Doğu Kurdistan Kadınlar Topluluğu (KJAR), Kurdistan'ın her alanından gelen delegelerin katılımları ile 7-9 Mayıs tarihleri arasında 4. Kongresini gerçekleştirdi. 3 gün süren kongre, ‘Jin Jiyan Azadî Devrimi’nin başarıya ulaşması, kadın özgürlüğünü ve demokratik toplumu kaçınılmaz kılacaktır’ sloganı ile sona erdi. Kongre ve yürütülen çalışmalar, Şaho’da şehit düşen Arap savaşçılar Aryen Arê, Şîlan Bane ve şehit Rûken’e adandı.

Kongrede 6 temel gündem ayrıntılı olarak değerlendirildi. İlk gündem insanlığın Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın durumu tartışıldı. İkinci gündemde Jin Jiyan Azadî Devrimi ayrıntılı olarak ele alındı. Üçüncü gündemde komitelerin örgütlenmesi değerlendirildi. Dördüncü gündemde Rojhilat ve İran'da kadınların öz savunma düzeyi ve ulaşılması gereken boyut tartışıldı. Beşinci gündemde 2 yıllık karar ve planlar yapıldı. Son olarak altıncı gündemde ise 15 üyeden oluşan KJAR yönetim kurulu seçimi gerçekleştirildi. Bu 6 gündem 3 gün boyunca detaylı olarak tartışıldı ve önemli değerlendirmeler yapıldı.

Kongrenin açılış konuşmasını KJAR Koordinasyonu'ndan Deniz Derya yaptı. Konuşmasına KJAR’ın 4. Kongresini Kürt Halk Önderi Öcalan’a, özgürlük savaşçılarına, tüm kadınlara ve Kürt halkına kutlayarak başlayan Deniz Derya, özgürlülük şehitlerini de anarak şunları belirtti: “İşgalci güçlerin Önderliğimize ve insanlığa yönelik saldırılara karşı mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz. Bu kongrenin gerçekleşmesi şehit yoldaşların çalışmalarının sonucudur. Çünkü bu mücadelenin devam etmesi ve her zamankinden daha güçlü olması için özgürlük uğruna canlarını feda ettiler. Bundan dolayı bir kez daha şehit Aryen Arê, Şîlan Banê ve şehit Rûken şahsında tüm şehitlerimizi saygıyla anıyorum. 4. Kongremizin gerçekleşmesi iktidara, egemen güçlere ve cinsiyetçiliğe karşı verilen en güçlü tepkidir. Şüphesiz bundan sonra çalışmalarımız kadınların desteğiyle daha da güçlü olacaktır. Bu kararlılıkla 4. Kongremizi gerçekleştiriyoruz."

TÜM ÇALIŞMALARIMIZIN ODAĞINA ÖNDERLİĞİN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜ ALMALIYIZ

Deniz Derya'nın açılış konuşmasının ardından ilk gündemde Kürt Halk Önderi Öcalan’ın durumu tartışıldı. Tartışmalarda Rêber Apo'nun kadınlara dair düşünce ve felsefesinin önemine dikkat çekildi. Kongrede Önder Apo’ya ilişkin şunlar belirtildi: "Hakikat yolculuğuna ve yaşamın gerçek anlamına ilişkin 45 yıllık direniş, Önderliğin direnişiyle sağlandı. Önder Apo, bu direnişi İmralı Cezaevi'ndeki üçüncü doğum olarak tanımladı. Ağır tecrit Önderliğe engel olamadı. Önderlik kapitalist modernite sistemine karşı tarihi bir duruş sergileyerek egemen güçlere en büyük 'HAYIR'ı ilan etti.

Önder Apo, devrimci halk savaşı çerçevesinde geniş çapta mücadele edebilmemiz için nasıl örgütlenip büyüyeceğimizi, devrimi nasıl yapacağımızı bize açık bir şekilde sundu. Rojhilat ve İran halkı 1999'da nasıl komploya karşı çıktıysa, 2022'de de Jin Jiyan Azadî devrimiyle Önderliğin paradigmasına sahip çıktı. Bu temelde Rojhilat ve İranlı kadınlar olarak yürüttüğümüz her çalışmanın odağına Önderliğin fiziki özgürlüğünü almalıyız. KJAR olarak Önder Apo'nun emeğine ve felsefesine tüm gücümüz ve irademizle sahip çıkacağız. Önder Apo'nun fiziki özgürlüğünü kaçınılmaz kılana kadar durmayacağız.”

JÎNA EMÎNÎ’NİN KATLEDİLMESİ BÜYÜK BİR ÖFKE YARATTI

Kongrenin ikinci gündeminde Jin Jiyan Azadî Devriminin değerlendirilmesi yer aldı. 2022'de yaşanan devrimin Ortadoğu'yu bir kez daha insanlığın yaşam kaynağı haline getirdiğine dikkat çekilirken, yıllardır devam eden kadın mücadelesinin yeni bir aşamaya ulaştığına vurgu yapıldı.

Jin Jiyan Azadî Devrimine ilişkin şunlar ifade edildi: “Jin Jiyan Azadî Devrimi bir ışık olup tüm dünyaya yayıldı. Kürt kadınının büyük bedeller ödeyerek verdiği mücadele devrimle birlikte zirveye ulaştı. Jîna Emînî’nin katledilmesi kadınlarda büyük bir öfke ve patlama yarattı. Meriwan’da tecavüze uğrayan ve teslim olmayan Şilêr Resolî’nin de katledilmesinin ardından kamuoyunda tepkiler gelişmişti. Meriwan halkının Şilêr’e sahip çıkması, Rojhilat ve İran halkının da Jîna’yı sahiplenmesini sağladı. Rojhilat ve İran’ın tüm şehirlerinde kadınlar İran rejiminin dayattığı yaşama karşı ayaklandı.

Son 8 yılda rejime karşı kitlesel halk ayaklanmaları gelişti ama vahşice bastırıldı. Binlerce insan tutuklandı ve katledildi. Ancak bu isyan diğer isyanlardan farklıydı. İlk kez tüm uluslar, inançlar, kadınlar, gençler ve sınıflar devrime katıldı. Son yıllarda annelerin, öğretmenlerin, çalışanların ve kadınların rejime yönelik büyük tepkileri var. Jin Jiyan Azadî Devrimi ile birlikte bu tepkiler en üst aşamaya ulaştı. “Jin Jiyan Azadî ile kadın devrimine doğru” hamlesine sahip çıkmak iradeye ve varlığa sahip çıkmaktır. Dolayısıyla kadınlar olarak bu hamleyi daha üst düzeye ulaştırmamız gerekiyor. Jin Jiyan Azadî Devrimi bitmedi ve bitmeyecek. Yeni dönemde devrimi kazanmak için çalışmalarımızı daha da güçlendireceğiz."

DEVRİMCİ HALK SAVAŞINI KADINLAR ÖNCÜLÜĞÜNDE ÖRGÜTLEMEK GEREKİYOR

Kongrenin üçüncü gündeminde KJAR komitelerinin durumu tek tek ele alındı. Komitelere ilişkin tartışmalar yürütülürken, aynı zamanda bundan sonra hangi düzeyde çalışmalar yapılması ve bu çalışmaların nasıl olması gerektiği belirtildi. Şehit Cezaevi, Ekoloji ve Öz savunma komitelerinin oluşturulmasına karar verildi ve mevcut komiteler için de yeni kararlar alındı. Ayrıca Rojhilat ve İran'da kadınların olduğu her yerde örgütlenme tartışmaları yapıldı.

Özellikle Avrupa'da kadınların örgütlenmesi konusuna dikkat çekildi ve yeni kararlar alındı. Bu konudaki tartışmalara ilişkin şu değerlendirmeler yapıldı: "Bu süreçte kendisini iyi örgütleyen, Devrimci Halk Savaşı bağlamında kendisini hazırlayan her güç başarıya ulaşır. Önder Apo, 10 yıl önce, ‘İran uzun süre böyle devam etmeyecek, İran'da değişiklikler olacak. Bu nedenle iyi hazırlanmalı, savunma gücünüzü üst seviyeye çıkarmalısınız’ demişti. Önderlik yıllar önce bizi uyarmıştı. Rojhilat ve İran kadınları ve halkı olarak bizim de büyük değişim ve dönüşümlere kendimizi hazırlamamız gerekiyor. HPJ (Hêzên Parastina Jinên Rojhilatê Kurdistanê) olarak Rojhilat’ta kadınların dikkatini silahlı mücadeleye çektik. Devrimci Halk Savaşı'nı kadınlar öncülüğünde örgütlemek gerekiyor. Rojhilat ve İran kadınları olarak bu iddiayı daha da büyütmeliyiz.”

Tartışmaların devamında kadınların tutsak edilmesine ve İran rejiminin idam politikalarına dikkat çekildi. Rejimin zindan, idam ve işkence ile kadınların iradesini ve inancını yok etmeye çalıştığına vurgu yapılırken, özgürlük için mücadele eden yüzlerce kadının şu anda İran rejiminin hapishanelerinde esir tutulduğu hatırlatıldı. Özellikle direnişiyle, mücadelesiyle tüm kadınlara örnek olan ve 16 yıldır İran’ın her türlü vahşetine karşı aralıksız bir şekilde direnen Zeynep Celaliyan’ın bu esirlerden biri olduğu belirtildi. Ayrıca rejimin zindan politikalarından kurtulmak için cezaevlerinin daha da üst düzeyde eğitim, örgütlenme ve direniş alanlarına dönüştürülmesi gerektiği vurgulandı. Yalnızca son iki yılda yüzlerce kadının tecavüze uğradığı belirtilirken, KJAR’ın önümüzdeki süreçte hiçbir kadını eğitimsiz ve örgütsüz bırakmayacağının altı çizildi.

Dördüncü gündemde Rojhilat ve İran kadınlarının öz savunma düzeyine ilişkin tartışmalar yürütüldü. Tartışmalar sırasında Rojhilat ve İran'da kadınlara yönelik tüm saldırılara karşı en çok kadınların kendilerini koruması gerektiği ifade edildi. Jin Jiyan Azadî Devriminde bu durumun ortaya çıktığı belirtilirken, kadınların en büyük ihtiyacının öz savunma olduğuna vurgu yapıldı. Rojhilat ve İran'da kadınların kendilerini daha da fazla korumaları, mücadelelerine, varoluşlarına ve kimliklerine sahip çıkmaları gerektiği ifade edildi.

Kongrenin beşinci gündeminde 2 yıllık kararlar ve planlar çıkarıldı. Kongre sonucunda ortaya çıkan başlıca kararlar ve planlar şunlar:

* Rêber Apo’nun fiziki özgürlüğü için yürütülen mücadele tüm çalışmalarımızın kaynağı olacaktır.

* Kadınlara yönelik ortak bir sistem çerçevesinde ortak mücadele temel hedef olarak ele alınacaktır.

* YJCR, örgütlenme ve öz savunma temelinde Rojhilat ve İran'ın tüm genç kadınlarına ulaşacak.

Altıncı ve son gündemde ise KJAR Yönetim Kurulu'nun yenilenmesi için seçim yapıldı. Seçim sonucunda KJAR Yönetim Kurulu'nun 15 üyesi seçildi.

Üç gün süren kongrenin son konuşmasını yapan PJAK eski eş başkanı Zîlan Vejîn, şunları söyledi: “Bu kongremizi şehitlerin anısıyla başlattık ve son ana kadar öyle sürdürdük. Bütün gücümüzle devrim şehitlerinin emeklerine sahip çıkacağız. Bu çalışma çok duygusal bir süreçte başarıyla sonuçlandırıldı. Rojhilat ve İran kadınları olarak bundan sonra daha büyük bir kararlılıkla, daha geniş bir mücadeleyle haklarımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Haklarımıza sahip çıkabilmemiz için de Önderliğimize sahip çıkmamız gerekiyor.

Bu kongremizde çok önemli konuları detaylı bir şekilde tartıştık ve kadınların karşılaştığı her zorluğun çözümünü aradık. Bütün kadınların karşılaştığı her zorluğu çözmek ya da sonlandırmak ancak birlik olmakla mümkündür. Bu nedenle Rojhilat ve İran kadınlarına sesleniyoruz, tüm kadınlar olarak KJAR çatısı altında Önder Apo'nun düşünce ve felsefesi temelinde özgürlük mücadelesi yürütelim.”

Kongre, “Bijî Serok Apo, Bê Serok jiyan nabe”, “Jin Jiyan Azadî” ve Şehîd Namirin” sloganları eşliğinde sona erdi.