‘2018 yılı faşizmin yıkılacağı bir dönemeç olacak’

PKK Yürütme Komite Üyesi Duran Kalkan, Yekîneyên Parastina Sîvîl (YPS)’nin kuruluş yıldönümüne ilişkin Nûçe Ciwan Ajansı’na açıklamalarda bulundu.

PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan, Bakûrê Kurdistan halkının öz savunma birliği olan YPS’yi ilan edilişinin ikinci yıl dönümünde selamlayarak, tüm YPS şehitlerinin Cizîr, Sûr, Nisêbîn, Şirnex, Gever, Hezex, Dêrîk, Farqîn şehitlerini anarak konuşmasına başladı.

Kalkan, özyönetim direnişlerinde yaşamını yitiren gençlerin büyük bir kahramanlık örneğini sergilediklerini ve ‘Egîtlerin ve Zîlanların kahramanlık çizgisinin temsilcisi’ olduklarını söyledi.

YPS’nin kuruluşuna dikkat çeken Kalkan, şunları kaydetti: “YPS savaş ve direniş içerisinde doğdu. AKP – MHP’nin 24 Temmuz 2015’te faşist sömürgeci, soykırımcı saldırılarına karşı Kuzey Kürdistan kentlerinin, mahallelerini, sokaklarını; kadınını, gencini, yaşlısını ve toplumunu savunmak üzere gerçek bir özsavunma gücü ve halk savunma gücü olarak doğdu. Bu gücün savaşçılarını faşizme yönelttikleri tüm eylemleri büyük bir heyecanla coşkuyla izliyor halkımız. Gerilla güçlerimiz büyük bir güven duyuyor ve güç alıyor. Parti öncülüğümüz gerçek bir halk savunma gücüne kavuşmuş bulunuyor. Bu temelde tüm YPS savaşçılarını en zor koşullarda faşist, soykırımcı ve sömürgeci sisteme karşı Kürdistanı, Kürt halkını, şehirlerimizi, tarihimizi, dilimizi, kültürümüzü, varlığımızı ve özgürlüğümüzü savunmak için hayatını ortaya koyan fedai çizgisinde faşizmi yıkmak üzere mücadele eden tüm savaşçıları selamlıyorum. YPS gerçekten de Kürt halkının varlık ve özgürlük mücadelesinin önemli bir gücü oluyor. Kuzey Kürdistan’da 40 yıldır yürüttüğümüz mücadelenin ortaya çıkardığı en önemli kuvvetlerden birisi.” dedi.

‘DİRENİŞ, GENÇLİK ÖNCÜLÜĞÜNDE GELİŞTİ’

Kalkan, direnişe katılan Kürt halkına AKP ve MHP faşizminin saldırdığını aktararak, gençliğin Cizîr’den başlayarak halkı savunma görevini üstlendiğini ve YDG-H’ın buna öncülük yaptığını ve rol oynadığını söyledi. Kalkan, gençlerin AKP ve MHP faşizminin polis ve çetelerinin Kürt halkına, çocuklarına ve kadınlarına katliamcı ve saldırgan tutumlarına karşı sokakları tutmaya başladıklarını belirterek, “Mahalleleri korumaya aldılar, hendekler kazıp, barikatlar kurarak kendilerini bu saldırıya siper edip halkı bu faşist saldırganlık karşısında savunmaya girdiler. Bu aslında YPS‘nin fiilen somut başlangıcı oldu. Ardından 24 Temmuz 2015 tarihinden itibaren faşist Ahmet Davutoğlu hükümetinin topyekün soykırımcı ve sömürgeci saldırganlığına karşı bu sefer Kuzey Kürdistan’ın tüm kent ve kasabalarında sokakları tutmak, halkı savunmak Demokratik Ulus oluşumunu korumak ve özyönetim gerçeğine sahip çıkmak üzere Cizîr’den alınan tecrübeyle büyük bir sivil savunma hareketi gelişti. En başta yine Cizîr, Kürdistan’ın tarihi kenti Amed’in kalbi Sûr olmak üzere Nisêybîn’den Gever’e Varto’dan Şirnex’e kadar bütün kent ve kasabalarda gençlik öncülüğünde bir yıl önce Cizîrê savunmasında oluşturulan tecrübeye dayanarak güçlü bir yeni savunma harekatı gelişti. Faşist saldırganlık karşısında abluka, sokağa çıkma yasakları karşısında, sokaklar tutuldu. Her türlü saldırıya göğüs gerilerek Özgür yaşamdan vazgeçilmeyeceği ortaya kondu. YPS işte böyle bir var olma ve özgür olma ruhunun bilincinin bu konuda oluşan yüksek Apocu ruhun cesaret ve fedakarlığın zirvesi olarak kendisini var etti” dedi.

‘TARİHİ DİRENİŞLER SERGİLENDİ’

Kürdistan’ın birçok kent ve ilçesinde yaşanan özyönetim direnişlerinde tarihte benzeri çok az olan direniş örneklerinin sergilendiğini vurgulayan Kalkan şunları söyledi: “Sokağı, mahalleyi savunma barikatlarda kendini ve toplumu savunmak üzere tarihte yaşanmış benzer direnişlerin hepsinden daha uzun süren bir direniş ortaya çıkardı. Kürt tarihinin özgür yaşam, toplumsal yaşam ruhu gerçeği burada canlandı yeniden dirildi. Gerçekten Kürt kahramanlığı tarihinin en büyük örneklerini verdi. Şehirlerle var olmak orada yaşamak toprağını, sokağını, evini terk etmemek üzere insanlar varlığını ortaya koydular. Kahraman gençler kadın-erkek gerçekten de ya olacaksa özgür yaşam kendi sokağımızda, evimizde olacak ya da başka yaşam olmayacak dediler. Bu büyük kararlılıkla yürüdüler. Coşku içerisinde büyük heyecanla, tutkuyla özgür yaşam aşkıyla yürüdüler. Mehmet Tunçların ’Kalanlar bizimle gurur duysunlar faşizm karşısında diz çökmedik.’ Kürdistan, Kürt toplumu diz çökmeyecek ilkesiyle yürüdüler. Çiyagerlerin ’Sonu muhteşem olacak.’ tutkusuyla, öngörüsüyle yürüdüler. Ülkeye, topluma sahip çıktılar. Bunun için her şeylerini ortaya koydular. Tarihimizin en büyük direniş sürecini başlattılar.”

YPS’nin özyönetim direnişlerinde halkı özgür ve savunma tutkusu bilinci ile hareket ettiğini belirten Kalkan, “YPS bu temelde Kuzey Kürdistan toplumunun var olma, özgür olma bilinci, iradesi, örgütlülüğü ve eylemi oluyor. Kendini savunamayan öz savunması olmayan bir canlı var olamıyor. Kuzey Kürdistan toplumunun Demokratik ulus olarak, bir toplum olarak, canlı bir üye olarak varlığını koruyan, savunanda YPS oluyor. Aslında onun damarlarındaki kan gibidir ona yaşam veren öz su biçimindedir” şeklinde konuşarak YPS’nin böyle bir gerçekliği ifade ettiğini ve Kürd gençliğinin kahramanlığının zirveleştiğini gösterdiğini söyledi.

‘KÜRT ÇOCUKLARINDAN KORKUYORLAR’

Kalkan, bugün bu ruh Kuzey Kürdistan’ın bütün kent, kasaba, mahalle ve sokaklarında canlı olarak yaşadığını ve AKP/MHP faşizminin korkulu rüyasının olduğunu dikkat çekerek “Faşistler, Kürt’ten korkuyor. Sokaktaki çocuktan, evine gitmekte olan yaşlıdan, yaşam içerisindeki erkekten, kadından hepsinden korkuyorlar. Çünkü hepsi bir YPS’li olabilirler. Her an faşist zalimlerden hesap sormak üzere enselerinde patlayabilir onun korkusu, kaygısı içindeler. İşte YPS, faşizmin beyninde patlayan bir özgürlük ruhu, bilincidir. Sömürgecinin, soykırımcının beyninde ve ensesinde patlayan, gece rüyasına giren, uykusunu kaçırtan, korku içinde tutan bir özgür yaşam ruhu, bilinci, iradesi oluyor” dedi.

‘HERKES YPS’NİN GÖNÜLLÜ SAVAŞÇISI OLMALI’

Kalkan, YPS’nin 2018’e girerken direnişin AKP ve MHP faşizmini yıkma ve özgürlük devrimini zafere götürme, Kürt halkını kendi topraklarında özgürce yaşayacağı bir konuma kavuşturmak için tüm gücünü seferber ettiğini söyleyerek son olarak şunları dile getirdi: “2018 yılını özgürlük ve zafer, AKP-MHP faşizmini yıkma, çökertme yılı ilan etmiş durumda. Bu her alanda yürütülen mücadeleyle gerçekleştirmeye çalıştığı gibi tabi en çokta özsavunma sahiplenerek, özsavunma bilincini örgütlülüğünü, eylemini gerçekleştirerek yapıyor. Bunun her tarafta yankısı var her gün birçok alanda YPS eylemleri oluyor. Düşman bunu gizlemeye çalışıyor. Basın buna ulaşamıyor. Toplum, düşman da biliyor ve herkes görüyor ki Kürt halkı demokratik özyönetim devrimini başlattı, bunu zafere götürecek. Bunun özsavunmasını bedelini ne olursa olsun yapacak. Bu konuda da 2018 yılı bir dönemeç olacak. Yani gerçekten de faşizmin yıkıldığı özgür, varoluşun zafer kazandığı bir yıl olacak. Bu ruhla, bu bilinçle hareket ediyoruz. Herkesten çokta Kürt gençliği, kadını ve erkeği bu bilince sahip dolaysıyla görev ve sorumluluğuna sahip çıkıyor, çıkacak biz bu inançtayız bu temelde şehitlerimizi bir kere daha bu vesileyle anıyor YPS’yi bütün YPS savaşçılarını selamlıyor. Kürt gençliğini her şeyden her çalışmadan daha fazla YPS’nin öz savunma çalışmalarına sahip çıkmaya her yerde YPS’nin gönüllü savaşçıları olarak örgütlenmeye, YPS bilincini ruhunu özellikle de direniş çizgisini geliştirmeye, gerçekleştirmeye, pratikleştirmeye çağırıyorum. Böyle bir gençliğin, geleceği yaratan olacağına özgür geleceğe mutlaka yaratacağına dair inancımı ifade ediyor, herkese özgürlük mücadelesinde üstün başarılar diliyorum.”