Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), 32. Uluslararası Kürt Kültür Festivali'ne ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada "Bu sene 32'ncisi gerçekleştirilecek olan Uluslararası Kürt Kültür Festivali 21 Eylül tarihinde Almanya’nın Frankfurt Şehrinde düzenlenecektir. Festivale ev sahipliğini yapan başta Almanya olmak üzere Kuzey Fransa, Avusturya, İsviçre, İngiltere, Hollanda ve Belçika’daki Kürdistanlılar ve dostları da Festivale katılacaklardır" denildi.

'ÖNDERLİKSİZ YAŞAMI KABUL ETMEYECEĞİZ'

Açıklamada şunlar ifade edildi:

"Yıllardır dört parça Kürdistan'da Kürt kimliğini, Kürt varlığını ve değerlerini asimilasyon politikalarıyla kendisine savaş gerekçesi yapan faşist TC, Reber Apo'ya karşı uyguladığı eşi görülmemiş izolasyon politikalarıyla bir halkı teslim almaya çalışmaktadır. Uluslararası kurum ve kuruluşların sorumluluklarını yerine getirmek yerine üç maymunu oynadığı böyle bir dönemde Kürt halkı ve dostları alanlarda Önderliğin sağlığı ve yaşamıyla ilgili kaygılarını sürekli dile getirmişlerdir. Özgürlük savaşçılarına karşı başta Zap, Metina ve Avaşin'deki aldığı ağır darbeden sonra askeri alandaki başarısızlığını içeriden kapatmak isteyen faşist Erdoğan ve ittifakları bu politikalarıyla Kürt halkının özgürlük yürüyüşünü durdurulabileceğini sanmaktadır. Kürt halkı, Önderliksiz bir özgür yaşamın var olmayacağını her defasında belirterek izolasyon ve tecrit politikalarına karşı direnişi örgütleyerek cevap olunacağını dile getirmiştir.
10 Ekim'de dostlar tarafından başlatılan Önderlik hamlesi giderek büyüyerek demokratik çevreler, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları, sendikalar, Nobel Ödülü alan önemli şahsiyetler tarafindan da desteklenmektedir. Önderliğin felsefesi, sosyal ve siyasal bilimlerde yeni bir ufuk açan savunmaları toplumlar tarafından da umutla karşılanmaktadır. Bu yüzden uluslararası güçler yeni sistemin inşasını reddederek Reber Apo'nun tecridiyle evrensel hukuk değerlerini ayaklar altına almaktadırlar.

Faşist TC devletinin yasaklı olmasına rağmen özgürlük alanlarında kimyasal silah kullanması, halkın yaşam alanları, hastane, okul, ibadet yerlerine yönelik havadan saldırıları her geçen gün artmaktadır. '90'lı yıllarda olduğu gibi Barzani Ailesi kendi çıkarı için yeniden Kürt halkına ihanet ederek faşist TC devletiyle ittifak içerisine girmiştir. TC askerlerin giremediği ve ulaşamadığı yerlere Barzaniler'in peşmergeler üzerinden köy boşaltmaları, orman yangınları ile  destek vererek Kürt halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesinin yanında olması gerekirken işbirlikçilik ile Kürt özgürlük hareketini hedef almıştır. Bu politikaların devamı olarak hem faşist Erdogan hem de Barzani Ailesi'nin ideolojisinin gücünden korktuğu Kürt Kadın Hareketinin öncüsü olan arkadaşlarımıza yönelik büyük katliamlar gerçekleştirmiştir. Süleymaniye’de kadın siyasetçileri ve özgür basın mensuplarının katledilmesi düşmanın kadınlardan ve kadın mücadelemizden korktuğunu göstermektedir. Aynı zamanda faşist Erdoğan ve onun AKP- MHP İttifakı Rojhilatta'ta dünyanın gözü önünde savaş suçlarına devam etmekte ve bu konuda İran hükümeti de karşı olma yerine destek vermektedir. Kürt halkının  varlığının kabul olmaması için kirli ittifak ve anlaşmalarla Barzani KDP, İran ve Irak hükümetlerinin kendi topraklarına işgal amaçlı girişine ve bu topraklarda savaş yürütmesine izin vermişlerdir.

Böylesi bir dönemde gerçekleştirilecek olan 32. Kürt Kültür Festivali Kurdistan’da uygulanan fiziki, kültürel ve tarihi soykırıma karşı halkımızın büyük bedeller ve fedakârlıklara oluşturduğu ulusal değerleri ve kültürü on binlerin coşkusuyla alanlara taşıyacaktır. Avrupa’nın tüm ülkeleri ve şehirlerinden gelecek kadınlar, gençler, Kürdistanlılar ve dostları bu kültürel şölende yerlerini alarak hem siyasal hem de ulusal reflekslerini ortaya koyacaklar.
Bu anlamda her zamankinıden de daha çok tarihimiz ve varlığımız olan kültürümüze sahip çıkarak başta kadınlarımız ve gençlerimiz olmak üzere tüm halkımızı 32. Uluslararası Kürt Kültür Festivali'ne seferberlik ruhu ile katılarak Reber Apo'nun özgürlüğünü alanlarda haykırmaya davet ediyoruz."