KCK: Antep katliamının sorumlusu AKP'dir

Antep katliamında şehitlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar dileyen KCK, "Kürtlere yönelik bu katliamı kim yapmış olursa olsun sorumlusu AKP iktidarıdır. Bu katliamı IŞİD yapmış olsa dahi sorumlusu AKP iktidarıdır" dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Antep’teki katliama ilişkin yazılı açıklama yaptı. Antep’te Kürtlerin bir düğünü bombalanarak çocuk, kadın, yaşlı, genç onlarca insan katledildiğini, yüzlercesinin de yaralandığını belirten KCK, şehitlerin ailelerine ve tüm Kürt halkına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diledi.

‘KATLİAMIN SORUMLUSU AKP’DİR’

“Kürtlere yönelik bu katliamı kim yapmış olursa olsun sorumlusu AKP iktidarıdır” denilen açıklama şu ifadelere yer verildi: “Bu katliamı IŞİD yapmış olsa dahi sorumlusu AKP iktidarıdır. Suriye'de IŞİD'i besleyip büyüten en temel güç AKP iktidarı olduğu gibi, Antep’te örgütlenip güçlenmesine göz yuman da AKP olmuştur. AKP IŞİD üzerinden Suriye'de etkin olmayı ve Rojava Devrimini boğmayı amaçlamıştır. Bunun sonucu sadece Suriye kan gölüne çevrilmemiş, Avrupa, Türkiye ve Kürdistan'da büyük katliamlar gerçekleşmiştir. Türk devletinin IŞİD’i desteklemesini tüm insanlık ağır bedellerle ödemiştir. Bu gerçeklik tüm dünya tarafından bilinmektedir. Eğer bir gün IŞİD'i destekleyenler yargılanırsa Türkiye yargılananların en başında olacaktır. Türkiye şimdi yavaş yavaş bu ilişkilerden kendini kurtarmaya çalışsa da bu katliamlardan dolayı mutlaka hesap verecektir.

‘AKP HEM IŞİD’İ PAZARLAMAKTA HEM DE PROVOKASYON ALETİ OLARAK KULLANMAKTADIR’

AKP şimdi hem IŞİD'i pazarlamakta, hem de bir provokasyon aleti olarak kullanmaktadır. Son günlerde Türkiye'nin bir gerekçe bulup Kuzey Suriye ve Rojava Devrimine müdahale etmeyi hesapladığı konuşulmaktadır. Bu nedenle bu katliamın MİT yönlendirmesi bir IŞİD katliamı olduğu anlaşılmaktadır. Hakan Fidan iki yıl önce “Suriye’den Türkiye'ye birkaç füze attırırız, Suriye'ye girişin gerekçesini yaratırız” demiştir. Bu katliam üzerinden uluslararası güçleri ve bazı bölge ülkelerini Suriye’de tampon bölge kurma konusunda baskı altına almaya çalıştığı anlaşılmaktadır. Suriye ve başka ülkeleri de bir tampon bölge yaratmak için ikna etmede bu katliamı kullanacağı görülmektedir. Böyle bir provokasyon bu amaçlara ulaşmak için yaptırılmıştır. Kuşkusuz Suriye’de esas olarak Kürtler hedeflendiği gibi kurbanlar da yine Kürtler seçilmiştir.

Türkiye'de iktidar AKP olmasına rağmen IŞİD'in hedefleri Kürtler, demokrasi güçleri ve yabancılar olmuştur. Bu gerçeklik bile AKP-IŞİD ilişkilerini gösterdiği gibi, kimlere karşı kullanıldığını da ortaya koymaktadır.

Türk devleti eski Suriye politikalarından çark etmeye yönelse de Rojava Devrimine karşı düşmanlığını bırakmamıştır. Türkiye kendi sınırları içindeki Kürt sorununu çözme zihniyeti ve politikasına sahip olmadığından Rojava Devrimine karşı düşmanlığını sürdürmektedir. Bu açıdan AKP iktidarının Kürt sorununa nasıl yaklaşıldığını ve hangi zihniyete sahip olduğunu en iyi biçimde Rojava Devrimine yaklaşımında görmek gerekir.

‘AKP DEMAGOJİLERLE GERÇEĞİN ÜSTÜNÜ ÖRTEMEZ’

Antep katliamının AKP iktidarının Rojava düşmanlığıyla bağı bulunmaktadır. AKP iktidarı bu düşmanlığı bırakmadığı müddetçe IŞİD ya da IŞİD maskeli güçler bu tür katliamları gerçekleştirmeye devam edecektir. AKP iktidarı ve yandaşı basın IŞİD’le suç ortaklığının üstünü örtmek için PKK ile IŞİD’i, PKK ile Fethullahçıları bir gösterme utanmazlığına kimseyi inandırmaları mümkün değildir. IŞİD’le işbirliği yapan, IŞİD'i bu kadar büyüten de Türk devletidir; Fethullahçılarla işbirliği yapan, paralel devlet haline getiren ve bu kadar güçlerin de AKP iktidarıdır. AKP iktidarı demagojilerle bu gerçekliğin üstünü örtemez. AKP'yi bu bataklıktan kurtaracak tek şey, Kürt düşmanlığını ve Rojava Devrimi düşmanlığını bırakmak olacaktır. Yoksa Türk devletinin ve iktidarlarının suç örgütleriyle ve Kürt düşmanı kirli devletlerle ilişkisi bitmeyecektir. 

“AKP KÜRT SORUNUNDA ADIM ATMALI, ROJAVA DÜŞMANLIĞINI BIRAKMALIDIR’

Türkiye'de demokrasi güçlerinin ve Kürt halkının en önemli görevlerinden biri de demokrasi mücadelesini geliştirerek Türkiye'yi Rojava Devrimi düşmanlığından vazgeçirmek olmalıdır. Türkiye'de tüm demokrasi güçleri ve sağduyu sahibi çevreler AKP iktidarına Rojava’dan ve Kuzey Suriye’den elini çekmesini, Kürtlerle dostluk kurmasını ve IŞİD'e karşı mücadelede Kürtlerle birlikte hareket etmesini dayatmalıdırlar.

AKP iktidarı ne derse desin, Antep katliamındaki sorumluluktan kendisini kurtaramaz. Kürt düşmanlığı bu kadar yapıldıktan ve Rojava Devrimini bastırmak için IŞİD bu kadar kullanıldıktan sonra hiçbir sözün anlamının olmayacağı açıktır. Bu açıdan Türk devletini Kürt düşmanlığını bırakarak Kürt sorununun çözümünde hemen adım atmaya ve Rojava Devrimi düşmanlığını da bırakmaya çağırıyoruz. Türk devleti bu politikayı bırakmadığı takdirde tüm Kürtlere yönelik yürüttüğü savaşı kaybedecek ve Türkiye halklarını hiçbir dönemde olmadığı kadar tehlikelerle karşı karşıya bırakacaktır.”