Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili seçimlerinde özellikle deprem bölgelerinde çıkan sonuç tartışma konusu oldu. İktidarın enkaz altında kalan insanları ölüme, kurtulanları ise kaderlerine terk etmesi henüz hafızalarda tazeliğini korurken, Kızılay’ın depremden sonra Ahbap’a çadır sattığı ortaya çıkmışken, Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan’a yüksek oy çıkması soru işaretlerine neden olmuştu. Depremin en çok yıkıma neden olduğu kentlerden Hatay’da Oy ve Ötesi’nin İl Koordinatörü olan ve Hatay Barosu’nun Seçim Güvenliği Koordinasyon Kurulu’nu yürüten Avukat Ali Bilgin, seçim sonuçlarını ANF’ye değerlendirdi.

DEPREM YARDIMINDA 4 KATINA VARAN AYRIMCILIK

Aynı zamanda HDP’nin Hatay il yöneticisi de olan Bilgin, AKP’nin Hatay’da seçimlerde oy almasının sebebinin depremden sonra kendi tabanına çok hızlı bir şekilde yardım etmesinden kaynaklandığını belirtti. Çadır, ekonomik destek, zekat, Ramazan Bayramı yardımı gibi tüm yardımların AKP tabanına yapıldığına dikkat çeken Bilgin, deprem sonrası devlet gelmedi feryadının doğru olmasına rağmen bu durumun toplumsal muhalefet yaratmadığına işaret etti.

AKP’ye bağlı bütün cemaat, cemiyet, Diyanet Vakfı gibi kuruluşların kendi seçmenine ayrıcalıklı olarak yardım ettiğine dikkat çeken Bilgin, Antakya’daki muhalif mahallelere yapılan yardımın dört katının AKP seçmenine dağıtıldığını belirtti. Çevre illere ilk yerleştirilen depremzedelerin de AKP seçmeni olduğuna işaret eden Bilgin, şunları kaydetti: “Hatay’ın AKP’ye yakın Yayladağı, Altınözü, Reyhanlı, İskenderun’un bir kısmı, Dörtyol, Erzin ve Hassa gibi ilçeleri depremden daha az etkilenmesine rağmen AKP, AFAD, Kızılay üzerinden olağanüstü yardımlar yapılmıştır. Defne’de serada kalan bir kişi bir birim yardım alıyorsa, bu saydığım ilçelerde depreme uğramayan, evi hasarlı olmayan AKP seçmeni, yeri geldi, üç birim yardım aldı. Burada ben o ilçelere yardım gitmesini eleştirmiyorum, yanlış anlaşılmasın ama Defne İlçesi’ne yardım gelmemesini eleştiriyorum.

‘DEPREMİ DE FIRSATA ÇEVİRDİLER’

AKP iktidar gücünü kullanarak, kendi tabanını oluşturan yerlerin muhtarlarını da organize ederek olağanüstü bir şekilde deprem bölgelerindeki seçmenini konsolide etti. Bunu yaparken de hiç utanmadı. Yani Samandağ'da yardıma ihtiyacı biri varken, ya bir dakika ben buna götüreyim demek yerine, kendi seçmenlerimin olduğu mahallelere dördüncü kez göndereyim dedi. Çadırlar da adaletsiz dağıtıldı. Muhalif olan ve depremden en çok etkilenen mahallelerde halka çadırlar Mart ayında gelirken, depremin etkisinin neredeyse hiç hissedilmediği kendi seçmeni olan birçok ilçeye, mahalleye bu çadırlar 10 Şubat’ta geldi. Yani AKP depremi bir fırsata çevirerek kendi seçmenini konsolide etti ve bunu da ekonomik gücünü kullanarak yaptı.”

‘CHP’Lİ BELEDİYE BAŞKANI DA SINIFTA KALDI’

Bilgin, o nedenle Hatay’da Erdoğan’ın oyunun yüzde 50’ye yakın çıkmasının şaşırtıcı olmadığını ifade etti. Bununla beraber CHP’li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın sınıfta kaldığını hatırlatan Bilgin, “Daha önceki rantçı hizmetsizlik üzerine kurduğu politikalardan dolayı depremde de çalışmadı. Koordine edemedi, yardım edemedi. Kendisi de depremzede olabilir ama sonuç itibarıyla belediye yönetmek okul ya da market yönetmeye benzemez. CHP oylarının neden artmadığına bir de buradan bakmak lazım” eleştirisinde bulundu.

‘ANA MUHALEFET İYİ ÖRGÜTLENEMEDİ’

Depremde olduğu gibi seçimlerde de iyi organize olmamış ve örgütlenmemiş bir ana muhalefet olduğunu vurgulayan Bilgin, sandığa dahi sahip çıkamadıklarını söyledi. Seçim günü Hatay’ın bazı ilçelerinde sandık görevlisi olmadığına dikkat çeken Bilgin, “Hatay özelinde ana muhalefet iyi örgütlenemedi. Tabii ki bu durum da Erdoğan'a yaradı. Özellikle sağ seçmenin yoğun olduğu yerlerde muhtar ve kendi teşkilatıyla oy devşirmiştir çünkü birçok ilçe sandığında Millet İttifakı’nın sandık görevlisi ve müşahiti yoktu. Sağ seçmenin olduğu yerlerde normalde İyi Parti veya Saadet, Deva Partisi müşahitleri olması lazım değil mi? Ama yoktu. AKP oralarda tek başına çalıp oynuyor. Yani Defne İlçesi’nde sandığa sahip çıkıldı ama zaten Defne yüzde 90 Kemal Kılıçdaroğlu’na oy veriyor ama mesela Reyhanlı gibi yerlerde hiç müşahit yok. Nitekim seçim günü çok sayıda yerden iki kişinin kabine girmesi gibi usulsüzlükler yapıldığına dair ihbar geldi.

‘SOYLU TARAFINDAN HEDEF GÖSTERİLEN OY VE ÖTESİ’NİN GÜVENLİĞİ YOK’

İkinci tur için ana muhalefetin acilen organize olması gerektiğinin altını çizen Bilgin, seçim günü istisnasız tüm sandıklarda ve özellikle sağ tandanslı sandıklarda müşahit olması gerektiğini vurguladı. İçişleri Bakanı tarafından açıktan tehdit edilen Oy ve Ötesi gönüllülerinin genellikle muhalif bölgelerde bulunduklarını belirten Bilgin, “Oy ve Ötesi gönüllülerinden çok azı bu demin saydığım sağ ağırlıklı bölgelere gitmek ister. Çünkü can güvenlikleri yok. Hele şimdi Süleyman Soylu tarafından hedef gösterildikten sonra oralara gitmeleri çok daha zor. Baro avukatları ise bu bölgelere ancak çağrı üzerine gidebilir. İhlali tespit edip avukatları çağıran olmazsa bunları tutanak altına almak mümkün değil. Dolayısıyla buralara demin de belirttiğim gibi İYİ Parti, Saadet, Deva veya DP gibi partilerin müşahitlerinin gitmesi lazım” dedi.

‘VATAN PARTİSİ BÜYÜK SUÇ İŞLEDİ’

Öte yandan seçimlerde olağanüstü sayıda kolluk gücü olduğuna ve en az 32 bininin görevli oldukları okullarda oy kullandığına dikkat çeken Bilgin, Hatay’da böylesi bir demografik durum da olduğuna işaret etti. Vatan Partisi’nin Antep ve Hatay’da insanları bilgisi ve rızası dışında sandık görevlisi olarak yazarak seçim günü büyük suç işlediğini belirten Bilgin, şöyle konuştu: “Vatan Partisi insanları bilgisi, rızası dışında bir şekilde elde ettiği bazı kimlik bilgilerini kullanarak sandık görevlisi olarak bildirmiş Yüksek Seçim Kurulu’na. En az 20 kişi beni arayarak, oy kullanmaya gittikleri yerlerde sandık görevlisi olarak gösterildikleri için oy kullanamadıklarını bildirdiler. Bizde YSK’ya gidin dedik ve her YSK’ya giden dediğimiz vatandaşın Vatan Partisi tarafından sandık görevlisi yapıldığını öğrendik. Peki Vatan Partisi bunu özellikle Antep’te Yeşil Sol Parti seçmenlerinin bulunduğu ve muhalefetin yoğun olduğu Defne’de neden yaptı? Vatan Partisi'ne savcıların bunu sorması lazım.”

‘6’LI MASA SAYESİNDE BİRÇOK VEKİL KAZANANLAR BİRAZ DAHA ÇALIŞSINLAR’

Seçimin ikinci turunda Hatay’da yine yarı yarıya sonuç çıkması istenmiyorsa, muhalefetin sandık güvenliğini almak zorunda olduğunu hatırlatan Bilgin, “Özellikle 6’lı masa sayesinde birçok vekil kazanan partiler, mümkünse bu seçimde biraz daha çalışsınlar” çağrısında bulundu.