TEVDA: Halepçe katliamı yıldönümünde acımız büyük olsa da özgürlük tutkumuzdan, insanlık sevgimizden hiçbir şekilde ödün vermeden mücadelemizi yükseltmeye, şehitlerimize layık olmaya çalışacağımız kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
Tevgera Demokratik û Azadixwaz a Êzidiya (TEVDA), Halepçe şehitlerine bağlılığın gereği olarak Kürt halkına katliamdan başka seçenek sunmayan, soykırımcı zihniyete karşı mücadeleyi yükselteceklerinden kimsenin kuşkusunun olmamasını gerektiğini belirtti.
ÖZGÜRLÜK DİRENEN HALKIMIZIN OLACAKTIR
“Yüzyıllardır Kürt halkına dönük katliam, sürgün ve ölüm hem fiziki hem de kültürel olarak reva görülen tek seçenek oldu” denilen TEVDA açıklamasında, Kürt halkının onurlu özgürlük mücadelesinden vazgeçmemesinden kaynaklı tarihte bir değil, binlerce kez sürgün ve katliama maruz kaldığı ifade edildi.
TEVDA açıklamasının devamında şu ifadelere yer verildi:
“Tarihte Kürt halkına reva görülen bu ölüm ve katliam politikaları 20. Yüzyıl boyunca da hızından ve acımasızlığından hiçbir şey kaybetmeden günümüze kadar sürdürüldü. Kapitalist modernist sistem ve zihniyetin Kürt halkına en acı ve açıktan uyguladığı katliamlarından bir tanesi de, binlerce Kürdün kimyasal silahlarla katledildiği Halepçe katliamıdır.
Ne var ki, Halepçe’de Kürt halkına uygulanan bu katliam kapitalist modernist sistemin ne ilk ne de son Kürt katliamı oldu. Bugün de bu katliamlar fiziki ve kültürel olarak Şengal, Rojava ve Bakurê Kürdistan'da uygulanmaya devam etmektedir.
Ancak şunun iyi bilinmesi gerekir ki, Kürt halkı artık bilinçli ve örgütlü bir halktır. Ne pahasına olursa olsun binlerce bedel uğruna geliştirdiği özgürlük mücadelesiyle tüm bu katliam ve soykırımların önüne geçecektir. Buna kesinlikle inanıyoruz. Halepçe katliamı yıldönümünü karşıladığımız bugün acımız büyük olsa da özgürlük tutkumuzdan, insanlık sevgimizden hiçbir şekilde ödün vermeden mücadelemizi yükseltmeye, şehitlerimize layık olmaya çalışacağımız kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
Bu amaçla Halepçe şehitlerini bir kez daha anarken, onların şahsında tüm Kürdistan şehitlerine özgürlük ve insanca yaşam mücadelemizden en küçük bir tereddüt duymadan sonuna kadar mücadeleyi yükseltme sözümüzü yineliyoruz. Onların anılarına bağlılığımız gereği Kürdistan'da özgürlük hakim oluncaya dek mücadelemizi sürdüreceğimizi belirtiyoruz.”
