YJK-E yaptığı yazılı açıklamada, “Kadınların binlerce yıllık ezilmişliğine karşı isyanın miladı olarak, yaşamın her alanında, tarihsel hakikatine layık bir şekilde her 8 Mart’ta Jin Jiyan Azadî sloganları ile alanlardayız.” dedi. 

Açıklamada devamla şunlar ifade edildi: “New York’ta katledilen 129 kadından, Rosa Luxemburg’dan Clara Zetkin’e, Leyla Qasım’lardan Sakine Cansız ve Sêvê’lere, Nagihan Akarsel’e, Jîna Eminî’den Evîn Goyi’lere kadar bütün kadınların, erkek-devlet egemen ideolojiye karşı verdiği özgürlük mücadelesini saygıyla selamlıyoruz.

Kadın mücadelesinin evrenselleştiği ve Kürt Kadın Özgürlük Mücadelesinin yön verdiği 21’inci yüzyılda kadınlar, “Jin, jiyan, azadî” felsefesi etrafında örgütlenerek, erkek egemen iktidarlara karşı kimlik ve özgürlük savaşı veriyor.

Ekonomik, siyasi, kültürel, askeri savaşların kadınlar, halklar ve doğa için yıkıcı sonuçlar doğurduğu 3. dünya savaşının yaratıcısı Ulus devletlerin gölgesinde Kadın olmak en zordaki, kabuslu yaşama eş değerdir. Ortadoğu toplumunda bu katı cinsiyetçi ideolojiye karşı sürekli bir savaşı gerektirir ki içinden geçtiğimiz 21.yüzyıl, kadın ve halkların özgürlük yüzyılı olma olasılığının giderek güçlendiği bir yüzyıldır. 21. yüzyıl toplumsal kesimlerin kendilerini en iyi ifade edebilecekleri, bir arada özgür-eşit yaşayabileceği çözüm seçeneği olarak gelişmeye gebedir.

Jin Jiyan Azadî ile kadın devrimine yürüyerek, yaşamı kurutan ve çürüten bu kapitalist sisteme, onun her türlü faşist versiyonlarına, bu erkek sisteme ve Ulus Devlet sömürüsüne karşı isyanımızı yükseltmeliyiz

Bu 8 Mart eylem ve etkinlikleri, aynı zamanda uluslararası komplonun 27’nci yılında Rêber Apo’nun fiziki özgürlüğünün de haykırıldığı, özgürlüğünün sahiplenildiği bir 8 Mart olmalıdır. 21. yüzyılda kadın özgürlük mücadelesi, Rêber Apo paradigması ve kadın özgürlük çizgisi ile doğrudan bağlantılıdır. 

YJK-E olarak , Önder Apo’nun “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nı sahiplenerek, kadın öncülüğünde barış ve demokratik toplumu inşa mücadelemizi büyüteceğimizi belirtiyor, Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü bütün çalışmalarımızın merkezine alma kararlılığımızı yineliyoruz. 

Almanya’da yaşayan bütün kadınları “Dün de bugün de yarın da her zaman kadın devrimi” şiarıyla yapacağımız eylemselliklere katılmaya çağırıyoruz.”