Küçük yaşta gerillaya büyük bir sevgiyle bağlandığını söyleyen gerilla Dilzar, daha çok küçük yaşlardan itibaren hep gerillaya katılmayı istediğini anlatarak ancak yaşının buna engel olduğunu, o yüzden erkenden büyümeyi istediğini söyledi. Dağlara daha küçük yaşta merak saldığını belirten, Dilzar: “dağlar bana hep gizemli geliyordu. Şunu da çok iyi hissediyordum ki özgürlük ancak dağlarla mümkündü. Bundan kaynaklı dağ yaşamını dair hep hayal kurardım.” dedi.

Dağ yaşamının onun için anlamının hep farklı olduğunu belirten Dilzar, katıldıktan sonra bu farklılığı içinde yaşayarak gördüğünü ve kendisine hep “keşke daha erken dağlara çıksaydım” dediğini söyledi. Dilzar “Gerilla saflarına geldikten sonra yoldaşlık, emek, sevgi yani yaşamın bir bütün olarak ne kadar dolu ve anlamlı olduğunu anladım. O yüzden keşke daha erkenden gelebilseydim diyorum” şeklinde konuştu.

Dağ ile arasında gizemli bir bağ oluştuğunu, ifade eden Dilzar: “dağ yaşamın da en çok dikkatimi çeken şey ise çok güçlü bir kişi yaşadığı bu mekanlar arasında güçlü bir bağın gelişmesidir. Özellikle şehit arkadaşlara olan bağlılık bizleri daha çok bu yaşama bağlıyor” dedi. 

ÖNDERLİĞİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜ MÜCADELE GEREKÇEMİZ

Dağlara gelmekle çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini, belirten Dilzar, hayallerini şöyle anlattı: “gerillaya katılmakla özgürlük hayalimi gerçekleştirdim fakat en büyük hayalim ise Önderliği görmek onunla yaşamaktır. Bunun için var olan gücümle, tüm kalbimle savaşacağım. Önderliğin özgürlüğü için sonuna kadar mücadele edeceğim. Onun özgürlüğü mücadele gerekçemizdir.”

Gerilla Dilzar son olarak Kürt gençlerine dağlara çıkarak, özgürlük mücadelesini büyütmelerini şu sözlerle istedi: “buradan Kürt gençlerine, özgürlük arayışı olan insanlara sesleniyorum. Özgürlük ancak dağlarla mümkündür. O yüzden yüzlerini özgürlük için dağlara gerillaya çevirsinler.”