PAJK Koordinasyonu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. PAJK, “Özgür yaşamın doğuşu anlamına gelen önderliğimizin doğum günü başta özgür insan olan Rêber Apo’ya, halkımıza ve tüm kadınlara kutlu olsun” dedi.

“Tüm halkların tarihlerinde bazı doğuşlar vardır; adeta o tarihin kendisi olarak tanımlanır” denilen açıklamada, “Bu bazen bir devrim, bir sözleşme bazen küçük bir adım ya da birden fazla gerçekleşmedir.

Kürt halk tarihinde öyle bir doğuş vardır ki tüm bunların toplamıdır. Hem inkâra karşı savaşan halkın doğuşu hem köleleştirilen kadının özgürlük doğuşu hem de dilsizleştirilmiş hakikat arayışçısı insanın doğuşu. Rêber Apo, yaşamda üç doğuş yaşadığını söyledi; birincisi Urfa’nın bereketli, kutsal topraklarında saygıyla andığımız Üveyş ananın gerçekleştirdiği doğumla, ikincisi efsunlu iki kelimeyle Kürt halkını ölüm uykusundan uyandırışıyla, üçüncüsü bu uyanışı büyük bir direniş gerçekliğine dönüştürerek ‘ xwebun’ olmayı sağlamasıyla. Bu üzerine ölü toprağı serpilmiş Kürdistan doğasının bahara duruşu, bu kadın diliyle söylenen özgürlük türküsü ve halkların kardeşlik halayına duruşudur.

‘RÊBER APO’NUN DOĞUŞU AYNI ZAMANDA KADININ DOĞUŞUDUR’

Rêber Apo’nun her doğuşu aynı zamanda kadının doğuşudur. İlk ezilen ulus, ilk sömürülen sınıf gerçeğini tersine çevirerek özgürlüğünün peşinden dağlara çıkan, savaşan, savaştıkça çoğalan kadın gerçeğinin doğuşudur bu. Bu doğuş; dağlardan köylere, şehirlere akan, alan ve meydanlarda özgürlüğü haykıran neolitikte olduğu gibi bugünde özgürlüğün, emeğin, adaletin sesi olan kadının tarihi uyanış günüdür. Bu doğuşun coşkusuyla tüm kadınları selamlıyor, tıpkı 8 Mart’ta ve Newroz’da olduğu gibi özgür güneşimizi esaret altına alan zalim Dehaklara karşı alanlarda ve meydanlarda özgürlük şiarıyla bu günü direniş mücadelesini yükselterek taçlandırmaya çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi.

 ‘ÖZGÜRLÜK DEĞERLERİMİZİ DÖRT PARÇADA SAVUNUYOR VE İNŞA EDİYORUZ’

PAJK açıklamasında, “Kürt halkı ve kadınları olarak tüm dünyanın gözleri önünde özgürlük değerlerimizi dört parçada,  özelde de Rojava  ve Bakur’da savunuyor  ve inşa ediyoruz. Bunu sınırlı imkanlarla ve büyük insan iradesine dayanarak büyük inanç ve kararlılıkla yürütüyoruz. Önderliğimizin insanı büyütme ve özgür kimlik sahibi kılma mücadelesi büyük bir fedai militan ve halk duruşuyla karşılığını bulmakta ve somutlaşmaktadır. Her günü destansı gerçekliklere dönüşen özgürlük direnişimiz büyük şehitlerimizin teredütsüz fedailiğiyle gelişmektedir. Büyük bir inançla bedenlerini siper ederek, devletçi-iktidarçı güçle ve onun vahşi saldırıları karşısında yenilmez bir hakikate dönüşmektedir. Rêber Apo ‘her biriniz birer güneş olmalısınız’ demektedir. Umudu büyüten, özgür yaşamı besleyen, halkın özgürlük mücadelesine öncülük eden olmaktır güneş olmak. Nitekim özgürlük mücadelesinde şehit düşen binlerce yoldaşımız bunun ifadesi olmuştur ve olmaktadır. Bugün de halkımızın özyönetim direnişinde Sêvêler, Pakizeler ve Mehmet Tunçlarla aydınlanmaktadır mücadelemiz. Özgürlüğün vicdanı ve ahlakıdır bu yoldaşlarımızın her biri” denildi.

‘TECRİT SİSTEMİNİ DİRENİŞ İLE KIRMALIYIZ’

PAJK Koordinasyonu açıklamasında devamla şu hususlara dikkat çekildi:

“2015 4 Nisan’ından bu yana hiç bir şekilde Önderliğimizden haber alamamaktayız. Halk olarak ve kadınlar olarak bu durum Önderliğimizin sağlığına ve fiziki durumuna ilişkin kaygılarımızı her geçen gün daha da derinleştirmektedir. Ne avukatlarıyla ne ailesiyle hiçbir biçimde görüştürülmemektedir. Bu tecrit ve izolasyon sistemini halkımızın ve hareketimizin direniş mücadelesiyle kırmanın iddiasındayız.  Hem kadınlar olarak hem halk olarak özgürlüğümüzü Önderliğimizin özgürlüğünde görüyoruz. Bu temelde İmralı esaret sistemini yıkıncaya kadar halkımızı ve kadınları mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.  

‘ÖNDER APO’NUN ESARETESİNE ALIŞMADIK ALIŞMAYACĞIZ’

Tüm kazanımlarımızı, halk olarak, kadınlar olarak varlığımızı, mücadelemizi Önder Apo sayesinde elde ettik. Esaretine hiç bir bir zaman alışmadık asla da alışmayacağız. Esareti sonlandırmak için gücümüzü katlayarak tüm görevlerimizi yerine getirmek için sonsuz bir çaba içinde olacağız.  Önderliğimizin esareti, kadınlar olarak bizlerin, halkımızın esaretidir. Esareti ortadan kaldırmak, özellikle mücadelenin yoğunlaştığı Kuzey Kürdistan’da ve Rojava da başarıya ulaşmakla mümkündür.  Bu temelde Önderliğimizin yarım kalan projem dediği kadın özgürlük devrimini gerçekleştirmeye ve bunun için direniş ve inşa görevlerimize güçlü katılalım diyoruz.

Kürdistan’ın her yerinde kahramanca direnerek kendini feda eden yüce şehitlerimizi saygı ve minnetle anarken, Bir kez daha Güneşimizin doğuşunu kutluyor, başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımızı bütün yasaklara inat sokaklara, alanlara çıkmaya Kürdistan’ın her yanını direniş ve özgürlük meydanına çevirmeye çağırıyoruz.”