GÖRÜNTÜLÜ

Stockholm'de binlerce kadın Sur ve Cizre direnişlerini selamladı

8 Mart dolayısıyla İsveç'in başkenti Stockholm'de meydanlara çıkan binlerce kadın, “Amed, Cizre dayanışma” ve “Jin Jiyan Azadi” sloganlarını atarak Bakur'daki özyönetim direnişlerini selamladı.

8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla İsveç'in başkenti Stockholm'de meydanlara çıkan binlerce kadın, “Amed, Cizre dayanışma” ve “Jin Jiyan Azadi” sloganlarını atarak Bakur'daki özyönetim direnişlerini selamladı.

Geçtiğimiz yıl Stockholm'de yapılan 8 Mart kutlamalarına Kobanê direnişi damgasını vururken bu yıl Bakur'la dayanışmanın öne çıktığı gözlendi. Kürdistanlı ve Türkiyeli konuşmacılar, AKP hükümetinin özyönetim direnişlerine yönelik saldırılarını, insan hakları ihlallerini kınayan ve direnen Kürt halkının mücadelesine destek veren içerikte konuşmalar yaptılar.

Kürdistan ve Türkiyeli kadınlar da, gösteri boyunca AKP ve Türk devletini protesto eden ve Bakur'daki özyönetim direnişlerini destekleyen içerikte sloganlar attılar.

“Sınırsız kızkardeşlik” şiarıyla Stockholm'de gerçekleşen gösterinin ana sloganları “Kadın mücadelesi sınıf mücadelesidir”, “Amed ve Cizre ile uluslararası dayanışma” ve “Savaşa ve NATO'ya hayır” olarak belirlendi.

Saat 17.30 sularında İsveç İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun tarihi binasının önündeki meydanda toplanan büyük çoğunluğu kadın 5 bini aşkın kişinin daha önce belirlenen ana sloganları atmasıyla gösteri başladı.

“Barış için kadınlar” adına konuşan Sylvia Rönn, silahlanma ve savaşların en fazla kadınlara zarar verdiğini hatırlattıktan sonra İsveç hükümetinin ülkenin topraklarını NATO tatbikatları için açmalarına karşı olduklarını söyledi ve İsveç'te askeri tatbikatların yapılmamasını istedi.

İsveç Alevi fedarasyonundan Nevin Kamiloğlu Alevilerin, Kürt annalerinden Masuma Amini ise Kürdistan'daki kadınların sorunlarını gündeme getirirken, Halkların Dayanışma Derneği'nden Zerrin Erdoğan Uçar, ABD ve batılı ülkelerinin insan hakları ve demokrasiye yaklaşımlarını eleştirdi.

ABD ve AB'nin bir yandan insan hakları ve demokrasiden bahsederken Ortadoğu'daki diktatörleri desteklemelerini kınayan Uçar, Türkiye'de çocuk yaştaki kızların zorla evlendirildiklerini, kadınlarının namus cinayetlerine kurban gittiklerini söyledi.

Kürdistan'daki kadınların daha güç koşullarda yaşadıklarına dikkat çeken Uçar, güvenlik güçleri tarafından katledilen kadınların çıplak bedenlerinin teşhir edildiğini belirtti.

Konuşmaların yapılmasından sonra göstericiler, Raoul Wallenberg Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti. Kortejin en önünde “Sınırsız kızkardeşlik” yazılı pankartı taşındı ve pankartın arkasından Kürt kadınları Paris'te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ve Silopi'de katledilen Seve Demir, Fatma Uyar ve Pakize Nayır'ın resimleriyle yürüdü.

Yol boyunca trampet, davul ve tef çalan kadınlar, zaman zaman “Seksizme hayır”, “Sokaklarımızda ırkçıları istemiyoruz”, “NATO'ya hayır” “Eşit işe eşit ücret” ve “Amed ve Cizre'ye dayanışma” sloganlarını attılar.

Amara Kürt Kadın Meclisi adına meydanda bir konuşma yapan Ferah Bozcalı, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü'nün tarihçesini özetledikten sonra konuşmasını Ortadoğu ve Kürdistan'daki gelişmeler üzerinde yoğunlaştırdı.

Günümüzde DAİŞ çetelerinin egemen erkek mentalitesini temsil ettiğini söyleyen Bozcalı, bu çetelerin en büyük destekçisinin kadın ve Kürtlere karşı düşmanca politikalar yürüten AKP Hükümeti olduğunu söyledi.

Kürt kadınlarının tıpkı Kobanê'de olduğu gibi kendilerini ve topraklarını savunmak için Bakur'da da Türk devletinin saldırılarını püskürtmek için askeri örgütlenmeye gittiklerini belirtti ve Sur, Cizre, Silopi, İdil ve Nusaybin'de direnen kadınların direnişlerini desteklediklerini ifade etti. Bozcalı'nın konuşmasını bitirmesinin ardından alanda bulunan binlerce kişi hep birden “Jin jiyan azadi” sloganını attı.