TJK-E: Yarın Efrînli kadınlar için alanlardayız

TJK-E, "Efrînli kadınların sesi olmaya devam edeceğiz. Bunun için 20 Şubat’ta alanlarda olacağız" diyerek, herkesi Efrîn direnişini sahiplenmek için yürüyüşlere çağırdı.

Yazılı açıklama yapan TJK-E, Efrîn işgaline karşı 20 Şubat'ta (yarın) düzenlenecek eylemlere katılım çağrısında bulundu.

Açıklamada, "Efrîn 2011 yılından bu yana özyönetim organlarını adım adım kurup geliştiren ve işgal öncesine kadar mültecilerle birlikte sayısı 1 milyonu bulan bir nüfusa sahipti. Bu bölge, tüm dünya tarafından Suriye’nin en barışçıl ve halkların barış içerisinde birlikte yaşadığı bir bölge olarak biliniyordu. Bu durum, Türk devletinin işgal saldırılarına kadar da değişmeyen bir tabloydu. Sık sık Türk devleti ve çetelerinin saldırılarına maruz kalsa da, Efrînliler kent merkezinde istikrarı koruyan demokratik bir yönetime sahipti" denildi.

'YÜZYILIN EN BÜYÜK İNSANLIK SUÇU'

"Ortak ve demokratik yaşamı bir tehdit olarak gören işgalci Türk devleti ve ona göbekten bağlı olan cihatçı gruplar Efrîn'i işgal etmek için 20 Ocak 2018’de askeri bir operasyon başlattı" vurgusunda bulunulan açıklamada, "Saldırılarda her türlü ağır ve gelişmiş silah, tank ve savaş uçağı kullanılarak binlerce sivil katledildi ve yaralandı. Yüzlerce kadın ya katledildi, ya kaçırılarak tecavüze uğradı, işkence gördü, yada köle pazarlarında satıldı. Bölgede yüz binlerce kişi göçertildi ve onlarca katliam yapıldı. Bölgenin altyapısı ve sivil kuruluşlar yok edildi. Doğası ve tarihi dokusu talan edildi. Tüm bunlar bölgede etnik bir soykırımı hedefleyen ve uluslararası kanunları ihlal eden bu yüzyılın en büyük insanlık suçlarından biri olarak tarihe geçti. Efrîn, sözde güvenli bölgelerin oluşturulması, Suriyeli göçmen ve mültecilerin yeniden yerleştirilmesi gibi birçok asılsız ve kirli bahaneler ile işgal edildi. Oysa ki Efrîn bu coğrafya da güvenlik ve ekonomik alanda istikrarı olan nadir şehirlerden biriydi. Üstelik Suriye’nin diğer bölgelerinden gelen on binlerce göçmen Efrîn’e yerleşmişti" diye kaydedildi.

'ULUSLARARASI KURUMLAR ACİLEN HAREKETE GEÇMELİ'

Açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

"Efrîn bölgesinde yaşanan bu 3 yıllık işgal sürecinde bu bölgede Türk devleti ve ona bağlı çeteler tarafından bir kadın kırımı gerçekleştirilmektedir. Bu 3 yıllık süreçte yüzlerce kadın katledilmiş, yüzlercesi ise kaçırılmış, tecavüze uğramış, işkence görmüş, köle pazarlarında satılmıştır. Kadınlara yönelik işlenen bu suçların önemli bir kısmı belgelenmiştir, yine bu suçların ve insanlık dışı uygulamaların büyük bir bölümü ise ortaya çıkarılmayı beklemektedir. Tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleşen bu işgal ve soykırım gerçeğine karşı uluslar kurumların acilen harekete geçmesi gerekmektedir. Bu konuda tüm insanlığın gerçekleşen bu kadın kırımına karşı sesini yükseltmelidir.

 Avrupa Kürt Kadın Hareketi olarak yürüttüğümüz 'Diktatörün Yargılanması İçin 100 Neden' kampanyasının temel konularından biri Efrîn’de yaşanan kadın kırımıdır. Diktatör Erdoğan’ın en büyük suçlarından biri Efrîn’de sürdürdüğü soykırım politikaları ve politikaların sonucu olarak gerçekleşen kadın kırımı gelmektedir. Bugün Efrîn’li kadınlar için adaleti sağlamak tüm dünya kamuoyunun görevidir. Bunun için; Erdoğan bir an önce uluslararası mahkemelerde yargılanmalıdır. Birleşmiş Milletler, Efrîn’de yaşanan jenosit için acilen harekete geçmelidir. Avrupa Konseyi, işgalci Türk devletine yaptırımlar uygulamalıdır. Kadın kırımı uluslararası alanda suç olarak tanınmalıdır diyoruz.

'TÜM DÜNYADA ALANLARDAYIZ'

Bizler Efrînli kadınların sesi olmaya devam edeceğiz. Bunun için 20 Şubat’ta  biz kadınlar, Kürdistanlılar, kadın kurum ve örgütleri, Avrupa Demokratik Güç Birliği Bileşenleri, Kürt parti ve kurumları tüm dünyada alanlarda olacağız.

 'İşgale Hayır, Kadın Kırımına Hayır' sloganı ile yapacağımız yürüyüş ve mitinglerde bir kez daha Efrîn’in özgürleşmesi için sürdürülen direnişin bizim direnişimiz olduğunu haykıralım, hesap soralım.

Bu temelde başta kadınlar olmak üzere tüm halkımızı ve demokratik güçleri işgalci Türk devleti ve çetelerinin Efrîn’de gerçekleştirdiği katliam ve kadın kırımlarını protesto etmek için yapacağımız yürüyüşlere katılmaya çağırıyoruz."