Abisi Botan Germiyan’dan etkilenerek gerilla saflarına katılan Tekoşin Germiyan; “PKK ideoloji ve felsefesiyle insan ufkunu genişletiyor. Nasıl yaşamamız gerektiği sorusuna cevaben, özgür insanlığı sunuyor” dedi.
Tekoşin Germiyan, 1997 yılında Başur Kürdistan’ının Süleymaniye kentine bağlı Kelar'da dünyaya geldi. Abisi Botan Germiyan’ın 2014 yılında gerilla saflarına katılmasından etkilenerek 2015 yılında mücadele saflarında yerini alır. Yaşadığı çevre ve ailesinde PKK hareketine ilişkin olumsuz algılar olduğunu ama özgürlük mücadelesine katılma isteminin hiçbir zaman değişmediğini belirterek, abisi ile aynı saflarda yaşamanın kedisinde nasıl duygular yarattığını söyledi.
‘PKK’Yİ BOTAN YOLDAŞLARLA TANIDIM’
“Yaşadığım çevrede özgürlük hareketi yanlış tanındığı için biraz korku taşıyordum. Ya söylenenler doğruysa düşüncesi beynimi kurcalıyordu. Botan yoldaş saflara katıldıktan sonra ben de katılma kararı aldım. Örgütü onunla tanıdım” diyen Germiyan, kardeşi Botan ile gerilla saflarında verdiği mücadelenin kendisinde yarattığı duyguları ve önemi şöyle anlattı: “Kardeşim ve yoldaşım olan Botan’la sistem içerisinde çok farklıydık. Yoldaş olmak bambaşka bir duygudur. Birlikte yaptığımız kavgalarımı hatırlıyorum. Ne kadar da çocuklaydı. Yaşamı anlama, bir birini anlama boyutunda yaşadığım eksiklikleri yoldaş olunca bilince çıkardım. Gerilla saflarında birlikte yoldaşça savaştık. Botan yoldaşa duyduğum sevgi, örgüt içerisinde daha da büyüdü. Bu yaşamda verdiği mücadelesine şahitlik ettikçe kendisine yoldaş olduğum için ne kadar şanslı olduğumu düşünüyorum. Saflara katılmadan önce kadın arkadaşlara yaklaşım boyutunda çok eksikti. Ama PKK içerisinde kadın hareketini tanıyınca her zaman diyordu, ‘ben kadın yoldaşlara borçluyum. Ben onlar için özeleştirimi yaşamımla vereceğim. Çünkü kadın hareketi benim için çok değerlidir.’ Ondaki bu müthiş değişim beni mutlu etmekten öte sorgulamaya götürüyordu.”
‘ARADIĞIN ÖZGÜRLÜK GERİLLA SAFLARINDADIR’
Yoldaşı Botan ile gerilla saflarında hiçbir ayara gelmediğini ama önemli olan aynı dava içerisinde mücadele etmenin yoldaşça kalabilmenin olduğunu aktaran Gerilla Germiyan; “Dağlarda birbirimizi göremedik. Çok istedik ama koşullardan dolayı bir araya gelme fırsatımız olmadı. İkimizde de hep hasretti bir gün bir araya gelmek, aynı mevzide savaşmak. Tek arzumuzda özgür Kürdistan’da özgür önderlikle buluşmaktı. Bunun için savaşıyor bunu için yaşıyoruz ben ve tüm yoldaşlarım.
Botan yoldaş gerillaya katılırken bana; ‘Aradığın özgürlük dağlardadır demişti. Bende ya da bu sistemden arama özgürlüğü, çünkü bulamazsın. İstediğin gerçek özgürlüğü ancak gerilla saflarında bulabilirsin’ demişti. İlk zamanlar ne demek istediğini anlamamıştım. Kısa bir süre sonra ardından geldiğim gerilla saflarında ne demek istediğini daha iyi anladım. Burada kadının da her kes gibi yaşama hakkının olduğunu, savaşabildiğini, özgürleşebildiğini öğrendim. PKK neden savaşmam gerektiğini öğrendim.”
‘SAHTE ÖZGÜRLÜĞÜN GERÇEK YAŞAMLA ALAKASI YOKTUR’
Gençlere aşılanan yanlış bir özgürlük anlayışı olduğunu söyleyen gerilla Germiyan, “Onlar için okumak, gezmek, ev, araba sahibi olmak istenilen yere gitmek özgürlüktür. Ama böyle bir özgürlüğün gerçek yaşamla alakası yok” dedi.
Gerilla Germiyan, Güney Kürdistan gerçekliğine ilişkin şunları kaydetti: “Bu kapitalist sistemin oynadığı bir oyundur. Güney Kürdistan’da özellikle gençlik ve kadın üzerinde baskılar daha fazladır. Kadına ve gençliğe sunulan yaşam ölüm gibi bir yaşamdır. Aslında o sistem içerisinde gençlik ve kadın her gün farklı bir şekilde öldürülüyor. O toplumda en özgürüm diyen insan bile en sonunda kendi kendisini ölüme götürüyor. Gençlerde durum çok daha vahim. Başur Kürdistan’ında direnişçi gençlik ruhu öldürülmüştür. Sistem içerisinde maneviyattan öte maddiyat ön plandadır. Verilen maddiyat istenilen beyindir. Ama PKK içerisinde ise bu durumun tersi var. Hareketimiz ideoloji ve felsefesiyle insan ufkunu genişletiyor. Nasıl yaşamamız gerektiğini öğretiyor. Özgür insanlığı sunuyor” diye konuştu.
‘YEKVÜCUT OLUP ÖZGÜR KÜRDİSTAN İÇİN MÜCADELE ETMELİYİZ’
Egemen güçlerin, Kürdistan toplumunda devrime dair olan umutları yok etmeyi hedeflediğini, dönen tüm oyunların boşa çıkarılacağını da kaydeden Germiyan şöyle devam etti: “Dört parça Kürdistan’da verilen mücadelenin aslında dörde bölünen Kürdistan parçasının sadece kağıt üzerinde olduğunu kanıtlıyor. Bugün eğer Bakur, Başur, Rojava, Rojhıllat’ta gençler tek bir çatı altında özgürlük için mücadele verebiliyorsa. Rojava’da şehit düşen genç için Başur’da bir annenin yüreği acıyorsa o zaman bu devrime olan umut tükenmeyecektir. Düşmanın koyduğu sınırları PKK verdiği mücadele ile boşa çıkardı. Demek ki Kürdistan dört parça değildir. Kürdistan ruh ve bedendir. Bir insan düşünün eğer ki eli ya da ayağı yoksa o insan sakattır. İşte Kürdistan içinde bunu yapmak istiyorlar. Parçalara ayırıp sakat bırakmak istiyorlar.”
Güney Kürdistan’da halkın “Biz Kürdistan’ımızı özgürleştirdik, inşallah siz de özgürleştirirsiniz” dediğini vurgulayan Gerilla Germiyan, “Bunlar düşmanın oyunlarıdır. Biz düşmanın oyunlarına gelmemeliyiz. Yıllardır zaten parçalayabildikleri kadar parçaladılar. Ama şimdi yekvücut olup özgür Kürdistan için savaşmalıyız. Biz bir olmadığımız müddetle bu parçalanma her zaman devam edecektir. Güney Kürdistan’a sunulan özgürlük sahte bir özgürlüktür. Halkımız, gençler, kadınlar bu hilelere gelmemelidir. Bir tek çatı altında, kapitalist ve sömürgeci güçlere karşı savaşmalı, Kürdistan özgürleştirilmelidir” diye konuştu.
