Oxfam’ın bu yıl Davos ekonomi forumunda temsil edecek olan, sivil toplum örgütünün Hindistan sorumlusu Amitabh Behar, yazılı bir açıklama ile zengin ve yoksul arasındaki uçuruma dikkat çekti.

Behar, “Zenginler ile fakirler arasındaki fark, eşitsizliklere karşı bilinçli politikalar olmadan çözülmez. Hükümetler, şirketler ve zenginlerin vergi paylarını adil bir şekilde ödemelerini güvenceye almalı” dedi.

Oxfam’ın küresel eşitsizliklere ilişkin yıllık raporu geleneksel olarak Dünya Ekonomi Forumu’ndan hemen önce yayınlanıyor. 50’nci forum Salı günü İsviçre’nin Davos kentinde başlayacak. Bu forum her yıl dünyanın bir çok yerinde protestolara konu oluyor.

EŞİTSİZLİKLER SOSYAL ÇATIŞMALARIN MERKEZİNDE

Aynı açıklamada ifadelerine yer verilen Oxfam’ın Fransa sözcüsü Pauline Leclere, “Uygun olmayan eşitsizlikler, dünyanın her yerinde sosyal kırılmalar ve çatışmaların merkezinde yer alıyor. Bir kader değil, zenginlerin vergi yoluyla dayanışma çabalarına katılımını azaltan siyasetin sonucudur” diye belirtti.

Oxfam’ın Forbes dergisi ve İsviçre “Credit” bankasının verilerine dayanan tespitlere göre, 2 bin 153 kişinin elindeki para, yer yüzündeki en yoksul 4,6 milyar kişinin sahip olduklarından daha fazla.

YÜZDE 1’İN ELİNDEKİ ZENGİNLİK YÜZDE 92’DEN İKİ KAT DAHA FAZLA

Bununla birlikte dünya zenginlerinin yüzde 1’inin sahip olduğu servet, daha az zengin olarak ifade edilen 6,9 milyar kişinin, diğer bir ifadeyle dünya nüfusunun yüzde 92’sinin birikmiş zenginliklerinin iki katından daha fazlasına denk geliyor.

KADINLAR EN AĞIR ETKİLENENLER

Rapor cinsiyetçi ekonomi modellerinin, başta kadınlar ve yoksul kız çocukları olmak üzere sıradan kişilerin zararına, zenginliklerin belli bir elitin elinde nasıl yoğunlaştığına dikkat çekiyor.

Pauline Leclere, “Kadınlar, kendilerine ayrım uygulayan ve başta bakım sektörü olmak üzere daha güvenliksiz ve daha az ücretli mesleklere kapatan ekonomik sistemden dolayı eşitsizliklerin ön saffında yer alıyor” dedi.

Oxfam’ın hesaplarına göre dünya kadınlarının yüzde 42’si, “kendilerine özel veya ailesel çerçevede yüklenen çok büyük bakım işi nedeniyle” ücretli bir iş sahibi olamıyor. Bu oran erkeklerde ise sadece yüzde 6 olarak kaydediliyor.

Oysa, güney ülkelerinde 15 yaş ve üstü kadınların yaptığı ev işleri, mutfak, odun veya su toplama arasındaki bakım işinin parasal değeri her yıl 10 bin 800 milyar doları temsil ediyor.

Raporda eşitsizliğin kadınları vuran boyutuna ilişkin ayrıca şu detaylar dikkat çekiyor:

Dünyanın en zengin 22 kişisi, Afrika’nın kadının nüfusunun tümünden daha fazlasına sahip.

Kadın ve kız çocukları her yıl, 12.5 milyar saate denk gelen ücretsiz bakım hizmeti veriyor.

En zengin yüzde 1’e, 10 yıl boyunca sadece yüzde 0,5 oranında vergi dayatılırsa, eğitim, sağlık, yaşlı ve çocuk bakımı gibi sektörlerde 117 milyon iş birimi kurmak için yeterli yatırım elde edilmiş olacak.

FRANSA ZENGİNLERİNİN YÜZDE 10’U, ÜLKE SERVETİNİN YARISINA SAHİP

Aynı rapora göre Fransa’da yedi milyarderin elindeki servet en yoksulların yüzde 30’unun sahip olduklarından daha fazla. Bununla birlikte ülke zenginliklerinin yarısı, en zengin yüzde 10’un elinde yoğunlaşıyor.