Cizre’de 79 günlük sokağa çıkma yasağının ve çatışmaların ardından yaşanan tahribatların telafi edilebilmesi için Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği öncülüğünde ‘Cizre için bin buzdolabı, bin çamaşır makinası’ kampanyası başlatıldı. Konuya ilişkin konuşan Dernek Yöneticisi Fidan Kanlıbaş, Cizre’de kuru gıdayla birlikte çamaşır makinesi ve buzdolabına da acil ihtiyaç duyulduğuna vurgu yaparak, bu ihtiyaçların karşılanması için kamuoyuna çağrı yaptı. 

Soykırım operasyonları sonrasında, yaşananlardan sonra yakınlarını kaybeden, evleri ve işyerleri yıkılan Cizre halkının tahribatı giderebilmesi için, maddi ve manevi yardıma ihtiyaç duyuluyor. Direniş sırasında devlet güçlerinin evlerdeki bütün beyaz eşyaları kurşunlayıp kullanılmaz hale getirmesi, çamaşır makinası ve buzdolabı ihtiyacını gündeme getirirdi. Ayrıca kentte yardım kampanyasında çalışacak gönüllülere de ihtiyaç var. 

‘12 BİN AİLEYE YARDIM GİTTİ’ 

Konuya ilişkin ANF’ye konuşan Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Genel Merkez Yöneticisi Fidan Kanlıbaş, daha önce Kobanê ve Şengal sürecinde çadır kentlere gelen ailelere dernek olarak yardımcı olduklarını hatırlatarak şimdi de Sur, Cizre ve Nusaybin’de çalışma yürüttüklerini belirtti. Cizre’ye yasağın kalktığı ilk gün geldiklerini aktaran Kanlıbaş, dağıtılacak ürünlerin hazırlığını daha önceden Amed’de yaptıklarını ifade etti. 

Kanlıbaş, “Arkadaşlarımız orada gıda paketlemesi yapıp buraya hazır olarak gönderiyordu. Fakat şimdi biz burada paketleme çalışması yapıyoruz. Şimdiye kadar 12 bin aileye yardım gitti. Bunların içerisinde un, kuru gıda ve içme suyu var. Yine günde 6 bin ekmek dağıtımı ve günde iki öğün sıcak yemek dağıtımı yapılıyor” diye konuştu.

‘CİZRE’YE CİDDİ BİR YARDIM GEREKİYOR’

Cizre’nin Sur, Cudi, Yafes ve Nur mahallerinin diğerlerine göre çok tahrip edildiğine dikkat çeken Kanlıbaş, özellikle dernek çalışmalarının bu 4 mahallede yoğunlaştırdıklarını anlattı. Ailelerin yasağın kalkmasıyla birlikte yeniden evlerine döndüğünü aktaran Kanlıbaş, şunlara değindi: “Evlerin bir çoğunun yıkılıp yakılmasına rağmen, aileler yine de bir odasını tadilat edip orada yaşamaya devam ediyorlar. Mahalleler ve evlerin bir çoğu şuan dolu durumda. Fakat kullanılabilir çok bir eşya kalmamış. Yıkılmayan evlere tek tek girilerek bütün beyaz eşyalar tahrip edilip, kıyafet, mutfak eşyası ve yataklara kadar her şey kurşunlanarak kullanılmaz hale getirilmiş. Dolayısıyla Cizre halkı ciddi bir dayanışma bekliyor. Cizre’ye ciddi anlamda bir destek gerekiyor ki biz bu halkın ihtiyaçlarını karşılayabilelim. Malzeme yetiştirmek çok kolay olmuyor. 40 binden fazla aile yaşıyor bu mahallelerde bunun için bu ağın çok büyüyüp genişlemesi lazım.”

‘BİN BUZDOLABI BİN ÇAMAŞIR MAKİNASI KAMPANYASI’

Cizre’de kuru gıdanın haricinde, çamaşır makinesi ve buzdolabına acil ihtiyaç duyulduğuna özellikle vurgu yapan Kanlıbaş, bu ihtiyaçların karşılanması için kamuoyuna çağrı yaparak şöyle konuştu: “Kadınlar gün boyunca çamaşır yıkamak zorunda kalıyorlar. Çamaşır makinası yaşamsal bir ihtiyaç gibi görünmese de şu anda Cizre’de en önemli ihtiyaçlardan. Havalar ısınmaya başlıyor verilen gıdaların korunması içinde buzdolabı gerekli ama bütün beyaz eşyalar tahrip edilmiş ve kullanılamıyor. Biz de dernek olarak ‘bin çamaşır makinası, bin buzdolabı’ kampanyası başlatıyoruz. Bu kampanyaya ciddi bir destek bekliyoruz. Çünkü fazla bir sayı değil. Kısa bir sürede bu sayıya ulaşmaya çalışacağız. Bireysel ve kampanyayla 4 kişi bile bir çamaşır makinası ya da buzdolabı alabilir. Ama burada amaç o birliği sağlamak ve Cizre halkının yalnız olmadığını göstermek. Burada halkın bir zafer kazandığını görüyoruz. Ciddi bir katliam yaşandı ama halk bunun psikolojisini atlatmaya çalışıyor. Direnişin ruhunu onlarda görebiliyorsunuz, aileler bize güç veriyor.”

‘ACİL GÖNÜLLÜ ÇALIŞACAKLARA İHTİYAÇ VAR’

Cizre’deki yardım kampanyalarında çalışacak kişilerin çatışmalardan etkilendiğini belirten Kanlıbaş, dernek olarak gönüllü çalışacak kişilerin buraya gelip destek olması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi: “Depolarda, tasnif işlerinde ve mahallerde yardım dağıtacak arkadaşlara ihtiyaç var. Kobanê sürecinde Suruç’ta bunu çok iyi başarmıştık. Aynı destek ve dayanışmayı da buraya da bekliyoruz. İnsanlara dışarıdan birilerinin gelmesi güç veriyor. Yaşanan savaşın tahribatı ve izlerini görebilmek için Cizre’de olmak gerekiyor. Buradaki insanları dinlemek bile acılarını hafifletiyor. Bu konuda Cizre’ye en kısa sürede bir gönüllü akışının olması gerekiyor.”

‘YARDIM ÇALIŞMALARIMIZ ENGELLENİYOR’

Cizre’ye geldikleri ilk günden buyana sürekli polis baskısıyla karşılaştıklarını belirten Kanlıbaş, “Kent girişinde sürekli kamyonlarımız bekletiliyor. Bazen bir iki gün bazen de saatlerce. Cizre Kaymakamlığı tarafından sürekli farklı konseptler uygulanıyor. Polis ve kaymakamlık arasında mekik dokuyoruz. Sürekli topu bir birlerine atıyorlar. Yasal bir dayanağı olmamasına rağmen sürekli çalışmalarımız engellenmeye çalışıyor. Her gün mutlaka bir aracımız zırhlı araçlar tarafından durdurulup bu çalışmayı yürütemeyeceğimiz söyleniyor. Oysa çalışmaya çıkan bütün araçların plaka ve numaralarını istedikleri için yetkililere bildirdik . Biz bu baskıları görmezden gelip çalışmalarımıza devam ediyoruz. İhtiyaç bitene kadar dernek olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz” şeklinde konuştu.