Kurdistan’ın asi dağlarında hakikat arayışının ve özgür yaşamın ateşi her zaman gürdür. En güzel ve başarılı gençler özgürlük aşkıyla bu ateşi büyütürler. Botan’da 20 Haziran 2024'te Brûsk Kato, Rustem Çekdar Kato, Kamûran Teyrêbaz ve Dilsoz Gabar isimli dört kahraman, barbar Türk ordusu karşısında son nefeslerine kadar savaştı. Kurdistan’ın özgürlüğü için canlarını feda ederek ölümsüzler kervanına katıldılar.

Botan’ın kahramanı Brûsk Kato (Basri Cin) yurtsever ve Botan’ın kadim kültürünü yaşatan bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin bu özelliğinden kaynaklı özüne bağlı yetişen Brûsk Kato, “Halkımız, toplumumuz zulüm altında, kimliğimiz, dilimiz, kültürümüz, varlığımız yok ediliyor. Toplumun değerlerini korumak benim görevim ve bu uğurda mücadele edeceğim için çok gururluyum” diyerek 2011 yılında yönünü gerilla saflarına verdi. Brûsk Kato PKK’yi, "PKK ahlakın, estetiğin, dürüstlüğün, eşitliğin, vicdanın, adaletin ve samimi insanların olduğu bir harekettir” diye tanımlıyordu.  Rêber Apo’nun felsefesi temelinde kendini geliştirmeyi esas alan Brûsk, devrim yürüyüşünde hızlı adımlarla ilerledi.

BRÛSK, 13 YIL SOLUK SOLUĞA BİR MÜCADELE VERDİ

Garê’den sonra Zap alanına geçti. Zagroslarda yaklaşık 3 yıl boyunca birçok zorlu koşulda mücadele yürüterek askeri, yaşamsal ve ideolojik anlamda yetkinleşti. Zap’ta büyük tecrübeler kazanan Brûsk Kato, Rojava ve Şengal’e yönelik DAİŞ saldırılarının başlaması üzerine Apocu bir militan olarak çetelere karşı savaşmak üzere Rojava’ya geçti. Rojava’nın çetelerden temizlenmesi için geliştirilen birçok hamlede yer aldı. Bulunduğu her alanda büyük bir cesaretle DAİŞ’e karşı savaşan Brûsk, 2017 yılında Rojava’daki görevini başarıyla tamamladı ve tekrar Kurdistan dağlarına döndü. Şehit İbrahim Akademisi’nde eğitime katıldı, özellikle yeni dönem gerilla taktikleri konusunda önemli bir derinleşme yaşadı. Eğitimin ardından doğup büyüdüğü Katolar’a geçerek mücadelesini sürdürdü.

İşgalci Türk ordusuyla korkusuzca savaşan Brûsk Kato, en zorlu saldırılarda bile kendisini ve yoldaşlarını korumasını bildi. Çünkü Katoların asi coğrafyası Brûsk’un birçok yöntemi öğrenmesini sağlamıştı. Eğer bu dağlarda olmasaydı, böylesine fedakar birinin destanı hepimizin yüreğine nasıl dokunacaktı? Dağlar kadar güçlü, kayalar kadar asi bir gerillaydı. Bu nedenle her çatışmada kayalarıyla, derin vadileriyle kendini korudu. Mücadele sözünü tutabilmek için yaşamının her anını ülkesinin çocuklarının dudaklarındaki özgür gülümsemeye adadı. 13 yıl boyunca hiç durmadan her alanda büyük bir mücadele verdi.

RUSTEM, İLKELİ VE KARARLI DURUŞUYLA CESUR BİR SAVAŞÇI OLDU

Gerilla Rustem Çekdar Kato (Sefer Temel) da, Brûsk’ün doğduğu coğrafyada dünyaya gözlerini açtı. Şirnex Elkê’ye bağlı Setkarê köyünde yurtseverlik ve Kürtlük değerlerine bağlı bir ailenin ferdi olarak dünyaya gelen Rustem Çekdar Kato, o topraklardaki her Kürt çocuğu gibi gerilla olma hayali ile kendini özgür yarınlara hazırladı. Bir an önce büyümek ve direnişçilerin saflarına katılmak için sabırsızlanıyordu. PKK’ye sempati besleyen ve düşman gerçekliğini gören Rustem Çekdar Kato, Türk devletinin baskı ve zulmüne maruz kalan bir ailenin evladı olarak sistemin okullarına gitmeyi reddetti. Genç yaşta milis çalışmalarını başarılı bir şekilde yürüterek görevlerini layıkıyla yerine getirdi. Pek çok stratejik çalışmalardan dolayı gerilla olma hayallerini erteleyen Çekdar Kato, 2013 yılında Botan’ın Kato Jîrka bölgesinde mücadele saflarına katılarak gerilla olmanın gururunu yaşadı.

Kazandığı tecrübeleri yoldaşlarına aktararak yoldaşlık görevlerini yerine getirmeye çalışan Çekdar Kato, üç yıl Kato Jîrka bölgesinde başarılı bir pratik yürüttükten sonra Medya Savunma Alanları’na geçti. Rojava’da DAİŞ çetelerinin saldırısının ardından halkının çığlığına koştu ve bir süre Rojava’da savaştı. Rojava’daki destansı direnişte yer alan Çekdar Kato, daha sonra Behdînan bölgesine geçti. İşgalcilerin Heftanîn’e saldırmasının ardından Cenga Xabur Devrimci Hamle’sinde yer aldı ve yoldaşlarıyla birlikte birçok başarılı eylem gerçekleştirdi. Bargiranların, Zelallerin ve Esmerlerin ardılı olarak düşmandan şehit yoldaşlarının intikamını aldı.

Çocukluğunun geçtiği bir alanda gerilla olmak isteyen Çekdar Kato, Botan dağlarına yönünü çevirdi. Botan’ın yiğit bir evladı olarak mücadelesinde ilkeli ve kararlı duruşu ile cesur bir savaşçı oldu. Çocukluğundan ömrünün son anına kadar düşman karşısında duruşundan taviz vermeyen, görevlerini layıkıyla yerine getiren Botan’ın kahraman evladı Rustem Çekdar Kato, 20 Haziran 2024 günü Botan bölgesinde gerçekleşen düşman saldırısında şehit düştü.

DILSOZ, ZAFER YOLUNDA YÜRÜDÜ

Ülke davasına sevdalı, özgürlüğe aşık Dilsoz Gabar (Arvîn Huseynî) hakikatin izinden giderek mücadele yolunu seçti.

Dilsoz Gabar, Rojhilat’ın Şaho bölgesinde Kürt kültürünün yaşandığı bir ailede dünyaya geldi. Yurtsever bir ailede ve çevrede büyüdüğü için daha genç yaşlarda PKK’nin adını duymaya başladı. Çocukluğundan itibaren sistemin politikalarını sorgulayan Dilsoz Gabar, İran rejiminin Rojhilat’taki Kürt halkına dayattığı zulme yakından tanıklık etti. Sistem okulunda 11 yıl okuyan ve daha sonra sistem okulunu reddeden Dilsoz Gabar, ailesinin geçimine katkıda bulunmak için erken yaşta kolberlik yapmaya başladı. Düşman gerçekliği ile daha fazla karşılaştı ve her onurlu Kürt genci gibi mutlaka mücadele etmesi ve düşmana karşı savaşması gerektiğini düşündü. 2018 yılından büyük bir kararlılıkla gerilla saflarına katıldı. Özgürlük yürüyüşüne başlar başlamaz Önderliğe ve şehitlere olan bağlılığından dolayı Dilsoz Gabar ismini aldı.

Dağların zorlu yaşamını fedakarlığa dayanan yoldaşlık ilişkileriyle aşmayı başaran Dilsoz, Rêber Apo’nun yoldaşlık ilkesini esas aldı ve ilişkilerini buna göre kurdu. Kendisini sürekli zor ve ağır koşullara hazırladı, askeri ve ideolojik anlamda da kendisini eğitip geliştirdi. Sürekli Bakûr’a gitme hayali kurdu. Gabar dağına olan sevgisini anlatmak için gerillada soyadını Gabar yaptı. Qendîl bölgesinin birçok alanında gerillacılık yaptı, Gabar’a gitmek için yoğunlaşmalarını derinleştirdi. Yeni dönem gerilla taktikleri üzerine uzmanlaşma eğitimi aldı ve hayalini kurduğu Bakûr alanına gitti. Botan halkını ve coğrafyasını çok seven Dilsoz, kısa zamanda bölgeyi öğrendi. İşgalci düşmana karşı verilen mücadelede rol ve misyon sahibi oldu. Botan bölgesinde direnişini ve savaşını en üst düzeye taşıyarak ülkesinin binlerce kahramanından biri oldu.

KAMURAN HER ÇALIŞMAYA GÜÇLÜ VE MORALLİ KATILDI

Heval Kamûran Teyrêbaz (Yılmaz Sala), 1995 yılında Kurdistan’ın direnişçi kenti Colemêrg’de yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Yurtsever ve Kürtlük değerlerinin yaşatıldığı bir ortamda büyüyen Kamûran Teyrêbaz, erken yaşta PKK’yi tandı. Kürt halkına ve PKK’ye yönelik imha saldırıları karşısında sessiz kalmayıp, zulme boyun eğmeyen bir geleneğin ardılı olarak gerilla olmayı hedefledi. 2013 yılında bu hayalini gerçekleştirerek gerilla saflarına katılan Kamûran, Zagroslar’ın muhteşem coğrafyasından çok etkilendi. Yoldaşları Çekdar, Brûsk ve Dilsoz gibi demokratik modernite gerillası olma düzeyine ulaşmayı başaran Kamûran, Rêber Apo’nun savunmaları üzerine yoğunlaşarak kendisini Önderlik ideolojisi ile donattı.

Gerillaya katılmadan önce de PKK’deki yoldaşlık ilişkilerinden etkilenen Kamûran Teyrêbaz, her çalışmaya moralli ve güçlü bir şekilde katıldı. Cîlo bölgesinin zorlu koşullarında mücadele etti, 2017 yılında işgalcilerin saldırısında yaralandı. Tedavisini tamamladıktan sonra mücadelesine bıraktığı yerden devam etti. Tekrar yönünü sıcak savaş alanlarına döneerek bulunduğu her alanda düşmana büyük darbe vurdu. 20 Haziran 2024 tarihinde Botan’da düşman saldırısına karşı son mermisine kadar direndi. Fedakar ve cesur bir savaşçı olarak şehitler kervanına katıldı. Kurdistan topraklarında şehit Kamûran ve onun gibi kahramanlar her zaman var olacaklardır.

Diyarbakır 5 No’lu Hapishanesinde 1982 yılında Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Eşref Anyık ve Mahmut Zengin bedenlerini ateşe vererek gecenin karanlığını yırttı. Dörtler bu eylemleriyle Kurdistan Özgürlük Hareketi’nin direniş çizgisi haline geldi. Bu çizgi Kurdistan’da binlerce kahraman yarattı.  20 Haziran 2024'te şehit düşen Kurdistan’ın kahramanları Brûsk, Çekdar, Kamûran ve Dilsoz, Dörtlerin direniş ruhunu bir kez daha güncelledi. Aynı kararlılık ve duruşu sergileyerek işgalcileri yenilgiyi uğrattı. Bu dört cesur kahraman, direniş ruhunun başarısını bir kez daha kaçınılmaz kıldı, bu gerçeği canları pahasına korudu. Bu kahramanların ışığıyla Kurdistan özgürlük yolu daha da aydınlanacaktır.