadın basının kapatılması ile çözülmek isteniyor.”

'KÜRT MÜCADELESİYLE ORTAYA ÇIKTI'

Dünyada ve Türkiye’de kadın haberciliğinin gelişimine de değinen Aslan, düzeyin yetersiz olduğuna, önemli bir düzeyin sadece Kürt özgürlük mücadelesinin toplumsallığında geliştiğine dikkat çekti. Aslan şu değerlendirmelerde bulundu: “Dünyada kadın basıncılığını geliştiren, güçlendiren bir yapı yok. Görebildiğim kadarı ile kadın basıncılığı Ortadoğu gibi bir coğrafyada Kürt Özgürlük Mücadelesinin etkili olduğu alanlarda ortaya çıktı. İlk JINHA kadın haber ajansı olarak çıktı ve JINNEWS olarak devam ediyor. Türk basınına baktığımızda ise bu konuda çok eksik olduklarını görüyorum. Kadın basıncı var, kadın spiker ve haberci var ama burada kadın bakışı anlamında çok ciddi eksiklik olduğunu düşünüyorum. Başta da söyledim; kadın ile ilgili bir cinayet haberi gazetelerde üçüncü sayfalarda giriyor. Ben bu üçüncü sayfa haberlerinin gerçekliğini öğrenmek için kadın özgürlük bilinci ve perspektifi ile habercilik yapan basına bakıyorum."

Mezopotamya Ajansı Muhabiri Selami Aslan, son olarak şunları ifade etti: “Tüm kapatma ve engellemelere rağmen basıncı kadın arkadaşlarımız çok ciddi bir enerji ile çalışıyor. Çoğuyla zaman zaman alanlarda birlikte çalıştık. Hatta haber tartışması yaptık, haber atlatmaya çalıştık birbirimize. Basıncı kadın arkadaşlarımızdan çok şey öğrendim. Yani bir kelimenin bile aslında temelinde, bilinçaltında kadına karşı süren bir savaş bir çatışma hali olduğunu ben onların yardımıyla anladım, algıladım. Kendilerine hem teşekkür eder, hem de başarı dilerim."