8 Mart’ta ilişkin konuşan kadın gerillalar, "Kadınlar; Saraların, Pakizelerin, Ekinlerin, Kader Ortakkayaların ve daha birçok direnişçi kadının ruhuyla alanlarda mücadele veriyorlar" dedi.
8 Mart’ta ilişkin konuşan kadın gerillalar, "Kadınlar; Saraların, Pakizelerin, Ekinlerin, Kader Ortakkayaların ve daha birçok direnişçi kadının ruhuyla alanlarda mücadele veriyorlar" dedi.
8 Mart vesilesiyle ANF’ye konuşan kadın gerillalar kadınların 8 Mart’ını kutlarken, özgür bir yaşamın, sadece ve sadece özgür bir kadınla gerçekleşebileceğini söyledi.
‘ÖZGÜR YAŞAM ÖZGÜR KADINLA MÜMKÜNDÜR’
8 Mart’ın kadınlar üzerindeki haksızlıkları kabul etmeyen direnişçi kadınların mücadelesi olduğunu söyleyen gerilla Berjîn Gever, “Kadınlar yapılan köleliği, katliamları, tacizi, eşitsizliği kabul etmediği için direnişe geçtiler. Günden güne kadınlar üzerindeki sömürünün artmasıyla, onlar da direnişlerini ve mücadele alanlarını genişletiyor. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün bizlerde derin bir anlamı vardır. Önder Apo'nun deyimiyle; kadınlar sadece 8 Mart'ta değil, her günü özgür yaşaması için mücadele vermelidirler. Biz PKK kadınları da böyle ele alıyoruz. Kadınların her gün özgür yaşayabilmesi için mücadele veriyoruz. Çünkü kadınların ihtiyacı olan özgürlüktür. Ve özgürlük ancak savaşmakla, direnmekle elde edilir. Biz kadınlar özgürlüğümüz için amansız savaş vermeliyiz" dedi.
Kadının adalet ve eşitliğin temsiliyetini taşıdığını da vurgulayan Gever günümüzde insanların adaletten, demokrasiden, eşit haklardan tamamen yoksun bırakıldıklarını da vurguladı. Böyle bir dünyaya adaleti de, demokrasi ye eşitliği de getirecek tek gücün kadın olduğunu da sözlerine ekleyen gerilla Gever “Ve kadının insanlığa tüm bu hakları sunması için önce özgür olması gerekir. Özgür bir yaşamı, ancak özgür kadınla mümkündür" diye konuştu.
‘SARALARIN, SÊVÊLERİN RUHUYLA ZAFERE YÜRÜYORLAR’
Kadın üzerinde yoğun bir baskı olduğuna da dikkat çeken Gever şunları ifade etti: “Kendisi dışında herkesin üzerinde söz söyleme hakkına sahip olan, sesi kıstırılan bir nesne durumuna getirilmiştir. Çalışmalarının emeğini almak için diri diri yakılan 129 kadın, devrim ateşini yaktığı için Paris'te katledilen Sara, Leyla, Fidan ve devrim ateşini daha da gürleştiren Sêvê, Fatma, Pakize şahsında özgür kadın katledilmek istendi. Bu katliamlar karşısında sessiz kalmayan kadınlar, bu ruhla her yeri direniş alanına çeviriyor. Öz kimlikleriyle bir yaşamı tercih eden kadın örgütlenerek binlerce yıldır onlardan çalınanların hesabını sormak, ellerinden alınan yaşamı geri almak için mücadele veriyorlar."
Gever kadının özgürlüğü için yekvücut olması gerektiğini de belirterek, birliğin sonucunda gelişen gücün karşısında hiç kimsenin duramayacağını da belirtti. O nedenle tüm dünya kadınlarının özgür bir yaşam için direniş saflarında yer alması çağrısında da bulundu.
‘KADIN ÖNCÜLÜĞÜNDEKİ ROJAVA DEVRİMİ BAKURÊ KURDİSTAN’DA SÜRÜYOR’
8 Mart’ı ilk kez gerilla saflarında geçiren gerilla Faraşin Şivan ise şunları belirtti: “Bugün direnişçi kadınların dünya kadınlarına miras bıraktığı bir gündür. Kutsal olan böyle bir günü ilk defa Kürdistan dağlarında geçirmiş olmam bende daha önceden hiç yaşamadığım duygular tattırdı. Kadın partisi olan PKK'nin militanı olduğum için ve böylesi kutsal bir günü dağlarımda, yoldaşlarımla geçirdiğim için çok şanslıyım. Çünkü bu gün kadın özgürlük mücadelesini en üst seviyede veren hareket PKK ve PAJK'tır.
Bizler kendi gerçekliğimizi, özümüzü gerillada bilince çıkardık. Bu bilinçle kadın özgürlük çizgisinde ilerlemek, kadını özgürleştirmek mücadele gerekçemizdir. Bizler bu gün sadece Kürt kadını için değil tüm dünya kadınlarının özgürlüğü için savaşıyoruz. Böyle bir savaşta yer almam beni ancak onurlandırır.
Rojava'da kadın öncülüğünde bir devrim gerçekleşti. Rojava'da kadın öncülüğünde başlayan devrim yaşadığımız bu günlerde Bakurê Kürdistan'da devam ediyor. Kadınların Sur, Cizîr, Nisêbin, Silopî ve diğer kentlerde göstermiş olduğu direniş kadının özgürlüğüne olan sevdasını, istemini gösteriyor. Kahraman direnişçi kadınlar; Sêvê, Pakîze, Fatma'yı bu önemli günde anarak, onların ve diğer tüm değerli şehitlerimizin anılarına sahip çıkacağımızın sözünü yineliyorum."
‘DEMOKRATİK YAŞAM KADINLARLA BAŞARIYA ULAŞACAK’
Gerilla Derya Amargi ise kadının yer almadığı hiçbir devrimin başarıya ulaşmadığına dikkat çekerek, “Bugün mevzilerde, alanlarda özgürlüğü için direnen tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutluyorum. Günümüzde özgürlükleri için alanlarda mücadele veren kadınları selamlıyor ve değerli şehitlerimizi saygıyla anıyorum. İnanıyorum ki kadınların görkemli direnişleri zaferle taçlanacaktır. Katliamcı, despotik zihniyet kadın mücadelesiyle yerle bir olacak. İnsanlığın arzu ettiği demokratik yaşam direnen kadınlarla başarıya ulaşacak” dedi.
Kuzey Kürdistan’daki kadın katliamlarının tek amacının özgür kadından korkmaları ve özgür kadınla gelişecek olan özgür toplumu istemedikleri için yaşandığını da vurgulayan Amargi şunları söyledi: “Saraların, Pakizelerin, Ekinlerin, Kader Ortakkayaların ve daha birçok direnişçi kadının katledilmesinin altında yatan asıl gerçek budur. Ama katliamcı zihniyet şunu bilsin ki bugün direnişçi kadınların mirasını devralan analar, genç kadınlar ellerinde zafer bayrağıyla özgürlük için yürüyecek ve mücadelelerini başarıya ulaştıracaktır. Katliamcı zihniyet direnişçi kadınların zaferleriyle yaşadığımız dünyadan silineceklerdir."
‘ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN SAVAŞMAK HER KADININ GÖREVİDİR’
Dünya Emekçi Kadınlar Gününün YJA Star gerillaları için derin anlamı olduğunu söyleyen gerilla Sterk Ejder de sistem içerisindeyken kendilerine aşılanan çarpık özgürlük anlayışının gerillaya katıldıktan sonra bilince çıkardıklarını söyledi.
Özgür bir kadının nasıl olması gerektiğini, egemen zihniyete karşı nasıl mücadele vermesi gerektiğini dağlarda öğrendiğini de vurgulayan Ejder, “Burada kadın özgürlük çizgisinde verdiğimiz mücadeleyi sahiplenen kadınların da bulundukları alanlarda direnmeleri gerekir. Kadınlar bulundukları alanlarda serhildana kalkmalıdırlar. Bakurê Kürdistan'da yaşanan katliamlar karşısında hiçbir kadının sessiz kalmaması gerekir. Çünkü bugün katliamcı zihniyet orada sadece fiziki olarak kadınları katlederken diğer alanlarda kadınları, ruhsal, düşünsel anlamda her dakika katletmektedir. Bu katliamlara dur demek ve özgürlük için savaşmak her kadının görevidir. Özgür yaşamak isteyen her kadının direnişe kalkmaları gerekir" dedi.
