Dürüstlüğün ve bağlılığın sembolü: Kerim Kato

Kürdistan dağlarında gerillalıkla geçen 28 yıllık kesintisiz bir yürüyüş. Dağların dondurucu soğuğuna karşı çocuk bedeniyle direnmeye çalışan bir gerillanın tüm yaşamı boyunca bağlı kalacağı bir anın hikayesi...

28 YILLIK MARATONUNUN İLK ADIMI

Ağrı dağında betona gömülen ölü Kürdü diriltmenin yoğun çabasının verildiği bir süreç. İradesiz kılınmış bir halkı cesaretlendirmenin en yakıcı dönemi. Amed zindanlarında verilen direnişe cevap olmanın olmazsa olmaz anı. Sinir sistemleri felç edilmiş, her türlü sömürüye tepkisiz kalan bir ulusun yurtseverliğini yapma ve savunma iddiasında bulunmanın süreci. Sömürgeci TC ordusuna yüz yılların tepkisi olarak atılan İlk Kurşun’un dönemi. Böylesi bir süreci ifade eden “Diriliş Günü” olarak bilinen 15 Ağustos Atılımı’nın gerçekleştiği dönemden yoğun etkilenen Kerim Kato Kürdistan gerillacılığının en zorlu bir dönemin de yeni hayatına ilk adımını atar.

Yurtsever bir aileden gelen ve daha çocuk yaşlarda PKK’yi tanıyan Kerim Kato (Hamit Akıl) 1985 yılında PKK’ye katılır. PKK’ye katıldığı günü ilerleyen süreçlerde kendisinin “doğum günü” olarak tanımlayan Kerim Kato PKK içerisinde emeğin ve mütevaziliğin sembol kişiliği olarak Kürdistan mücadelesine adını yazdırır. Yoksul bir ailenin çocuğu olarak 1971 yılında Şırnak’ın Şelerît köyünde doğan Kerim Kato, gerillaya katıldığı günden 2012 yılına kadar 28 yıl boyunca eşine ender rastlanan bir fedakarlık, emek ve bağlılık örneği olur.

‘ARTIK AKLIMDA SADECE EGÎD VARDI’

Kerim Kato’nun Komutan Egîd’le (Mahsum Korkmaz) geçen bir hikayesini neredeyse bugün Kürdistan dağlarındaki her gerilla bilir. Kato yazdığı günlüğünde hikayesini şöyle anlatıyor: “Dağa geldiğim ilk zamanlardı. Yaşımın da küçük olması sebebiyle dondurucu soğuğa karşı fazla direnemiyordum. Bu koşullara daha fazla dayanamayacağımı düşünüyordum. Havanın bıçak gibi keskin olduğu bir gecede soğuktan dolayı bir türlü uyuyamıyordum. Saatlerce kıvranıp durdum. Hatta bir ara kaçmayı bile düşündüm. İhanet ve direniş çizgisi arasında muhasebeler yapıyordum. Bu düşüncelerin çatışması altında üzerimdeki ince kefiyeye sıkıca sarıldığım bir sırada Egîd arkadaş yanıma gelip, parkesini çıkarıp üzerimi iyice örttü. O ana kadar aklımdan bir türlü atamadığım ve ruhumu dondurmaya çalışan soğuk birden yok oluvermişti. Mevsim değişmişti. Artık aklımda sadece Egîd vardı. Tüm savaşçılarla bu kadar ilgilenen, gün boyu onlara hizmet eden bu adam şimdi de parkesiz, üzerinde bir gömlekle en yetkili komutan olmasına rağmen nöbet tutuyor. Bu nasıl bir bağlılık ve devrim inancıydı? Saatlerce bu soruya yoğunlaştım. Duygusal ve fiziki katıldığım devrime, işte o gece tüm benliğim ve düşüncelerimle katılma kararını verdim.”

Kerim Kato’nun o gece verdiği karar onu 28 yıl boyunca Kürdistan’da gerilla mücadelesinin bütün zorlu ve kritik aşamalarını bizzat yaşamasına, her türlü zorluğu göğüsleyerek örnek bir gerillacılık pratiği yürütmesine sebep olur. Zor günlerin, zor dönemlerin militanı olduğunu defalarca ispatlar. Savaşın her türlü zorluğuna karşı büyük bir irade, sabır ve kişiliği kendisinde geliştirerek örnek bir gerilla komutanı olmayı başarır.

TARİHİ EYLEMLERE ÖNCÜLÜK EDER

Kerim Kato, gerillaya katılımı ardından kısa bir eğitimden geçer. Daha sonra zor koşullara sahip ilk gerilla gruplarında yer alarak Botan sahasında gerilla savaşına aktif bir biçimde katılır. Yaşam ve savaşımında gösterdiği büyük fedakarlık ve gelişme üzerine gerillacılıkta daha fazla derinleşme ve gelişme sağlaması amacıyla 90 yılının sonlarında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ının kaldığı sahaya giderek ideolojik eğitimini görür. Bekaa’da bulunduğu sürede Apoculuğun özünü, PKK yaşam ve savaş anlayışını yakından öğrenme ve izleme fırsatını bulan Kerim Kato, bunu iyi değerlendirir. Buradaki eğitime özlü katılımı ve öğrenme isteğindeki örnek duruşuyla büyük gelişme gösterir. Bu eğitimin ardından tekrar Botan sahasına yönelen Kerim Kato, komuta görevi üstlenerek savaşa daha aktif katılım gösterir. Bu istikrarlı ve iradeli duruşu Botan, Zagros ve Medya Savunma Alanları’nın birçok bölgesinde sürdürerek yönetim düzeyinde görev alarak devam ettirir. Onlarca büyük eylemin planlama ve gerçekleştirilmesinde yer alarak bizzat öncülük eder. 1992 yılında gerçekleştirilen ve kendisinin de başarısında büyük rol oynadığı Nêrweh (Taşdelen) eylemi bu eylemlerden sadece biri olur. Yoldaşları Onu efsane Komutan Mahsum Korkmaz’ın canlı yansıması olarak görürler.

SON NEFESE KADAR İLK HEYECAN

Savaştaki güçlü irade, soğukkanlılık ve cesaretiyle gerilla yaşamındaki dürüstlük, alçakgönüllülük ve emekçi özelliklerini harmanlayan Kerim Kato, kendini öncü bir PKK militanı ve güçlü bir gerilla komutanı düzeyini ulaştırmasını bilir. 28 yıllık mücadele maratonunda önemli sorumluluklar üstlenen komutan Kerim, tim komutanlığından bölge, eyalet komutanlıklarına dek uzanan görevlerinin yanı sıra Halk Savunma Komitesi Üyeliği yapar, en son Xakurkê Karargah Komutanlığında yer alır, tüm bu süreçlerde PKK Önderliğine, devrim şehitlerine ve Kürdistan halkına layık olmaya çalışır.

Kerim Kato, 2012’de AKP’nin Kürt halkına ve hareketine yönelik geliştirmeye çalıştığı Tamil benzeri imha planına karşı Kürdistan gerillasının geliştirdiği devrimci halk savaşı hamlesinde de aktif rol oynar, Şemdinli’de geliştirilen devrimci harekatta öncülük düzeyinde yer alır. Tüm devrimci yaşamını Kürdistan devrimine adayan ve bu uğurda derin bir yurtseverlik ve adanmışlık örneği gösteren Kerim Kato, 3 Kasım 2012’de sömürgeci TC ordusunun düzenlediği bir saldırı sonucunda 3 arkadaşıyla birlikte yaşamını yitirir.

Egîdlerle başlayıp, Kerimlerle devam eden Kürdistan gerillacılığı bugün Kürdistan’ın temel savunma gücü haline geldi. Kürdistan mücadelesinde “efsane kişilikler ve komutanlar”dan biri olan Kerim Kato’nun gerillacılık mirası bugün dört parça Kürdistan’a yayılmış olan gerillacılıkla gün be gün daha da gelişiyor…

...