GÖRÜNTÜLÜ

Cizre vahşeti Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınacak

Sokağa çıkma yasağının kısmi kaldırıldığı Cizre’de yaşanan hak ihlalleri Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınıyor.

Sokağa çıkma yasağının kısmi kaldırıldığı Cizre’de yaşanan hak ihlalleri Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne taşınıyor. Sokağa çıkma yasağı süresince yaşanan birçok hak ihlaline tanıklık eden Şırnak Barosuna bağlı Av. Sertaç Özkan, can ve mal kaybı olan tüm ailelerin baro bünyesinde kurulan Hukuk Komisyonu’na başvurmalarını istedi.

Cizre’de sokağa çıkma yasağında devlet güçlerinin uyguladığı katliam ve yıkım sonrasında can ve mal kaybı ile ilgili hukuk komisyonları da tespit çalışmalarını yürütüyor. Yıkım ve ölümlere tanıklık eden Cizreliler, şimdi de ‘gizli tanık’ beyanları ile yüzlerce kişinin tutuklandığı öğrenildi. Avukatların haberdar edilmeden tutuklanmaların devam ettiğini dile getiren Av. Sertaç Özkan, çok sayıda kişiye ulaşılmadığını kaydederek, “Cizre’de yaklaşık 90 günlük sokağa çıkma yasağı, Türkiye’nin hem taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve kendi yasalarına aykırı bir durumdur. Şimdiye kadar yaşamını yitirenlerin sayısı bile net bir rakam yok. Çünkü halen molozların atında yakılan cenazeler çıkıyor. Tanınmayacak halde olan cenazeler var. DNA örneği alınan bazı aileler halen kendi cenazelerini bulmuş değil. Dolayısıyla sokağa çıkma yasağı sırasında yaşanan ihlallerin tüm yönleri üzerinde çalışıyoruz. Elimizde katledilenlerin listesi olmakla beraber, gözaltına alınıp tutuklananların listesi yok. Önümüzdeki günlerde kaç kişi yaşamını yitirdiği, kaç kişi cezaevinde olduğunu önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız. Bu şartlarda bunu öğrenmek biraz zaman almaktadır.

Şu an Cizre’de gözaltına alınıp tutuklanan yurttaşları ‘örgüt üyesi’ olarak alınıyor. Ancak hiçbir somut veri olmamasına rağmen gizli tanık beyanlarına dayandırılarak insanlar gözaltına alınıp tutuklanıyor. 90 günlük sokağa çıkma yasağı sürecinde ciddi bir yargı ihlali de beraberinde getirdi. Zaten birçok tutuklanma sırasında avukatlar olmadan, sağlıklı bir yargılanma olmadan tutuklanmalarına karar verildi” dedi.

Vahşet bodrumunda katledilen sivillerle ilgili Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne de başvuracaklarını dile getiren Özkan şunları söyledi: “Özellikle kamuoyunun da bildiği bodrumlarda sıkıştırılan bu siviller için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tedbir kararı almıştı. Ancak Türkiye tedbir kararı ile ilgili üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmedi. Cizre’deki hak ihlalleri ile ilgili hukuki süreçler devam ediyor. Özellikle burada, bu şekilde bodrumlarda katledilen insanlarla ilgili bir komisyon oluşturduk. Hem tazminat davası, hem de Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde dava açacağız. Bu konuda Cizre’de katledilen insanların ailelerinin tümünü bilgilendirdik, bu konuda hukuki çalışmalarımız devam edecektir.”

Cizre’de hukukun askıya alındığı bir süreçten geçtiklerini dile getiren Özkan, sokağa çıkma yasağı sırasında bir kez Adliye binasına gittiğini ve bir daha evine dönemediğini de altını çizerek, “Bu evlerini kaybeden aileler için de açtığımız davanın bir tazmin boyutu var, bir de ceza boyutu var. Şimdi kurduğumuz komisyon ailelerin başvurusunu aldığı zaman hukuki ve caza durumu ile ilgili başvurularımız olacaktır. Şu an Şırnak Barosu bünyesinde kurduğumuz komisyona vatandaşlarımız hukuki destek almak için başvurabilirler. Bizden toplumun bazı beklentileri söz konusudur, ancak Cizre’de hukukun askıya alındığı bir süreçten geçtiğimizi bilinmesini istiyorum. Kendim sokağa çıkma yasağının 50. gününde adliye binasına gitmek zorunda kaldım, çünkü Cizre Belediye Eşbaşkanı Leyla İmret gözaltına alınmıştı. Ancak mahkeme sonrasında evime dahi ulaşamadım, avukat bir arkadaşımın evine sığınmıştım. Onun için burada hiç kimse sağlıklı bir yargılama ve hukuktan söz edemez. Burada hukuk askıya alınmıştı” diye konuştu.