Roj News: Vedat, Duhok asayişinin tehditlerine rağmen şehri terk etmedi

Roj News, Duhok’ta katledilen Gazeteci Vedat Hisen için Süleymaniye’de basın açıklaması yaptı. Gazeteci Haklarını Koruma Merkezi, Çetir Medya ve Tevgera Azadi temsilcileri de açıklamaya katılarak destek verdi.

Açıklamada, ‘’Waldırı bütün gazetecilere yapılmıştır. Suçlular derhal bulunup yargılanmalıdır. Eğer katiller bulunmazsa, bu durumdan Behdinan güvenlik güçleri sorumlu olacaktır’’ denildi.

Roj News Haber Ajansı çalışanları, muhabirleri Vedat Hisên Ali’nin Duhok’ta katledilmesine ilişkin Süleymaniye’de Baxê Gişti Parkı önünde bugün saat 11:00’da bir basın açıklaması yaptı. Metro Gazeteci Haklarını Koruma Merkezi ve Tevgera Azadi (Kürdistan Özgür Toplum Hareketi) adına da konuşmaların yapıldığı basın açıklamasında çok sayıda gazeteci ve sivil toplum aktivisti hazır bulundu. 

Gazeteci Vedat’ın vahşice katledildiği ifade edilen ve gazeteci Salah Hıdır tarafından okunan Roj News mesajında, Duhok asayiş güçlerinin Vedat Hisên Ali üzerinde geçmiş süreçteki baskılarına dikkat çekilerek “Duhok güvenlik güçleri gazeteci Vedat’ı, Duhok’u terk etmesi yönünde birçok kez tehdit etmiş fakat Vedat tüm bu tehditlere direnmiştir” denildi. 

‘VEDAT AYNI ZAMANDA BİR EYLEMCİYDİ’

Açıklamada devamla şunlar belirtildi: ‘’Behdinan bölgesinde yurtsever ve mücadeleci bir genç olan Şehit Vedat yaklaşık iki aydır ajansımızla çalışmaya başlamıştı. Kürt halkının Kürdistan’ın her dört parçasında yürüttüğü mücadele karşısında duyarlı ve tavır sahibi olduğundan, Bakur, Rojava ve Rojhilat Kürdistanı’na destek amaçlı tüm eylemliliklere, yine Sayın Abdullah Öcalan için gerçekleştirilen eylemliliklere katılım sağlıyor, Behdinan bölgesinde yolsuzluk vb. karşıtı eylemlere öncülük ediyordu’’

 ‘BEHDİNAN’DA YAŞANANLARI, GERÇEKLERİ DUYURMAYI GÖREV BİLDİ’

Gazeteci Vedat Hısen Eli’nin üzerine düşen görevi yerine getirmek ve Kürt halkının, özgür basının sesini ulusal ve uluslararası kamuoyuna duyurmak için çabaladığının kaydedildiği açıklamada, ‘’Bu temelde cesaret, bağlılık ve fedakarlıkla Behdinan bölgesindeki gerçekleri topluma ve Kürdistan’ın her dört parçasına özgür basın çizgisiyle duyurmayı görevi olarak görüyordu. Bu inançla da Zerdeşt Osman, Kawa Germiyani, Soran Mame Heme, Şoreş Mustafa, Deniz Fırat ve daha birçok şehit gazetecinin yolunda mücadele yürütüyordu’’ ifadelerine yer verildi. 

‘GÜNEY KÜRDİSTAN’DA GAZETECİLER VE AYDINLAR TEHDİT VE BASKI ALTINDA’

Güney Kürdistan’da gazetecilerin yaşadıkları zorluğa ilişkin ise açıklamada ‘’Kürdistan bölgesinde her gün özgürlük, demokrasi ve insan hakları çağrıları ve sloganları yükselmesine rağmen, gazeteciler tehdit ve baskı altında tutulmaktadır. Parti ya da siyasi bir tarafın taraftarı olmayan bir gazeteci her zaman tehdit altında kalmaktadır. Bölgede her gün, kaçırma, katletme ve cinayet haberleri duymaya devam ediyoruz fakat halen işlenen bu suçların failleri ortaya çıkartılamamış ve cezalandırılamamıştır. Bu durum toplum içerisindeki kaygıları arttırmaktadır. Özellikle de gazeteci ve aydınlara yönelik saldırılar toplum içerisindeki bireylerin kendisini güvende hissetmemesini beraberinde getirmektedir. Bu tür saldırıların düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırılar olduğunu ve bu saldırılarla amaçlananın da toplumu köleleştirmek olduğunu düşünüyoruz. Çünkü özgürce yaşayamayan, düşünemeyen ve ifade edemeyen bir toplum köleliğe mahkum olacaktır’’ denildi.

 ‘GAZETECİLERE SAHİP ÇIKIN’ ÇAĞRISI

Açıklamada Güney Kürdistan gazeteciler sendikasına şu sözlerle çağrıda bulunuldu: ‘’Başur Kürdistan’da tüm halkın ve özgür gazetecilerin haklarının korunmasını talep ediyoruz. Mevcut sessizliğin bu şekilde devam etmesi kabul edilemez. Kürdistan bölgesi gazeteciler sendikası, üyelerine ve tüm gazetecilere sahip çıkmalıdır. Yine mahkemeler ciddi ve bağımsız bir temelde gazetecilerin haklarını korumayı esas almalıdır. Şehit Vedat’ın dosyasının da katledilen diğer gazeteci şehitlerinin dosyaları gibi kapatılması ve bir kenara bırakılması kabul edilmemelidir. Buradan tüm gazetecilere ve basın kuruluşlarına çağrımız, işlenen bu suç ve meslektaşlarına yönelik saldırı karşısında sessiz kalmamaları yönündedir. Yaşanan olay yalnızca Vedat Hisên Ali’nin katledilmesi olarak değil, özgür basın ve özgür ifadenin katledilmesidir ve Vedat şahsında hepimize yönelik bir saldırı olarak görülmelidir’’ 

‘EĞER KATİLLER BULUNMAZSA SUÇLU DUHOK ASAYİŞİ OLACAKTIR’

Açıklamanın devamında Behdinan bölgesindeki her hangi bir kurum ve kuruluşun şu ana kadar bir açıklama yapmamasına dikkat çekilerek, şu ifadelere yer verildi: ‘’Gazeteci arkadaşımız Vedat Hisên Ali’nin kendi bölgelerinde katledilmiş olması itibariyle bu olayın netleştirilip ortaya çıkartılması Behdinan güvenlik güçlerinin sorumluluğu altındadır. Vedat’ın katledilmesinin sorumlularının en kısa sürede ortaya çıkartılıp kamuoyuna açıklanmaması ve yargılanıp cezalandırılmaması durumunda yaşanan bu olayın sorumluluğu bu güçlere kalacaktır. Behdinan bölgesindeki ilgili herhangi bir kurum ve kuruluş şu ana kadar konu hakkında herhangi bir açıklamada bulunmamıştır’’ 

‘TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’

Açıklama, ‘’Özgür basın şehitlerinin mücadele ve amaçlarının takipçisi olacağımız sözünü bir kez daha veriyor ve bu tür saldırılar karşısında hiçbir zaman sessiz kalmayacağımızı ifade ediyoruz. Özgür basın şehidi Vedat Hisên Ali’nin ailesi ve tüm özgür gazetecilere bir kez daha başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz” ifadeleriyle son buldu.  

Roj News’in açıklamasının ardından Metro Gazeteci Haklarını Koruma Merkezi, Çetir Medya Şirketi ve Tevgera Azadi’nin söz konusu olaya ilişkin kınama açıklamaları okunarak yaşanan katliamın sorumlularının en kısa sürede açığa çıkartılarak yargılanması talep edildi.