Yerli halklar tehdit altında: İki haftada bir dil yok oluyor
Dünya Yerli Halklar Günü vesilesiyle Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan açıklamada, büyük çoğunluğu yerli halklar tarafından konuşulan diller hızla yok oluyor.
Dünya Yerli Halklar Günü vesilesiyle Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan açıklamada, büyük çoğunluğu yerli halklar tarafından konuşulan diller hızla yok oluyor.
Gün vesilesiyle açıklama yapan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, her iki haftada bir yerli dilinin yok olduğu uyarısında bulundu.
Yok olan her bir dille birlikte başlı başına gelenekler ve tarihin yok olduğuna dikkat çeken Guterres, yerli halkların haklarının korunması için başlatılan her türlü inisiyatife destek verileceğinin altını çizdi.
EN ÇOK DIŞLANAN GRUPLAR, YERLİLER
Dünya üzerindeki 90 ülkede yaşayan 370 kadar yerli halk mensubu, aynı zamanda en çok ayrımcılığa maruz kalan kesimlerin başında geliyor. Tüm dünya nüfusunun sadece yüzde 5’ini oluşturan yerliler, ayrımcılığa uğrayan ve marjinalleştirilen bireylerin ise yüzde 15’ini oluşturuyor. Yani diğer halklara oranla üç kat daha fazla zorluklarla karşı karşıyalar.
DÜNYA DİLLERİNİN ÇOĞU YERLİ DİLİ
BM verilerine göre her yıl kaybolan dillerin büyük kısmı doğal yaşam alanlarını terk etmek istemeyen Kızılderililer başta olmak üzere yerli halklar tarafından konuşuluyor. Her ne kadar 6 bin 700’ü aşkın dilin büyük kısmı yerlilerce konuşulsa da her yıl onlarcası yok oluyor.
EKONOMİK ÇIKARLAR EN ÇOK YERLİLERİ TEHDİT EDİYOR
Yerli halklar aynı zamanda 5 bini aşkın farklı kültürü temsil ediyorlar. Ancak başta Brezilya, Kanada, ABD ile Asya, Afrika, Okyanusya ve Avrupa ülkelerinde tutunmaya çalışan yerliler özellikle yaşam alanlarının gasp edilmesi nedeniyle tehlike altındalar. Örneğin Brezilya’da Amazon Ormanları’nda yaşayan farklı grupların yaşam alanları tarım ve orman sanayisinin çıkarları için yok ediliyor. Kanada’da ise 2010 yılındaki kış olimpiyatları vesilesiyle birçok yerli grubun yaşadığı ormanlık alanlar talan edilmişti.
Venezuela, Peru ve Kolombiya gibi ülkelerde de petrol, tarım veya madencilik faaliyetleri için yapılan talanların en büyük mağduru, yerli halklar.