TJKE, 17-20 Haziran tarihleri arasında Avrupa’nın birçok ülkesinden 115 delegenin katılımı ile 2. Kurultayı’nı yaptı. Kurultayın sonuç bildirgesini açıklayan TJKE, “Kurultayımız önümüzdeki dönemde 'demokratik ulusla örgütlenelim, özgür yaşamı inşa edelim' şiarı çerçevesinde demokratik ulus inşasını temel mücadele alanı olarak belirlemiş, bu çerçevede meclis, komün, kooperatif, akademileşme, toplumsal projelerin geliştirilmesi temelinde kararlaşmaya gitmiştir” dedi.

Sonuç bildirgesinde, Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJKE), 2. Kurultayını 17-20 Haziran tarihleri arasında Avrupa’nın birçok ülkesinden 115 delegenin katılımıyla gerçekleştirdiği belirtildi. Saygı duruşu, açılış konuşması ve divan seçiminden sonra, siyasal durum, raporların okunması, örgütsel faaliyetlerin değerlendirilmesi, karar tasarıları ve yeni yönetimin seçimi gündemleriyle başladığı da sonuç bildirgesinde kaydedildi.

“Siyasal gündem çerçevesinde tartışmaların yoğunlaştığı kurultayımızda, 2014 ve 2015 yıllarına damgasını vuran Şengal, Kobanê direnişleri ve HDP’nin Türkiye’de yakaladığı zafer değerlendirildi. Rojava devrimiyle somutlaşan demokratik ulus inşasına yönelik gelişen saldırılar karşısında Şengal ve Kobanê başta olmak üzere tüm mücadele alanlarında büyük bir direniş ve hamle sürecinin yaşandığına dikkat çeken Kurultayımız, Kobanê ve Girê Spî zaferlerini selamlanmıştır” denilen sonuç bildirgesinde, kurultayın kadın özgürlük mücadelesinin özgün ve özerk sistemini, demokratik konfederalizm temelinde somutlaştıran ve öz savunma sisteminin her alanda geliştirilmesinin öncülüğünü yapan YPJ ve Rojava şahsında Kürt kadın hareketinin örnek bir duruş sergilediğine dikkat çekildi.

‘DAİŞ’İN VAHŞİ SALDIRILARI KADIN DİRENİŞİ VE ÖZ SAVUNMASIYLA KIRILDI’

Kobanê ve Şengal şahsında DAİŞ eliyle gerçekleştirilen ataerkil sistemin vahşi saldırılarının kadın direnişi ve öz savunma duruşuyla kırıldığı, kadın kurtuluş çizgisinin evrenselleşmesinin önünün açıldığı da ifade edilen sonuç bildirgesinde, “Başta Arin Mirkan olmak üzere, yine İvana Hoffman, Sibel Bulut, Kader Ortakaya ve yüzlerce kadının şahadeti kadın özgürlük çizgimizin her halktan kadına ulaştığını ve sahiplenildiğini de ortaya koymuştur. Kurultayımız Reber Apo’nun başlatmış olduğu demokratik müzakere sürecinin AKP hükümetinin tüm karşı dayatmalarına rağmen ciddi kazanımlara yol açtığını belirtmiştir. Yine kurultayımız Önderliğimizin yoğun emek ve direnişi sonucunda ortaya çıkan demokratik ulus kazanımlarını boşa çıkarmak için AKP iktidarı ve bölge gericiliği tarafından yoğun bir saldırıya maruz kaldığı, demokratik barış ve müzakere sürecine karşılık önderliğimiz üzerindeki tecridin derinleştirildiği vurgulanmıştır.

Halkımızın kazanımları ve gelinen süreç itibariye değil tecridin kaldırılmasını Önderliğimizin tartışmasız olarak özgür bırakılması gerektiği belirtilmiştir. Yine kurultayımız Türkiye ve Ortadoğu’da demokratik, özgür ve barışçıl bir yaşamın sağlanması için KCK’nin yaptığı “Özgür Önderlik, tahkim edilmiş ateşkes ve demokratik bir anayasanın sağlanması” temelli çağrısının esas alınması gerektiği bir kez daha dile getirilmiştir” denildi.

DAİŞ vahşetin karşısında direnen Kürt kadınlarının yarattığı zafere de dikkat çekildiği belirtilen sonuç bildirgesinde şunlara yer verildi: “DAİŞ’in sadece bir soykırım değil aynı zamanda kadına karşı bir cins kırımda uyguladığına dikkat çekilmiştir. Gerek DAİŞ’in, gerek İran devletinin Kürt kadınlarına dönük uyguladığı sistematik saldırıların yine AKP hükümetinin uyguladığı kadına karşı şiddetin aynı zihniyetin sonucu olduğu, kadın kurtuluş ideolojisine karşı duyulan korkunun da ifadesi olarak okunması gerektiği vurgulanmıştır. Dünya genelinde kadın özgürlük arayışlarının derinleşmesiyle paralel olarak kadına karşı şiddetin de artış gösterdiği, buna karşı kadın hareketinin evrensel bir karakter kazanarak mücadeleyi daha fazla yükseltmesi gerektiği dile getirilmiştir.

‘DÜNYA KADINLARINI KUCAKLAYACAK DÜZEY YARATILDI’

Kurultayımız geçen bir yıllık süreçte Kobanê ve Şengal direnişlerinin uluslararası zeminde önemli kazanımlar elde ettiğini, gelişmelerin kadın hareketinin örgütlülük düzeyini büyütmeyi dayattığını, buna karşı kadın hareketinin ciddi bir emek, çaba ve örgütlenme çalışması içinde olduğu bu ihtiyaçlara karşılık verme amaçlı toplumsal projelere ağırlık vermesi gerektiği dile getirilmiştir. Mevcut sürecin sadece Kürt kadınlarını değil bütün dünya kadınlarını kucaklayacak bir düzey dayattığını, buna karşı daha kapsayıcı bir çalışma tarzının yakalanması, mevcut örgütsel kapasitemizi genişletmemiz ve büyütmemiz gerektiği ifade edilmiştir. Yine kadın hareketinin kendi iç toplumsal örgütlenmesinde de demokratik konfederal sistem ve onun somut ifadesi olan demokratik ulus inşasını gerçekleştirmede temel alanları olan meclis, komün, kooperatif, akademi gibi temel kurumsallaşmalarda belli bir düzeyin yakalandığı ancak tüm toplumsal tabana yaymada yetersiz kalındığı belirtilmiştir. Yine toplumsal ve sosyal sorunlarda ciddi bir artış olduğu, kadına dönük şiddetten tutalım da gençlerdeki kimlik sıkışmasına kadar aile sorunlarının derinleştiği, buna karşılık alternatif kurumsallaşmalarda toplumsal sorunları bir bütününü karşılayabilecek bir kapasiteye ulaşılamadığı dile getirilmiştir. Toplumsal ve sosyal sorunlarda kadın eksenli projelerin üretilmesine ve kurumsal olarak ortak yaşam alanlarının çoğaltılması ihtiyacına dikkat çekilmiştir.”

TJKE kurultayının önümüzdeki dönemde ‘demokratik ulusla örgütlenelim, özgür yaşamı inşa edelim’ şiarı çerçevesinde demokratik ulus inşasını temel mücadele alanı olarak belirlediği, bu çerçevede meclis, komün, kooperatif, akademileşme, toplumsal projelerin geliştirilmesi temelinde kararlaşmaya gittiği de kaydedilen sonuç bildirgesinde, “Kurultayımız yine geçen dönemde başlatmış olduğu “Azadiya jinen Şengale azadiya mirovahiya” adı atında başlattığı kampanyayı Şengalli kadınlar özgürleşene kadar devam ettirme kararına ulaşmıştır. Aynı çerçevede ‘Kadınlar Önderliği ve özgürlüğü için eylemde’ sloganıyla başlattığı kampanyayı da devam ettirecektir. Aynı paralelde Kürdistan’ın bir bütününe kendini yaymak amacıyla Rojhılat ve Rojava başta olmak üzere kadın örgütlenmesinin geliştirilmesi kararlılığına ulaşılmıştır.

Yine Paris katliamını yeniden ele alan ve lanetleyen kurultayımız katliamın aydınlatılması için yoğun bir eylemsellik süreci geliştirme kararını almıştır. Kurultayımız Rojava devrim ruhuyla sürece yaklaşacağına, Kürt kadın hareketinin evrensel ideolojisi çerçevesinde tarihsel rol ve misyonunu oynayacağına dair kararlılığını belirterek sonuçlandırılmıştır” dedi.