DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in tutuklanmasına tepki gösteren KJK Koordinasyonu yaptığı açıklamada, “Leyla Güven bir Kürt kadını olarak halkının, kadınların, insanlığın özgürlüğü için mücadele eden bir siyasetçi olduğu için tutuklandı. Gerçekte ceza gerektiren hiçbir durum zaten yoktur” dedi.

KJK Koordinasyonunun açıklaması şöyle: “Kürt kadınlarının sömürgeciliğe, faşizme, kadın düşmanı Türk devletine karşı amansız direnişi hiçbir hızını kaybetmeden devam etmektedir. Özgür yaşamda ısrarımız, inadımız bizi mutlak başarıya götürecektir. Kürt kadınları 21. yüzyılın bir kadın yüzyılı olması için öncülük yapmaktadırlar. Mezopotamya toprakları kadınların öncülüğünde insanlık devrimlerin gerçekleşmesine tanıklık etmektedir. Özgür yaşam yaratımları Kürdistan topraklarında gelişerek tüm karanlıkları aydınlatmakta ve yol göstermektedir.

Özgürlük mücadeleleri asla bedelsiz olamaz. Hele ki bizim gibi kimliksiz, ana dilsiz, ülkesiz, tüm özgürlüklerden yoksun olan halklar için bu tamamen geçerlidir. Bir de kadın olarak sömürgeleştirilme tarihimiz var. Kürt kadınları tarihsel olarak katmerli sömürgecilik uygulamalarına tabi tutulmuş ve her şeyi elinden alınlara hiçlik noktasına getirilmiştir. Kürt kadınları açısından bu sömürgeleştirilme tarihi Başkan Apo’nun öncülüğünde PKK’nin çıkışı ile tersine dönmüştür. Bizim için onurlu ve dürüst yaşamın temel şifresi özgürlük ideolojisi temelinde direnmedir.

DTK eşbaşkanı, sevgili Leyla güven 21 Aralık tarihinde bir gece vakti zorba, hain, sinsi, korkak faşist Türk devlet güçleri tarafından 22 yıllık hapis cezası nedeniyle göz altına alındı.

LEYLA GÜVEN’İN YAŞAMI, DURUŞU KÜRT HALKI VE KADINLAR AÇISINDAN ÖRNEKTİR

Leyla Güven bir Kürt kadını olarak halkının, kadınların, insanlığın özgürlüğü için mücadele eden bir siyasetçi olduğu için tutuklandı. Gerçekte ceza gerektiren hiçbir durum zaten yoktur.

Sevgili Leyla Güven’in yaşamı ve duruşu tüm Kürt halkı ve kadınlar açısından çok değerli bir örnektir. Kadınlar olarak Leyla Güven’in yaşamına bakarak nasıl özgürleşileceğini, nasıl direnileceğini çok somut bir şekilde gördük. Leyla Güven’in yaşamı kadınlar açısından özgürlüğe giden yolu gösteriyor. Kürt kadınlarınının özgürlük mücadelesine nasıl fedaice öncülük yaptığının en somut temsilini yaşamında gösteriyor. Bir kadın olarak tüm zorluklara karşı Başkan Apo’nun özgürlük öğretilerinin peşinden gidilirse nasıl bir güç kaynağı haline gelinebileceğini yaşam duruşu ile gösteriyor. Kadının öz gücünün, iradesinin nasıl ortaya çıkarılacağının tüm şifrelerini kendi hayatında gösteriyor. Kadın özgürlüğünün ve halkımızın özgürlüğünün nasıl etle, tırnak gibi içi çe olduğunu tüm mücadele duruşu ile olağan üstü gösteriyor. Bizler bu güzel, nadide, direnişçi, yiğit Kürt kadını, sevgili Leyla Güven’i kutluyoruz. Tüm Kürt halkı ve kadınlar Leyla Güven duruşundan gurur ve onur duymaktalar. Bu nedenle tüm içtenliğimizle bu görkemli kadın direnişini şahsında gösteren Leyla Güveni sevgiyle, saygıyla selamlıyor, kutluyoruz.

KÜRT KADINLAR ASLA PES ETMEYECEK

Türk devleti Leyla Güven şahsında bilinçlenen, özgürleşen, yaşamın her alanında etkili bir şekilde yer alan kadın hakikatine saldırıyor. Kadınları yeniden kölecil ev yaşamlarına mahkum etmek kendi sömürgesi haline getirmek istiyor. Kadınların siyaset içinde olması, eşbaşkan olması, yaşamda söz hakkı ve iradesinin olması, egemen erkekliğin her türlü çirkin uygulamaların şiddetini, tacizini, tecavüzünü kabul etmediği için Kürt kadınlarına vahşice, insanlık dışı bir şekilde saldırıyor. Hapse atıyor, öldürüyor. Ancak özgürlük suyunun güzelliğini tatmış olan Kürt kadınları asla pes etmeyecek ve mutlaka özgürlüklerini elde edeceklerdir.

Kürt kadınları Rêber Öcalan’ın öncülüğünde Şehit Sakine Cansızlardan başlayarak binlerce şehit verdi. On binlerce kadın zindanlar da yattı. Kürt anaları en büyük acıları, zorlanmaları yaşamalarına rağmen her zaman özgürlük mücadelesinin yanında oldu. Genç kızlar en genç yaşlarında en büyük sorumluluklarla Türk faşizmine kıyasıya direndi. Kürt kadınları Kuzey’de, Rojava’da, Güney’de, Rojhilat’ta, Avrupa’da Kürdistan’ın dört bir yanında saldıran faşist Türk devletinin en çirkin uygulamalarına rağmen hala direnişini büyük bir inatla sürdürmektedir, sürdürecektir. Kürt kadınları oldukları her alanda insanlık devriminin bir parçası olarak haksızlığa, adaletsizliğe, eşitsizliğe karşı en önde mücadele etmeyi sürdürmektedir.

AKP-MHP FAŞİST İTTİFAKI KADIN DİRENİŞİ VE ORTAK MÜCADELESİ İLE BİTECEKTİR

Türk devleti Kürt kadınlarından, Kürt kadınlarının mücadelesi şahsında Türkiyeli tüm kadınların ortak mücadelesinden çok korkuyor. Korkunun ecele faydası yoktur. AKP-MHP faşist ittifakının sonu kadın direnişleri, kadınların ortak mücadelesi ile gelecektir.

Leyla Güven şahsında bir kez daha Kürt kadınlarının nasıl direndiğini ve direneceğini tüm dünya görmüştür. Biz kadınlar bir davaya inandığımızda, ikna olduğumuz da o davanın peşinde ölümüne gideriz. Özgürlük davası bizim var oluş kaynağımız olur. Biz kadınlar Başkan Apo’nun ideolojisine, özgürlüğe götüren yaşam tarzına, hakiki yoldaşlığına gönülden inandık. Ve bu mücadeleyi büyük bir kararlılık ve iddia ile en önde korkusuzca yürütmeye devam edeceğiz. 21. yüzyıl Kürt kadınlarının, tüm kadınların yüzyılı olacaktır. Kürt kadınları, tüm halklardan, inançlardan kadınlarla birlikte faşizme, sömürgeciliğe, erkek egemen iktidara karşı öncülük temelinde direnecek ve asla teslim olmayacaktır. Tüm özgürlük ve demokrasi güçlerine kadınlar öncüllük edecek ve ilham kaynağı olmaya devam edeceklerdir.

Zafer Leyla Güven şahsında görüldüğü gibi kendini özgürlük ve direniş kaynağı haline getiren kadınların, halkların olacaktır.

AKP-MHP iktidarı çok zayıflamıştır, adım adım dökülmektedir. Başta kadınlar olmak üzere, halkımızın, halklarımızın her yerdeki direnişi ile yenilgiye uğrama aşamasındadır. İçinde olduğumuz zaman çok önemlidir. Bu fırsatı kaçırmayalım. Zayıflığından dolayı saldırganlaşan faşizmin, erkek egemen sistemin karşısında ortak mücadelelerimizi büyütelim. Türk devletinin faşist, zorba, yalancı, hırsız yüzü tamamıyla ortaya çıkmıştır. Bizim direnişimiz ve mücadelemiz temelinde artık sonu gelmiştir.