Cizreliler kendi olanaklarıyla inşaya başladı

Cizreliler, 79 gün boyunca devlet güçlerinin soykırım saldırılarında bulunduğu kenti yeniden inşa etmeye başladı.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde devlet güçlerinin 79 gün boyunca süren saldırıları sonucunda yüzlerce insan katledilmiş, 1100 bina ise yıkılmıştı. Kısmi olarak sokağa çıkma yasağı halen sürerken, polis baskıları kentte yoğun hissediliyor. Cizre’de bunlar yaşanırken, katliam ve yıkımın açtığı tahribatlar ise onarılmaya başlandı. 

Cizre Belediyesi ve Rojava Yardımlaşma Derneği kentte yapılacak yardımları ve inşa çalışmalarını organize ederken, devlet güçlerinin de birçok engellemesi ve zorluğuyla karşılaşıyorlar. 

Kente geri dönüşlerle birlikte yıkılan evlerde hasar tespiti çalışmalarına da başlandı. Saldırıların yoğun olduğu mahallelerde elektrik ve su tesisatlarının zarar görmesi nedeniyle, bu alandaki çalışmalar için kollar sıvanmış durumda. 

Cizre sokaklarında dolaşırken, halkın kendi olanakları, komşu ve akrabalarının yardımıyla evlerinde ummalı bir tadilata giriştikleri gözleniyor. Kapı ve pencereler kırık dökük ve kurşun izleriyle dolu olsa da yeniden takılmaya çalışılıyorken, diğer tarafta da çocuklar el arabalarıyla halı ve ev eşyalarını eve taşıyor. Tek odası sağlam kalmış binalara dahi yeniden gelip yerleşen Cizreliler, kent için başlatılan yardım kampanyasıyla şehri yeniden kolektif bir şekilde inşa etmek için gün sayıyor. 

Cizre sokaklarında dolaşırken rastladığımız Ali Çamlı, kendi olanaklarıyla da olsa evini yeniden inşa edeceğini anlatıyor. Cizre’nin haricinde bir yerde nefes alamadığını söyleyen Çamlı, evlerini bırakıp gitmek zorunda kaldıklarını ifade ederken, “Keşke bırakıp gitmeseydik, belki ölümleri engelleyebilirdik. Evimizin büyük bir kısmı hasar gördü bilerek kolonları patlamışlar ki ev yıkılsın ama sağlam yapmıştık biz bu evi. Her taşında benim emeğim var. Yeniden yapacağım bu evi” diye konuştu. 

Cizre’de doğup büyüyen Ayşe Aydemir ise evlerindeki sağlam kalan eşyaları dışarıya çıkarırken, yıkılmamış tek odasının tadilatı ile uğraşıyor. Cizre’nin yeniden daha güzel bir şekilde yapılacağına inandığını söyleyen Aydemir şöyle konuştu: “Ben bu eve gelin olduktan sonra geldim. Bütün çocuklarımı bu evde doğurdum. Bu evde taş üstünde taş kalmasa da ben düşmana inat yeniden daha iyisini yapacağım.”

İki katlı evlerinin tamamı yıkılmış olmasına rağmen her gün kaldığı akrabalarından gelip zamanının birçoğunu en kazın arasında geçirdiğini söyleyen Seve Tunç, “Enkaz da olsa burası benim evim. Sağlam bir tek dış kapımız kalmıştı, bugün onu yerine monte ederek tadilata başladık. En kısa zamanda da evimizin yapımına başlayacağız. Kendi olanaklarımız fazla yok ama el ele vererek yeniden buraları eskisinden daha güzel yapabiliriz” dedi. 

Saldırıların 30’uncu gününden sonra evinden çıkmak zorunda kalan Mahmut Arslan ise, işe önce evinin dışını onararak başlamış. En çok dış duvarların bombalarla patlatıldığına dikkat çeken Arslan, “Bilinçli olarak birçok evi tahrip etmişler. Ben yasak kalkmadan önce mahalleye geldim. O zaman zarar verilmemişti. Yasaktan sonra geldiğimizde evimi tanıyamadım. Onlara inat daha iyisini yapacağız. Cizre yine eski günlerdeki gibi yaşanacak bir yer olacak” diye konuştu. 

...