Eylemciler, iklim değişikliklerinin yol açtığı tehditlerle canlıların toplu ölümlerin bir kriz olarak kabul edilmesini, olumsuz gelişmenin durdurulması için politikacılardan etkili önlemler almalarını talep ediyorlar.
Parlamentonun giriş kapısının yan tarafında bulunan merdivenlere ellerinde pankart ve dövizlerle oturan eylemciler, 5 gün sürecek açlık grevini başlattı.
İsveç’te değişik ülkelerden gelen göçmenler ülkelerindeki adaletsizlik ve insan hakları ihlallerini gündeme getirmek için zaman zaman açlık grevi eylemlerine başvuruyorlar. İsveçlilerin açlık grevine gitmeleri bir istisna.
Eylemcilere neden açlık grevine gittikleri ve taleplerinin neler olduğunu sorularını yönelttik.
Sofia Boren, kendisinin istediği zaman yeme hakkına sahip olduğunu ancak pek çok insan için yiyecek bulmanın bir ayrıcalık haline geldiğini söyledi.
İklim krizinin yol açtığı yıkım ve acılara karşı açlık grevi yapmanın kendi sorumluluğu olduğunu söyleyen Boren, “Böylece bugün aç kalan ve yarın kalabilecek herkesle dayanışıyorum” dedikten sonra şunları kaydetti:
“Durumun çok acil olduğunu göstermek için açlık grevine gittim. Politikacıların yaptıkları iklim ve ekojolik yıkımın yol açacağı toplu açlıklar ve ölümlerin durdurulması için yeterli değil.”
GRETA THUNBERG’NİN EYLEMİNDEN ETKİLENMİŞ
Lennart Karlsson Uppsala kentinde yaşayan emekli bir işçi. Greta’nın her cuma günü parlamento önünde grev yaptığını duyunca ona destek vermek için cuma günleri Stockholm’e gelmeyi düşündüğünü söyledi.
O sıralar Uppsala’da yaşayan çevre aktivistleriyle bir araya gelerek küçük bir grup oluşturduklarını belirten Karlsson, “Uppsala’da iklim krizini ele alan çalışmalar yürüttük. Greta tek başına eylemi başlattı ama dünyanın değişik ülkelerinde milyonlarca öğrenciyi harekete geçirmeyi başardı” dedi.
Yaşamında ilk defa açlık grevi yaptığını söyleyen Karlsson şöyle devam etti: “Ben iklimin insan ve canlılar için önemli olduğuna inanıyorum. Dünyanın yok olması veya zarar görmesini istemiyorum. Hayvanların ölmesini, insanların aç kalmalarını istemiyorum. Bunun için açlık grevi vb. eylemler yaparak kamuoyunun ilgisini çekmeye çalışıyoruz. İsveç’te ormanlarımızda çok sayıda çeşitli hayvan türleri var. İklim değişiklikleri onları da olumsuz etkiliyor. Çoğu açlıktan ölebilir.”
Karlsson, İsveç Hükümeti’nin Paris Sözleşmesini imzalamasına rağmen gereklerini yerine getirmemesine tepki göstererek “Sözleşmede belirlenen hedeflere ulaşılması için hükümetin derhal iklimi koruyucu önlemleri yürürlüğe koymalı. Biz hükümete ne yapması gerektiğini değil bir şeyler yapması gerektiğini söylüyoruz” dedi.
EYLEMCİLER, İSVEÇ HÜKÜMETİNDEN ÜÇ TALEPTE BULUNUYOR
Kendilerini Extinction Rebellion olarak adlandıran açlık grevcileri İsveç Hükümeti’nden şu taleplerde bulunuyor.
Açık konuşulmalı: Hükümet iklim için ve yeryüzündeki çeşitliliklerin korunması için acil durum ilan ederek diğer aktörlerle ilişkiye geçmeli.
Şimdi harekete geçilmeli: Hükümet çeşitliliği korumak ve İsveç’in sera gazı salınımını 2025’te sıfıra düşürmek için derhal harekete geçmeli.
Demokrasiyi güçlendir: Hükümet iklim adaleti ve ekolojik sürdürülebilir için bir vatandaş konseyi oluşturmalı.
6 ÜLKEDE İKLİM İÇİN AÇLIK GREVLERİ
Extinction Rebellion, eylem dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması da yaptı. İsveç medyasına gönderilen açıklamada İsveç'in yanı sıra İtalya, Kanada, Kongo-Kinshasa, İngiltere, Almanya ve ABD'de çevre aktivistlerinin açlık grevlerine başlattıkları belirtildi.