Türkiye'de AKP iktidarının başa gelmesiyle beraber yaşanan sistem içi tıkanıklığında gün geçmiyor ki yeni bir skandal ortaya çıkmaya devam ediyor. Ülkedeki yargı ve yasamanın tamamıyla güdümünde hareket ettiği AKP/Saray rejiminin yol açtığı tıkanıklık nedeniyle yargıda yaşanan tutarsızlıkların da ardı arkası kesilmiyor. Urfa'da da yasama ve yargı alanında yaşanan olay da tam bu noktada Aziz Nesin'in hikayelerine konu edinecek türden. 

Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma, sağlama suçu"ndan H. V. ve İ. Halil Katar isimli iki kişi hakkında yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınarak, tutuklandı. Söz konusu bahsi geçen suça ilişkin emniyette farklı ifade veren daha sonrasında savcılık tarafından ifadesi alınan İ. Halil Katar isimli kişi emniyette baskı altında ifade verdiğini belirterek, H. V.'nin işlendiği iddia edilen suç ile ilgisinin olmadığı şeklinde ifadesini düzeltmiştir.

SAVCI ÖLÜYE TUTUKLAMA İSTEDİ HAKİM TUTUKLADI

H. V. ile İ. Halil Katar'ın alınan ifadelerinin ardından cezaevine konulmasıyla İ. Halil Katar'ın cezaevine konulmasının ertesi günü geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Ancak soruşturma kapsamında Urfa 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde açılan dava kapsamında 7 Ekim günü görülen davanın ilk duruşmasında müdafi avukatı tarafından dava hakimliğine içerisinde hayatını kaybeden sanığın vefatını da içeren bir dilekçe sundu. Soruşturmayı yürüten Urfa Cumhuriyet Başsavcısı tarafından her iki şüpheli için dava hakimliğine sanıkların tutukluluğunun devam etmesi talebinde bulunuldu. Hem soruşturmayı yürüten Urfa Cumhuriyet Başsavcısı hem de davanın hakimi dilekçeyi incelemeksizin duruşmanın görülerek, karar alınması ise ülkedeki yargı sistemindeki içler acısı hali gözler önüne serdi. 

TAM AZİZ NESİN'LİK OLAY

Aynı dosyada şüpheli sıfatına hayiz tutuklu olan H. V.'nin müdafi olarak tahliye talepli dilekçede aynı soruşturma dosyasında şüpheli sıfatına hayiz şüpheli İ. Halil Katar'ın sorgusu tamamlandıktan ve tutuklandıktan sonraki gün cezaevinde vefat ettiği belirtilmesine rağmen, ilgili hakimlik tarafından hem sağ olan şüpheli hem de ölmüş olan şüpheli hakkında "tutukluluk halinin devamına" karar verdi. Aziz Nesin'in hikayelerine konu olacak düzeydeki trajikomik olay, Türkiye'de AKP/Saray rejimi ile beraber yargının içerisine düştüğü vahameti ortaya koyuyor. 

ÖLÜ AMA KAÇABİLİR!

Ayrıca dava hakimliğinin ölü olan sanıkla beraber şüpheliler hakkında varmış olduğu ve "Şüphelilerin kaçma şüphesinin olması, şüphelilerin delilleri karartma ihtimalinin bulunması, adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı" şeklinde akıllara zarar bir karara imza atması dikkat çekiyor. Müdafi avukat tarafından ilgili hakimliğin uyarılmasına rağmen alınan karar, yargıya dair akıllarda önemli soru işaretleri bırakıyor.