PKK’den 15 Ağustos mesajı: Önderliğin özgürlüğü özgürlüğümüzdür

PKK Yürütme Komitesi, 15 Ağustos atılımının 32. Yıldönümünü Kürdistan halklarına ve insanlığa kutladı. PKK, Türkiye halkının da 15 Ağustos değerinde bir atılıma ihtiyacı olduğunu belirtti.

15 Ağustos atılımının 32. Yıldönümüne ilişkin yazılı açıklamada bulunan PKK Yürütme Komitesi, ‘’Diriliş, varoluş ve özgür yaşam Önderliksiz gerçekleşmez. Önder Apo özgür olmadan özgür yaşamın, dirilişin ve var olmanın gerçekleşmeyeceğini Kürt halkı iyi bilmektedir’’ dedi.

Öcalan’ın özgürlüğü için yapılan eylemlerin önemine dikkat çeken PKK, Önderliğimizin özgürlüğü sağlanıncaya kadar ‘ÖNDERLİĞİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜ ÖZGÜRLÜĞÜMÜZDÜR’ şiarıyla eylemleri yükseltme çağrısında bulundu.

Ortadoğu halkları olarak tarihsel olduğu kadar yeniden uygarlık beşiği olma imkanlarının ortaya çıktığı bir süreçten geçildiğini vurgulayan PKK, ‘’Bu süreç, Ortadoğu halkları için demokratik uygarlık güçlerinin öncülüğünde demokratik modernite çağını başat kılmanın koşullarını olgunlaştırmıştır. Aynı zamanda demokratik uluslaşmayı gerçekleştirerek Ortadoğu’yu içinde bulunduğu halklar boğazlaşmasından kurtarmanın ve halkların birlikte, özgür ve demokratik buluşmasını sağlamanın da zamanının geldiğini göstermiştir. Böyle bir zaman diliminde halkların özgür yaşam şartlarının oluşması, Kürt halkının yarım asırdır kesintisiz süren destansı direnişi sayesinde olmuştur. Halkların baharı, Kürt halkının soykırım çemberlerinden kendini kurtarmayı büyük direnişle başardığı zorlu kışlar sonucu gerçekleşebilmiştir. Ulus devletlerin baskısı altında inleyen halkların devlet dışı toplum olarak yaşayabilme ve kendi yaşam sistemini inşa etme fikri, çağdaşlaşan demokratik uygarlık gücü olan PKK öncülüğünde gelişen demokratik uluslaşma mücadelesinin bir sonucudur. Yüzyıl içindeki tüm gelişmelerin başında da Kürdistan halkının inkar-imha döngüsünden kurtulma kararlılığı ve bu kararlılık doğrultusunda yürüttüğü eylemsellikler vardır’’ dedi.

15 AĞUSTOS KÜRTLER İÇİN HALKLAŞMA SÜRECİDİR

Kürdistan tarihine Kürt halkının Diriliş Bayramı olarak yazılan 15 Ağustos 1984 Gerilla Atılımı işte böyle bir eylem olduğunu belirten PKK Yürütme Komitesi açıklamasında şu değerlendirmeler yapıldı:

‘’15 Ağustos eylemi, inkar ve imhayı tek politika bilen faşist, sömürgeci, soykırımcı devletler karşısında Kürt varlığını haykıran bir toplumsal çıkıştır. 15 Ağustos Gerilla atılımıyla birlikte Kürdistan’ın dört parçasında Kürt gençliği öncülüğünde başlayan gerilla mücadelesi halklaşma yoluna girmiştir.

Kürdistan’ın kalbi olan Botan’da gelişen ilk kurşun eylemi giderek yayılmış, Kürdistan’ın tüm kentlerine, kasabalarına ve köylerine ulaşmıştır. 15 Ağustos eyleminin hem kendisi, hem yarattığı güç,  hem de ortaya çıkardığı diriliş ve direniş kültürü tüm Kürdistan’a yayılmıştır. Çünkü 15 Ağustos eylemi, elinde kendi ölüm fermanıyla bekleyen bir halkın ölüm fermanının yırtılışının ilanı olmuştur. Bu eylemle her bir Kürt kendi ölüm fermanını önce zihniyetinde parçalamış, ardından da eylemlerinde dirilişini gerçekleştirmenin adımlarını atmıştır. Aynı zamanda sosyolojik araştırmaların konusu olan ilk kurşun eylemi, egemen sistemler karşısında yok oluş riski yaşayan birçok halka da ilham vermiş, örnek olmuş ve varoluş mücadelesini başlatmıştır.

15 AĞUSTOS ULUS DEVLET SİSTEMİNİ SARSMIŞTIR

Kürdistan’ın inkarı üzerine kurulu olan Ortadoğu ulus devletler sistemi, özelde de Türkiye Cumhuriyeti bu eylemle temellerinden sarsılmıştır. Bu eylemle artık hiçbir egemen, sömürgeci, faşist gücün Kürt değerlerini hem inkar edip hem de talan etmesine sessiz kalınmayacağı; kültürel, ekonomik, sosyal ve tarihsel sömürüye boyun eğilmeyeceği gösterilmiştir.

15 Ağustos eyleminin ortaya çıkardığı diriliş büyük bedeller pahasına gerçekleşmiştir. Binlerce evladını şehit vererek bu dirilişi gerçekleştirmeyi göze alan halkımız, Önder Abdullah Öcalan Yoldaşın düşünceleri, yaşam anlayışı ve mücadele perspektifi etrafında kenetlenerek anı anına var olma savaşını vermiştir. Kendisini küllerinden yeniden yaratan halk olma gerçeği Kürt halkının yaşamında somutlaşmıştır.

ÖZGÜR KADIN DİRENİŞİ PARTİLEŞME İLE ZİRVEYE TAŞINMIŞTIR

Kadın Özgürlük mücadelesinin 15 Ağustos atılımıyla yükselişe geçtiğini belirten PKK açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü: ‘’15 Ağustos atılımıyla yükselişe geçen kadın direnişi Kürdistan’da Berivanlar, Ronahiler, Zilanlar ve Beritanlar yaratmış, özgür kadın direnişini kadın partileşmemiz olan PAJK ile zirveye taşımıştır. Kürdistan gerçeğinde diriliş, kadın öncülüğü ile gerçekleşmiştir; kurtuluş ve demokratik uluslaşmanın inşası da kadınla, kadın öncülüğüyle ve kadın rengiyle gerçekleşecektir.’’

15 AĞUSTOS EYLEMİYLE VAROLUŞ KESİNLEŞMİŞTİR

PKK Yürütme Komitesi, 15 Ağustos hamlesinin Kürt halkı için varoluşu kesinleştirdiğini vurgulayarak şu tespitlerde bulundu:

Büyük Komutan Mahsum Korkmaz’ın kararlı mücadelesi öncülüğünde gelişen 15 Ağustos eyleminin 33.yılına giriyoruz. Bugün geldiğimiz aşamada, 15 Ağustos eylemiyle varoluş anlamında dirilişin gerçekleştiğini, tüm inkarcı ve imhacı, soykırımcı egemen ulus devletin faşist saldırılarına rağmen bunun kesinleştirildiğini görebiliyoruz. Aynı zamanda faşist Türkiye Cumhuriyeti öncülüğünde bölge statükosunu oluşturan egemen zihniyetin bu diriliş karşısında fiziksel soykırım saldırılarını sürdürmeye devam etmektedir. Faşizm kendi ölümünü Kürdün dirilişinde görmektedir.  

15 Ağustos eylemiyle gerçekleştirilen dirilişin ve halkımızda oluşan bilinçlenmenin zafere taşınması, demokratik modernitenin demokratik ulus temelindeki toplumsal sistemi olan Demokratik Konfederalizmin inşasıyla mümkündür. Demokratik uluslaşma olmadan Kürt varoluşunu gerçekleştirmek ve yaratılmış olan dirilişi zafere taşımak mümkün değildir. Kendi sistemini demokratik uluslaşma temelinde devlet dışı toplum olarak inşa etmek, Kürt halkının 15 Ağustos Atılımı’yla yaşadığı dirilişi zafere taşımanın, özgür toplumsallaşmaya taşımanın tek şartıdır.’’

‘ÖZGÜR YAŞAM ÖNDERLİKSİZ GERÇEKLEŞMEZ’

Diriliş, varoluş ve özgür yaşam Önderliksiz gerçekleşmez. Önder Apo özgür olmadan özgür yaşamın, dirilişin ve var olmanın gerçekleşmeyeceğini Kürt halkı iyi bilmektedir. Bunun için her alanda seferber olmak, öncelikli olarak Önderliğimizin özgürlüğü sağlanıncaya kadar ‘ÖNDERLİĞİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜ ÖZGÜRLÜĞÜMÜZDÜR’ şiarıyla meydanlarda eylemleri yükseltmek, Önderliğimiz özgürleşene kadar bu mücadeleyi bırakmamak tek varoluş koşulumuzdur. Kürdistan halkı, beyin ölümü gerçekleşmiş bir beden olmayacak, bir ceset gibi yaşamayı asla kabul etmeyecektir. Bunun için serhildan ruhuyla seferber olmak, her alanda Önderliğin özgürlüğüne kilitlenen eylemler geliştirmek, özsavunma bilincini yükselterek eylemselleştirmek her Kürdün, yurtseverin, demokratik insanın görevidir. Kapitalist modernite sisteminin en fazla saldırdığı gençler ve kadınlar başta olmak üzere tüm toplumsal kesimler Önderlik için eyleme geçmeyi, kendi özgür yaşamının ilk şartı bilmeli ve bu temelde hareket etmelidir.

AKP YENİ BİR SOYKIRIM DÖNEMİ BAŞLATMIŞTIR

Bugün AKP iktidarı eliyle yeni bir soykırım dönemi başlamıştır. Önderliğimizin öncülüğünde partimizin yürüttüğü mücadelenin giderek yükseldiği, evrenselleştiği ve tüm toplumsal kesimler tarafından kabullenildiği bir süreçte AKP iktidarı ve saray diktatörlüğü bu süreci tersine çevirmenin saldırılarına yönelmişlerdir. PKK öncü militanlarından olan Kemal Pir yoldaşta dile gelen Türkiye halklarının özgürlüğünün Kürt halkının özgürlüğünden geçtiği gerçeği bugün yaşananlarla bir kez daha kanıtlanmıştır. Kürdistan’da yürütülen faşist uygulamalar Türkiye’yi de yıkımın eşiğine getirmiştir. Kürdistan’da sınırsız soykırım saldırıları ve vahşet uygulayan Türk ordusu Türkiye’de aynı vahşeti sürdürmenin adımlarını atmış ve aynı vahşetle de yüz yüze gelmiştir. Kürt cenazelerine yapılan insanlık dışı uygulamaların bugün Türk askerlerine yapılması AKP çatısında vahşetin olağanlaştığının da göstergesidir.

AKP’nin tüm toplumu sindirdiği, herkesi darbe ya da karşı darbe korkusuyla iradesizleştirmeye çalıştığı bu dönemde Türkiye’de insan olmaya, özgür düşünmeye, vicdanı harekete geçirmeye ve kendi yaşamını inşa etmenin adımlarını atmaya ihtiyaç vardır. Kısacası Türkiye halkının bir dirilişe ihtiyacı vardır. Türkiye halkının 15 Ağustos eylemi değerinde bir eylemselliğe, bunun düşünsel ve eylemsel atılımına ihtiyacı vardır.

‘KOMUTAN EGİT ŞAHSINDA TÜM ŞEHİTLERİMİZİ ANIYORUZ’

Bu temelde 33. yılına girerken 15 Ağustos diriliş bayramımızın Önder Apo’ya, tüm yoldaşlara, gerilla güçlerimize, halkımıza ve Ortadoğu halklarına kutlu olmasını diliyoruz. 15 Ağustos Atılımı’nın komutanı Agit yoldaş şahsında tüm kahraman şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyor ve onların çizgilerine layık olma sözümüzü bir kez daha yineliyoruz. Bu vesileyle 17 Ağustos 2003 tarihinde şehit düşen Engin Sincer (Erdal), 25 Ağustos 2005’te şehit düşen Cennet Dirlik (Nucan), 1 Ağustos 2004’te şehit düşen Ruhal Akyıldız (Tekoşin Tolhildan), 1 Ağustos 2006’da şehit düşen Ramazan Toptaş(İbrahim), 24 Ağustos 2007’de şehit düşen Roza arkadaş komutasındaki Qileban şehitlerini, Doktor Mahir, Delila Meyaser, Arif Elbistan, Jinda Gever arkadaşlar şahsında tüm Ağustos şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyoruz.

Büyük Ağustos şehidimiz ve Merkez Komite üyemiz olan Engin Sincer (Erdal) yoldaş hem gerilla komutanı, hem en mütevazi Önderlik yoldaşı, hem demokratik uluslaşmanın her boyutta inşasının militanı olmayı başarmış bir Apocu olarak PKK tarihine ve onu tanıyan herkesin yüreğine altın harflerle yazılmıştır. Erdal yoldaşın anısına sahip çıkmak, onun kişiliğini örnek alarak her alanda, her düzeyde başarmak ve zaferi yaratmakla mümkündür. Bu bilinçle başta Kürdistanlı gençler ve kadınlar olmak üzere, özgür ve onurlu yaşamak isteyen herkesi PKK öncülüğünde gerilla mücadelesini büyütmeye, özgür bugünümüzün ve geleceğimizin garantisi olmaya çağırıyoruz!

MINBIC ZAFERİNİ KUTLUYORUZ

73 gün süren ve 15 Ağustos’un öngününde tamamlanan Rojava Minbiç zaferini tüm Rojava halkımıza ve Suriye halklarına kutluyor, bu başarının demokratik bir Ortadoğu yaratılmasıyla taçlanacağı inancıyla hamle şehitlerini saygı ve minnetle anıyor, hamlede yer alan tüm direnişçileri selamlıyoruz.

Bir kez daha halklarımız kazanacak diyoruz ve yurtsever halkımızı, sistem karşıtı mücadele yürüten tüm kesimleri, Ortadoğu’da demokratik uluslaşmanın inşasını gerçekleştirmeye, her alanda devlet dışı demokratik sistemimizi kurmaya ve dirilişe denk bir eylemselliğin geliştiricisi olmaya, faşist rejimleri yıkıp kendi sistemimizi kurana kadar her alanda mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz!