Kavuştuğu Botan’da toprağa düştü
Türkiye’nin Aydın ilinde büyümüştü ama tam bir Kürt kadınıydı. Zorlukların üzerine gider çözüm geliştirirdi. Hayali olan memleketi Botan’a kavuştu, mücadele etti ve şehadete ulaştı.
Türkiye’nin Aydın ilinde büyümüştü ama tam bir Kürt kadınıydı. Zorlukların üzerine gider çözüm geliştirirdi. Hayali olan memleketi Botan’a kavuştu, mücadele etti ve şehadete ulaştı.
HPG gerillası Rakip Tatwan, 28 Eylül 2020’de Gabar’da şehadete ulaşan YJA STAR gerillası Amargi Dorşin Xerzan’ı anlattı.
Amargi ile 2015 sürecinde Garzan’da tanıştığını söyleyen gerilla Tatwan, şunları paylaştı: “Biz o dönem Garzan’daydık. 2014’te Amed’den gerillaya katılıp 2015’te Garzan’a gelmişti. Daha sonra 2016’da da Medya Savunma Alanları’na geçti. 2019’da tekrar Bakurê Kurdistan’a dönüp sürekli olarak hayalini kurduğu Gabar alanına gitti.
SOYKIRIM ÇARKINDA ÖĞÜTÜLMEMİŞTİ
Amargi, Türkiye’nin Aydın ilinde büyümüştü ama ‘bu arkadaş sanki Kürdistan’dan hiç çıkmamış’ derdiniz, çünkü her şeyi ile tam Kürt kadınıydı. Kürdistani idi ve Kürdistan’ın hiçbir kültürel özelliğini unutmamış, Türk devletinin soykırım çarkınca öğütülmemişti. Tüm yaşamı boyunca emekle büyümüş, evde de ailesine destek vermek için çalışmıştı. Bu yüzden emekçi, fedakar özellikleri çok belirgindi.
ZORLUK GÖRÜNCE GERİ ÇEKİLMİYORDU
Çok genç yaşta katılmıştı ama onun hal ve hareketleri o kadar olgun, düşüncesi yerinde, duyarlılığı gelişkin ve duyguları öyle yoğundu ki yeni katılmış bir arkadaş olduğunu fark edemiyordunuz. Kim görse yılların tecrübeli gerillası sanırdı. Yaşama büyük bir istekle, aşk ve tutkuyla katılıyordu. Fakir bir aileden geliyordu. Bu yüzden bir zorluk görünce asla geri çekilmiyordu, bilakis üstüne gidiyordu, kendisini onun çözümden sorumlu görüyor ve çözüyordu da. Bu anlamda oldukça mücadeleci bir kişiliği vardı.
KENDİSİNİ SÜREKLİ EĞİTİYORDU
Duruşu biz yoldaşlarınca örnek alınıyordu. Yaşama karşı hep duyarlıydı. Gerillacılıkla ilgili her şeyi çok merak ediyor ve sürekli sorular soruyordu. Arayışlarının peşine düşüp yaşam içerisinde kendisini sürekli eğitiyordu. Amargi arkadaş bir ortama girdi mi hemen fark edilir, ortama renk katardı. Bir şey olduğunda gözlerimiz onu arardı.
ADIYLA ANISINI YAŞATMAK İSTEDİ
Kadın arkadaşları, özelde de ilk kaldığı alan olan Garzan’da ki kadın arkadaşları çok severdi. Mesela Garzan’da Dorşin arkadaş vardı, Tatwan’da gerçekleştirilen bir eylemde şehadete ulaştı. Heval Amargi hemen onun adını aldı ve Amargi Dorşin oldu. İsmini alarak şehit yoldaşın anısını yaşatmak istedi. Şehit Dorşin arkadaş ile kalmış, birçok paylaşımda bulunmuş, ortak pratik yürütmüştü. Zaten onun ve Şehit Dorşin’in birçok yönü birbirine benziyordu. Şehit Dorşin arkadaş eylemci birisiydi, eylemlerde her daim öncüydü. Gerçekten Amargi arkadaş da öyleydi. Bazen günlerce yol yürürdük. Amargi arkadaş metropollerde büyümesine, yeni katılıp dağlarda ilk kez bu kadar uzun yol yürümesine rağmen hiç pes etmiyor, durmuyor ve asla geri adım atmıyordu.
ÖNEMLİ OLAN BAŞARMAKTI
Amargi arkadaş bir çalışmaya girince, bir işe el atınca onu başarmak için yapardı. Misal, hepimiz iş yapardık, çalışırdık ama Amargi arkadaş sadece başarmak için yapardı. Onun anlayışına göre önemli olan çok iş yapmak değildi, yaptığı işi mutlak suretle başarmaktı. Bir mevzi kazmaya, bir manga yapmaya giderken veya eylemi planlarken sürekli herkesin fikrini alır, o şekilde yapardı. ‘En iyisi nasılsa öyle yapalım’ derdi. Bir yerde Amargi arkadaş varsa orada sonucun kesinlikle başarı olacağına yürekten inanıyorduk. Çabuk çözüm bulurdu, tarzı yaratıcıydı, büyük bir özgüvenle doluydu, azimliydi, gayretliydi ve başarı dışında bir seçeneği kabul etmiyordu.
Biz erkek arkadaşlarına en güzel yoldaşlığı öğreten, özgür Kürt kadın duruşunu sergileyen, örnek olan kadın arkadaşlardan biriydi. O yüzden Amargi arkadaşın yoldaşlığına, hayallerine sonuna kadar bağlı kalacak ve takipçisi olacağız.
BOTAN’A KAVUŞTU, ÇALIŞTI VE ŞEHİT OLDU
Garzan’da kaldığımız süre içerisinde bile sürekli Botan’dan bahseder, hep oraya gitmek istediğini, Botan’da gerillacılık yapmak istediğini söylerdi. Çünkü Botanlı olduğunu, ancak düşman zulmü yüzünden metropollerde büyümek zorunda kaldığını, bu nedenle Botan’ı hiç göremediğini ve Botan topraklarına karşı hep borçlu olduğunu anlatırdı. Gerçekten de sözlerine, hayallerine ve amaçlarına sonuna kadar bağlı bir yürüyüşün sahibi oldu ve Botan’ın Gabar alanında başarılı çalışmalar yürüttükten sonra 28 Eylül 2020’de şehadete ulaştı.
YOLDAŞININ KURTULMASI İÇİN
Şehadete ulaşma biçimi de oldukça fedakarca, fedaice ve yoldaşlığa olan sonsuz bağlılığın bir örneğiydi. Gabar’ın Dêrşew alanında 26 Eylül günü bir operasyon başlatılıyor. Bu operasyonda hava saldırıları da oluyor ve bir arkadaş yaralanıyor. Diğer arkadaşlar yaralı arkadaşı operasyon alanından çıkarıp sağlama almaya çalışırken Amargi arkadaş yoldaşının kurtulması için düşmanın dikkatini kendisi üzerine çekiyor ve öyle şehadete ulaşıyor. Yoldaşlığa olan bağlılığı bize her daim örnek olacak, ardılları olarak amaç ve hayallerini mutlaka gerçekleştireceğiz.’’