DİHA’nın kapatılmasının nedeni 14 yıldır yaptığı haberlerde gizli

Kanun Hükmünde Kararnameler eliyle kapatılan yayın organlarından Dicle Haber Ajansı (DİHA), tutuklama ve baskınlara aldırış etmeden 14 yıldır kesintisiz olarak görülmeyenlerin sesi oldu.

Roboskî katliamı, Pozantı skandalı, Umut Kitapevinin bombalanması, Ceylan Önkol ve Uğur Kaymaz’ın devlet tarafından katledilmesi, Tendürek provokasyonu gibi onlarca başarılı habere imza atan ajansın çalışanları, hiçbir gücün kendilerini susturamayacağını vurguladı. 

Darbe girişimini kendisi açısından fırsata çeviren AKP hükümeti, kendisine muhalif basın yayın organlarını kapatan Kanun Hükmünde Kararnameler yayınlamaya devam ediyor. Bundan bir ay önce aralarında çocuk kanalı Zarok TV, kaybolmakla yüz yüze olan Kirmanckî dilinde yayın yapan tek TV özelliği taşıyan Jiyan TV gibi kanalların da bulunduğu 10 TV ile 12 radyonun yayınına son veren hükümet, dün akşam saatlerinde yayınladığı yeni KHK ile DİHA, JINHA, Azadiya Welat ve Özgür Gündem gazetesinin de aralarında olduğu 15 ajans ve gazeteyi kapattı. 

DİHA 48 DEFA ENGELLENDİ

Kapatılan yayın organlarından Dicle Haber Ajansı, kurulduğu 4 Nisan  2002’den bu yana kesintisiz yayın yapıyordu. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Amed, Van, Şırnak, Urfa ve Ağrı’daki bölge büroları üzerinden yüzlerce çalışanı ile haber servis eden DİHA, muhalif yayın yapan yayınların ana kaynağı konumundaydı. Bugüne kadar onlarca çalışanı tutuklanan, şu an 9 muhabiri cezaevinde bulunan, haber takibinde polisler tarafından darp edilen, araç ve gereçlerine el konulan ajans, sloganı “Gerçeklerden asla taviz verilmez” ilkesi ile hareket ediyordu. 

SALDIRILAR HİÇBİR ZAMAN KESİLMEDİ

Her dönem iktidarın hedef aldığı DİHA, kuruluşundan sadece 2 yıl sonra, 2004 yılında İstanbul’da yapılan NATO zirvesi gerekçe gösterilerek, merkezi ve bürolarının basılmasıyla susturulmaya çalışılmış, bu baskında ajansın onlarca çalışanı gözaltına alınmıştı. İkinci büyük saldırı ise cemaatin 20 Aralık 2011 tarihinde AKP ile birlikte yaptığı, “KCK basın” operasyonunda 48 Kürt gazetecinin gözaltına alınmasıyla yaşanmıştı. Bu operasyon sonucunda aralarında onlarca DİHA muhabiri ve editörünün de bulunduğu 35 gazeteci tutuklandı ve yıllarca cezaevinde tutuldu. Son olarak AKP’nin savaş startını verdiği 24 Temmuz 2015’ten bu yana 48 defa TİB ve BTK tarafından sitesi kapatılan DİHA, dakika kaybetmeden haberlerini abonelerine ve okurlarına ulaştırmayı sürdürdü. 

BİRÇOK HABERDE İLK ONLARIN İMZASI VARDI 

Ajansın Amed Büro Şefi Ferhat Çelik, AKP’nin kendisine muhalif tüm kesimlerin soluk borusunu kesme umuduyla hareket ettiğini dile getirdi. DİHA’nın 14 yıldır muktedirlere karşı halkın yanında olduğunu ve bu ilkesinden asla taviz vermediğini vurgulayan Çelik, özgür basın geleneğinin, infaz edilmeyle, gazete binalarının bombalanması ile tutuklama veya tehditlerle boyun eğmediği gibi kapatma gibi yöntemlerle de susturulamayacağının herkes tarafından iyi bilindiğini ifade etti. Bugüne kadar gündemi belirleyen birçok gelişmenin ajansları aracılığıyla dünyaya duyurulduğunun altını çizen Çelik, “Şemdinli’deki ‘iyi çocukları’, Roboskî katliamını, Pozantı Cezaevi’ndeki cinsel istismar skandalını, Diyarbakır’da patlayıcının elinde patlaması ile öldüğü yalanı ortaya atılan Şahin Öner’in aslında polisin zırhlı aracının çarpması sonucu katledildiğini, Mardin’de aralarında asker ve polislerin de bulunduğu 26 kişinin tecavüzüne uğrayan 13 yaşındaki N.Ç’yi, Tendürek provokasyonunu, Hacı Lokman Birlik’i, Taybet Ana’yı, Selamet Yeşilmen’i, vahşet bodrumlarında katledilen onca insanı herkes ilk DİHA’dan okudu. Bu ve bunun gibi yüzlerce haberin altında hep bizim imzamız vardı. Hiç kimseden korkmadan, talimat almadan gerçekleri tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdik. Biz olmasaydık devletin tüm kirli politikaları, Kürt halkına reva gördüğü katliamlar sümenaltı edilecekti” dedi. 

BİZDEN KORKUYORLAR

DİHA’nın kapatılmasını hükümetin yeni katliam ve zorbalıklara zemin hazırlaması olarak yorumlayan Çelik, bunun hazırlıklarının uzun bir süredir olduğunun altını çizdi ve ekledi: “Dünyaya ülkesinde demokrasi ve özgürlüklerin olduğu yalanını yayan iktidar, göreve geldiği günden bu yana asla kendisine aykırı bir sesi duymak istemedi. 2015’ten sonra yeniden tırmandırdığı savaşla birlikte Kürtlere ve onların mücadele arkadaşları ve dostlarına karşı amansız bir savaşa girişti. Birçok muhalif televizyon, radyo ve gazetenin kapısına kilit vuruldu. Bildiğiniz gibi Diyarbakır’da son 4 gündür internetler sürekli kesiliyor. Bu devletin bizlerden ne kadar korktuğunun en bariz örneğidir. Ajansımızın kapatılması da tüm bunlarla bağlantılı. Halkın hiçbir şekilde gerçeklerden haberdar olmasını istemiyorlar. Ama buna asla engel olamazlar. Tek bir arkadaşımız kalana değin gerçekler halka ulaştırılacak. Biz yine sahada olacağız, haber peşinde koşacağız, dilimize elimize kelepçe vurmalarına izin vermeyeceğiz.” 

DİHA HALKIN SESİDİR 

Ajansın Kürtçe Haber Editörü Mehmet Ali Ertaş da devletin baskı, zor ve kapatma politikalarıyla kazanamayacağının altını çizdi. Bu sürecin kazananının Kürt halkı olacağını ifade eden Ertaş, “Çok sayıda gazete ve televizyon kapatıldı, ama özgür basın geleneği devam etti. Ölümle sindiremedikleri bir halkın sesini keserek bitirmeye çalışıyorlar. Siyasi ve askeri darbe yaptılar başaramadılar. Şimdi de soykırım hazırlığındalar. Halkın sesini kesmek istiyorlar. Ajan ve gazeteleri kapatarak, halka karşı daha büyük saldırıları hedeflediklerini belli ettiler. DİHA, Kuzey Kürdistan’ın sesiydi. Halkın bu saldırılara yeter demesi gerekiyor. Yoksa daha büyük saldırılar gelecektir. DİHA halkın sesidir. Halkın kendi sesine sahip çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı. 

KÜRT HALKI AJANSINA SAHİP ÇIKACAKTIR 

“Kürt halkı değerlerine sahip çıktığı gibi ajansına ve gazetelerine sahip çıkacaktır” diyen Ertaş, Türk devletinin imha ve inkar politikasını Kürt halkı üzerinden devam ettirdiğinin altını çizdi. 2009 KCK operasyonlarının bir benzerinin bu gün yaşandığını hatırlatan Ertaş, “Her dönem olduğu gibi bu günde yapılan hukuksuzluklar ört pas etmek için halkın sesi olan gazete ve ajanlar kapatılıyor. 2009 yılında da benzeri bir siyasi operasyon başlatılmıştır. Ama özgür basının direngen gücüyle atlatıldı. Bu gün de maruz kaldığımız saldırı ve kapatmayı atlatacağız. Geri adım atmak yok” dedi. 

...